“Diyabet göz sağlığını sessizce tehdit ediyor”

14 Kasım Dünya Diyabet Günü nedeniyle konuştuğumuz Op. Dr. Gülina Kargül Dinç, Türkiye’de yetişkinlerin yüzde 13’ünün diyabetle yaşadığını söyledi ve göz sağlığı açısından düzenli muayenenin önemine dikkat çekti

13 Kasım 2025 - 17:09

14 Kasım dünyada diyabet farkındalık günü olarak kabul ediliyor. Diyabet hastalığına dikkat çeken Dünya Diyabet Günü öncesinde Göz Vakfı İdealtepe şubesinden Op. Dr. Gülina Kargül Dinç ile görüştük. Retina hastalıkları ve diyabetin göz sağlığı üzerindeki etkileri konusunda çalışan Dinç, diyabetle yaşam, riskler ve önleme yolları hakkında bilgiler paylaştı. Türkiye ve dünya genelindeki diyabet oranlarına dikkat çeken Dinç, erken tanı ve takip sayesinde gözde oluşabilecek hasarların önemli ölçüde önlenebileceğini vurguladı.

“18 YAŞ ÜSTÜ NÜFUSUN YÜZDE 13’Ü DİYABETLİ”

Diyabet hastalığı ve türleri hakkında konuşan Dinç, “Diyabet, vücudun kan şekeri seviyelerini düzenleyen insülin hormonunu yeterince üretememesi veya etkili kullanamaması sonucu ortaya çıkan bir metabolik hastalıktır. Kan şekeri uzun süre yüksek kaldığında kalp, böbrek, sinirler ve gözler gibi pek çok organ zarar görebilir. Özellikle gözlerde retina ve damar sağlığını etkileyerek görme sorunlarına yol açabilir. Tip 1 diyabet, genellikle çocukluk veya gençlik döneminde ortaya çıkar ve bağışıklık sisteminin pankreastaki insülin üreten hücrelere saldırması sonucu insülin eksikliğiyle karakterizedir. Tip 2 diyabet ise daha çok yetişkinlerde görülür ve vücut insülini yeterince kullanamaz; genellikle yaşam tarzı ve genetik faktörler bir arada etkili olur. Tip 2 diyabet, uzun yıllar fark edilmeyebilir ve göz sağlığı üzerinde sessizce hasar oluşturabilir. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, dünya genelinde 20 yaş üstü yetişkinlerin yaklaşık yüzde 10’u diyabetli. Türkiye’de ise 18 yaş üstü nüfusun yaklaşık yüzde 13’ü diyabetle yaşamaktadır. Bu oran yaşla birlikte artmaktadır ve göz komplikasyonları açısından erken farkındalık çok önemlidir.” dedi.

“YAŞAM TARZI KRİTİK ÖNEME SAHİP”

“Diyabetin ortaya çıkmasında hem genetik hem de çevresel faktörler rol oynar.” diyen Dinç, “Ailede diyabet öyküsü olan kişilerde risk daha yüksektir. Ancak yaşam tarzı faktörleri, yetersiz fiziksel aktivite, dengesiz beslenme ve obezite hastalığın gelişimini ciddi şekilde tetikleyebilir. Yaşam tarzı diyabetin hem önlenmesinde hem de yönetilmesinde kritik öneme sahiptir. Düzenli egzersiz kan şekeri seviyesini dengeler, sağlıklı beslenme glikoz kontrolüne yardımcı olur, stres yönetimi ise hormon dengesini korur. Özellikle diyabet hastalarında yaşam tarzı değişiklikleri, göz sağlığını korumak için de çok önemlidir. Risk grupları genellikle şunlardır: Ailesinde diyabet öyküsü olanlar, fazla kilolu veya obez kişiler, fiziksel aktivitesi düşük olanlar, yüksek tansiyon veya kolesterol sorunu yaşayanlar ve 45 yaş üstü bireyler düzenli sağlık kontrolleriyle kan şekeri takibi yapmalıdır.” ifadelerini kullandı.

Diyabetin belirtileri ve tedavi süreci hakkında bilgi paylaşan Dinç, “Erken belirtiler arasında sık idrara çıkma, aşırı susama, halsizlik, açıklanamayan kilo kaybı ve bulanık görme yer alır. Gözlerde ise erken dönem diyabetik değişiklikler genellikle fark edilmez, bu yüzden düzenli göz muayenesi çok önemlidir. Diyabet teşhisi kan şekeri ölçümleri ve HbA1c testi ile konur. Tedavi, tipine ve hastanın durumuna göre değişir. Tip 1 diyabette insülin kullanımı şarttır. Tip 2 diyabette öncelikle yaşam tarzı değişiklikleri ve gerekirse ilaç tedavisi uygulanır. Ayrıca diyabetli hastalar, göz sağlığını korumak için düzenli retina muayenesi yaptırmalıdır; erken dönem damar değişiklikleri tespit edilirse görme kaybı önlenebilir.” şeklinde konuştu.

“YILDA EN AZ BİR KEZ GÖZ MUAYENESİ ŞART”

Dinç, son olarak şunları söyledi: “Tip 2 diyabetin önlenmesi büyük ölçüde mümkündür. Sağlıklı beslenme, düzenli fiziksel aktivite, ideal kiloyu koruma ve stres yönetimi önemli adımlardır. Toplumda farkındalık yaratmak, özellikle risk gruplarına erken tarama ve eğitim programları sunmak, diyabetin görülme sıklığını azaltabilir. Diyabetin göz sağlığı üzerindeki etkileri çoğu zaman sessiz ilerler. Bu yüzden diyabetli her bireyin yılda en az bir kez göz muayenesinden geçmesi çok önemlidir. Erken teşhisle ciddi görme kayıpları önlenebilir ve yaşam kalitesi korunabilir. Ayrıca sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıklarını erken yaşta kazanmak hem diyabet hem göz sağlığı açısından büyük fark yaratır.”


ARŞİV