Yazarlar anlatıyor: “Haydarpaşa’yı özlemiştik”
9. Kadıköy Kitap Günleri'nin son günlerinde yazarlara düşüncelerini sorduk...
Kaan DERTÜRK - Alper Kaan YURDAKUL
Kadıköy Belediyesi’nin düzenlediği 9. Kadıköy Kitap Günleri, ziyaretçi sayısının yanı sıra satılan kitaplar ve katılan yazarlar açısından da rekor sayıya ulaştı. 850 yazarın söyleşi ve imza günlerinde okurlarıyla buluştuğu Kitap Günleri’nde uzun kuyruklar oluştu, okurlar sevdikleri yazarları, salonları tıklım tıklım doldurarak dinledi. Okurlar kadar yazarlar da heyecanlıydı… Son kitabı “Tren Geçti”yi artık trenlerin kalkmadığı Haydarpaşa’da imzalamasının güzel bir tesadüf olduğunu belirten Murathan Mungan’dan, 20 yıl sonra kitaplarını imzalamak için gara gelen Hasan Ali Toptaş’a pek çok yazar mutluluğunu gazetemizle paylaştı…
Doğan Hızlan: Tarihi mekânların sanat alanı olarak kullanılmasını çok desteklerim. Bu opera da olabilir. Konser de olabilir. Başka etkinlikler de olabilir. Ama özellikle Haydarpaşa Garı gibi tarihi bir mekânla kitabı buluşturmak, gerçekten çok güzel bir proje. Onun için ben Kadıköy Belediyesi’nin bu hareketini çok destekliyorum. Çünkü İstanbul’da yaşayan insanların çoğunun anılarında Haydarpaşa Garı vardır. Haydarpaşa’yı bu halde görmek bizim için yeni bir imge oldu. Bu imge de buraya gelmemizi sağlıyor. Umarım sürekliliği sağlanır.
Fatih Portakal: Böyle filmlere, kitaplara, şiirlere konu olmuş Tarihi Haydarpaşa Garı’nda bulunmak, o atmosferi solumak, diğer taraftan da bu mekânın kitapla buluşması benim için çok güzel. Emeği geçen herkese çok teşekkür etmek gerekiyor.
Ferhat Uludere: Haydarpaşa’da olmak özlediğimiz bir duygu. Burada trenlerin sesini duymayı her şeyden daha çok istiyorum. Ama burası bu haldeyken, trenler çürümeye terk edilmişken, en azından kültür sanatla buranın birleşmesi, insanların yolunun buraya bu etkinlik vesilesiyle düşmesi çok güzel. Kadıköy Belediyesi’nin bu çabası çok önemli.
Kadir Aydemir: Yolculuğun edebi bir tarafı vardır. Bu taraf Haydarpaşa’da simgeleşmişti Nazım’ın şiirlerinden beri. Memleketimden İnsan Manzaraları’nda yolculuk Haydarpaşa’dan başlar. Şimdi o yolculuğun başladığı yerdeyiz ve burası kitaplarla dolu. Burası kavuşmaların ve ayrılıkların yeriydi. Şimdi de edebiyatın merkezi oldu. Yaşadığımız dönemde Türkiye’nin en keyifli ve yaşama dair olan etkinliğindeyiz diye düşünüyorum.
Mine Kırıkkanat: En sevdiğim kitap etkinliği Kadıköy Belediye’sinin Haydarpaşa Garı’nda açtığı bu Kitap Günleri’dir. Üstelik #GardaKitap diye muhteşem bir slogan bulundu. Bunun devam etmesini istiyoruz. Bildiğim kadarıyla gelecek yıl da yapılabilir ama ondan sonrası meçhul. Çünkü bizi yönetenler dünyada hiç olmayan korkunçluğu yaparak şehirden garı almaya çalışıyorlar.
Mert Fırat: Harika bir şey oluyor şu an burada. Haydarpaşa’nın bir şekilde rant peşinde koşanlar için rant alanına dönüşmesi çok mümkündü. Belediye ve sivil toplum buraya böyle sahip çıktı. Kadıköy Belediyesi’nin böyle bir adım atarak buna ön ayak olması ve bir çok yayınevinin buna destek vererek burada yer alması çokça umut veriyor hepimize.
Sunay Akın: Aslında bugün yazarlarla okurların görüş günü. Hayatını insanlara kitabı sevdirmek, kitap okumaya yönlendirmek için adayan Cumhuriyet Gazetesi’nin kitap ekini çıkaran Turhan Günay’ın dört duvar arasında olduğu bir dönemde, bana başka bir şey ifade etmiyor. Bu Kitap Günleri gerçekten mükemmel, harika, dolu dolu geçiyorsa bunda Turhan Günay’ın emeği çok büyüktür.
Betül Çotuksöken: Bu etkinlik kitapla yolu, yolculuğu buluşturmak gibi geliyor bana. Dolayısıyla yaşam da bir yolculuk olduğuna göre, kitaplarda da biz her seferinde yolculuğa çıktığımıza göre, Haydarpaşa Gar’ı bunun için eşsiz bir ortam gibi görünüyor.
Nihat Sırdar: Benim üçüncü gelişim buraya. Haydarpaşa’yı zaten çok seviyorum ben. Zaten insanlar tren için gelemeyecekse, kitap için gelsinler. Bu etkinliğin en doğru yerde yapıldığını düşünüyorum. Bence Türkiye’nin en güzel kitap etkinliği bu.
Murat Menteş: Ben Kadıköy’ü çok iyi bilen biriyim. Gençliğim hep Kadıköy’de geçti. Kadıköy’ün bir kültür merkezi olma özelliği vardır. Haydarpaşa Kitap Günleri’ni Kadıköy’ün kimliğine ve ruhuna çok uygun bir faaliyet olarak görüyorum.
Tuna Kiremitçi: Haydarpaşa’nın asli görevini yapamamasından kaynaklı buruk bir sevinç var bugün içimde. Niye buranın kapalı olduğunu da bugüne kadar anlayabilmiş değilim. Böyle bir durumdayken Kadıköy Belediyesi’nin bu kadar güzel bir amaç için burayı kullanıyor olması, bu kadar insanın da burada yazarları çizerleri yalnız bırakmamaları çok güzel bir duygu.
Ataol Behramoğlu: Çok güzel bir etkinlik. Fakat öte taraftan da hüzün duyuyorum. Çünkü Haydarpaşa bu yönetim tarafından gar olmaktan çıkarıldı. Haydarpaşa tarih demek. Edebiyat ve kültür demek.
Müge İplikçi: Çok eski bir Kadıköylü olarak bugün burada olmaktan çok onur duydum. Çünkü Haydarpaşa birçok Kadıköylü, İstanbullu ve Türkiyeli olarak hepimizin kişisel tarihinde çok ayrı bir yere sahip. Bizi birbirimizle buluşturan, ayrılsak da beraber olduğumuz bir mekân burası. Biz burayı unutmayacağız ve bırakmayacağız. Kitapla buluşması ise ayrı bir güzellik.
Behçet Çelik: İstanbulluların buraya ilgisi çok yoğun oldu. Bu ilginin kitaba kültüre sanata bir ilgi olduğu kadar, trene, demiryollarına ve Haydarpaşa Garı’na olan bir ilginin de göstergesi olduğunu düşünüyorum. Burada olmak çok hoştu. Yorulduğunuz zaman bir banliyö treninin içine girip dinlenmek ayrı bir keyif. Ayrı bir atmosferi var buranın. Ama tabi ilk tercihimiz Haydarpaşa’nın gar olarak kalması.
Seray Şahiner: Haydarpaşa İstanbul’un çok kıymetli hafıza mekânlarından birisi. Ben okuduğum birçok kitabı buradan trene binerek okudum. Burada kitaplar için buluşmak çok güzel fakat buraya trene binmek için tekrar gelmek istiyoruz. Haydarpaşa gardır, gar kalacak.
Özgür Mumcu: Ankara’dan İstanbul’a geldiğimde ilk gördüğüm yerlerden biri de bu gardı. Şu anda atıl kalmış, kullanılmayan bu garın, bu amaçla tekrar insanlara açılmış olmasından çok memnuniyet duyuyorum.
Murathan Mungan: Burada söyleşi yapmak büyük bir keyifti. Benim için hoş bir tesadüf. “Tren Geçti” adlı edebiyat öyküleri seçkisini yeni yayımlamışken bu etkinlikle aynı zamana denk gelmesi benim için hoş bir tesadüf oldu. Okurlarla bu tür etkinliklerle buluşmak kan tazeliyor.
Hasan Ali Toptaş: 20 yıldır Haydarpaşa Garı’na gelmiyordum. Kitapların böyle güzel bir mekânda olması apayrı bir ruh sağlıyor. Böyle yoğun ilginin olması da çok güzel.