Açılışı geçtiğimiz günlerde yapılan, Yeldeğirmeni’ndeki bu atölyenin kurucusu Arslan, 1994 doğumlu, Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü'nden mezunu genç bir isim. Üretimlerinde genellikle aidiyet,kültür ve zaman kavramları üzerinde duran Arslan, neden bu atölyeyi açtığını, ‘’Çalışmak, üretmek için bir alana ihtiyacım vardı, tabii ki her sanatçı gibi… ‘’ sözleriyle açıklıyor. Arslan, ‘’Burada üretimlerimi gerçekleştirmemin yanında güzel sanatlara hazırlık ve heykel alanında özel dersler olacak. Ayrıca birlikte sergi açtığım arkadaşlarımla da bağımsız sanatçılar olarak üretime devam etmeyi planlıyoruz. Bağımsız sanatçıların ve alternatif mekan arayışlarının çoğalmasını ümit ediyorum’’ diyor.
Kadıköy sakini olan Arslan, ‘’Birkaç senedir Büyükada,Yeldeğirmeni arasında gidip geliyordum. Yeldeğirmeni'nin mahalle kültürünü kaybetmeyişiyle atölyelerin çoğalması yönündeki gelişimi beni burada olmaya itiyor’’ diyor.
9 sanatçıdan ortak sergi
Atölyenin açılışı da Ondokuzsekiz' adlı sergiyle yapıldı. Sergide, Başak ARslan’ın yanı sıra Merve Binici, Duygu Deniz Bilgin, Elif Büyüknohutçu, Reach Geblo, Deniz İkizler, Esma İlter, Sinem Üstün, Gizem Üstüner olmak üzere 8 sanatçının işleri yer aldı. Başak Arslan, ‘’Sergi açılışını diğer sanatçı arkadaşlarımla birlikte atölye açılışıyla yapma kararı almıştık. Geri sayımdan yola çıkarak on dokuz sekiz'den başladık saymaya... İsim böyle oluştu. Ortak bir kavramda birleşmediğimiz bu sergide hepimiz kişisel üretimlerimizi (viedo, yerleştirme, fotoğraf gibi) ortaya koyduk. İşler bir bakıma otoportrelerimizi oluşturuyor’’ bilgisini veriyor.