Bir mücadelenin zaferi: HPV aşısı ücretsiz oluyor
Sağlık Bakanlığı bütçe görüşmelerinde açıklama yapan Fahrettin Koca, “Belirlenen gruplarla aşılamaya başlayacağız, kademe kademe geliştireceğiz” dedi
Rahim ağzı kanserine de yol açan HPV enfeksiyonuna karşı aşılamayla, oranı yüzde 100’e kadar varan bir önlem almak mümkün. Ancak aşının üç dozunun tutarı 3 bin TL’yi buluyor. Yıllardır HPV aşısının ücretsiz olması için sivil toplumdan ve bireylerden mücadele örnekleri sergileniyor. Bu mücadele kapsamında olumlu haberler geldi.
HPV aşılarının ulusal aşılama programına alınması için Sağlık Bakanlığı’na talepte bulunuldu ancak talep bakanlık tarafından reddedilince dava açıldı ve İzmir Avukat Hakları Grubu davayı kazandı.
“BİR ÇEKİNCEMİZ YOK”
Davanın kazanıldığı gün TBMM’de Sağlık Bakanlığı bütçe görüşmelerinde açıklama yapan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “HPV aşısının uygulanması konusunda bir çekincemiz asla yok ancak ülkemizin sosyal gerçekliklerinden kopuk karar alınmasının kimseye faydası yok. Bu açıdan yaptığımız planlamaya göre yaş gruplarını ve medeni hal durumlarını dikkate alan bir plan hazırlığındayız. Belirlenen bir grupta aşılanmaya başlayacağımızı ve kapsamını kademe kademe geliştireceğimizi ifade etmek isterim” ifadelerini kullandı.
“KADINLARIN YALNIZLAŞTIRILMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ”
Kozyatağı-Bostancı Kadın Dayanışma Komitesi, Hümanist Kitabevi’nde düzenlediği söyleşide HPV aşısını ve aşının ücretsiz olması için yürütülen mücadeleyi tartıştı. Hümanist Kitabevi ev sahipliğinde gerçekleşen söyleşide, kansere yol açan bir virüs olan HPV’nin, önleyici sağlık hizmetleri kapsamına alınması talebi ve beraberindeki mücadele konuşuldu.
Kozyatağı - Bostancı Kadın Dayanışma Komitesi’nın etkinlik sonunda yaptığı değerlendirmede şu ifadelere yer verildi: “HPV gibi 6 farklı kanser türüne yol açabilecek bir virüsün, üstelik hem test/tarama yoluyla teşhisi mümkün, hem de önleyici aşısı rahatça bulunabilir iken yayılmasına izin vermek halk sağlığını hiçe saymaktır. HPV aşısı, en kısa zamanda ulusal aşı takvimine alınmalı ve 9-14 yaş arasındaki tüm çocuklar aşılanmalıdır. Halk sağlığının piyasacı uygulamalara kurban edilmesine izin vermeyeceğimiz gibi; cinsel yolla bulaşan bir virüsün kadınlar üzerinde bir gerici baskı unsuru haline getirilmesine, hastalık süresince ya da önlemler konusunda kadınların yalnızlaştırılmasına da izin veremeyiz. Komitemizin kendisine çıkardığı görev budur.”