“Herkes bir gün zengin olacak” adıyla açılan fotoğraf sergisi 12 Mart’a kadar Kadıköy Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde ziyaret edilebilecek. 16 sanatçının 18 eserinin yer aldığı sergideki tüm fotoğraflar yoksulluğa ve var olan sorunun toplumdaki yakıcı yansımalarına odaklanıyor. Bir taraftan da zengin olma hayalinin gerçekliğini ve inandırıcılığını sorgulamayı amaçlıyor.
“BİREYSELLEŞMEYİ AŞMAK İSTİYORUZ”
Fotokolekt ekibinden Elif Eylül Gül, ilk olarak fotoğraf kolektifini anlatıyor: “Fotoğraf kolektifimizi Kasım 2021’de kurduk. Kolektifin kuruluş amacı da şu, fotoğraf alanında çok fazla bireyselleşme var ve biz bu bireyselleşmeyi aşmak istiyoruz. Çünkü bireyselleştikçe insanların sömürülmesi daha kolay hale geliyor. Biz burada fotoğrafçılar olarak dayanışıyoruz ve bunu esas alıyoruz. Dayanıştıkça da üretimlerimizi topluma ulaştırmayı amaçlıyoruz. Sanat toplumdan soyutlanan bir hale geldi. Biz sanatın bu hale gelmesini istemiyoruz ve bununla mücadele etmek istiyoruz.”
“Yaptığımız işleri topluma gösterebilme hedefindeysek toplumdaki sorunları baz almamız gerektiğini düşündük” diyen Gül, şöyle devam ediyor: “En can alıcı ve gözle görünür sorun da bugün yoksullaşma, hayat pahalılığı. İnsanlar ciddi anlamda bu pahalılıkla baş edemiyorlar, yaşayamıyorlar. Biz de aslında bunu kadrajımıza alıp mücadele etmemiz gereken alanın burası olduğunu düşündük. Bu konu zaten gözler önünde bir konu olduğu için ve toplumu da direkt ilgilendiren bir konu olduğu için seçtik.”
“BU BİR TESPİT SERGİSİ DEĞİL”
Kolektiften Volkan Bora Uğur ise serginin içeriğine dair “zengin olma” hayalini ve bunun inandırıcılığını sorgulamayı amaçladıklarını şöyle açıklıyor: “Yalnızca yoksullaşmayı ve hayat pahalılığını tespit etmekle yetinmedik bu sergide. Bir tespit sergisi değil bu. Sadece yoksul bir çocuğun fotoğraflandığı bir sergi değil, aynı zamanda düzenin bize söylemiş olduğu bir masal var: herkes bir gün zengin olacak yalanı. Bu masalı bitcoinlerle, medyayla ya da eğitimle, kariyerizmle bize aşılamaya çalışıyorlar ama böyle bir gerçeklik yok. Bugün bakıyoruz, herkes elektrik faturasını ödemeye çalışıyor, okumaya çalışıyor öğrenciler. Bu masalı da eleştiriye açma gayemiz vardı.”
18 eser içerisinde daha gerçekçi işler de var, kolajlar ve kavramsal işler de. Biçimsel olarak bir sınırlama yapılmamış fakat herkes kendi perspektifinden, kendi kadrajından yoksulluğu anlatmış. Uğur, bu konuda da “Aslında sergi bu yüzden de çok değerli. Her fotoğrafın başka bir hikayesi var ama sergi bütünlük içeriyor” diyor.
Fotokolekt, önümüzdeki aylarda da başka sergiler yapmayı amaçlıyor.