Diyabetlilerin körlük riski 25 kat fazla

Milyonlarca insanın hayatını çekilmez hale getiren diyabet, kan şekerinin artması sonucu çeşitli göz rahatsızlıklarına da neden oluyor. Prof. Dr. Gülten Manav Ay, diyabetik hastaların körlük riskinin normal insandan 25 kat daha fazla olduğunu söyledi

12 Kasım 2021 - 09:29

Göz Vakfı İdealtepe Göz Merkezi’nden göz uzmanı Prof. Dr. Gülten Manav Ay, diyabetin, insülin salınımı veya insülin yetersizliği sonucu kan şekerinin artmasıyla kendini gösteren metabolik bir hastalık olduğunu hatırlatarak, diyabetin göz rahatsızlıkları üzerine olan etkilerini anlattı.

ŞEKER HASTALIĞINA BAĞLI KÖRLÜK

“Yükselen kan şekeri, gözde refraksiyon değişiklikleri meydana getirebildiği gibi maküla ödemi, katarakt veya diğer göz rahatsızlıklarının da bir işareti olabilir” diyen Ay, “Şeker hastalığına bağlı körlüğün en sık görülen nedeni ‘Diyabetik Retinopati’dir. Bu durumda retina tabakasında kanamalar, damar tıkanıklıkları, yeni damar oluşumları ve ödem gözlenir ve görme kaybı olabilir” dedi.

Diyabetik retinopatinin meydana gelmesinde rol oynayan risk faktörlerinin başında şeker hastalığının seviyesi ve süresinin geldiğini söyleyen Prof. Dr. Ay, “10 yıllık diyabet hastalarında retinopati görülme sıklığı artmaktadır. Retinopati görülme sıklığı yaş ile ilgili olarak ta artmaktadır” dedi.

Prof. Dr. Ay, şunları söyledi:

“Kan şekeri kontrolü önemli bir faktördür. Kan şekerinin düzensiz seyretmesi, ani şeker yükselmesi, retinanın bozulmasını ve hastalığın ilerlemesini kolaylaştırmaktadır. Gebelik, hipertansiyon, kan yağlarının yüksek olması, böbrek hastalığı retinopatiyi ağırlaştıran diğer nedenlerdir. Sonuçta ciddi görme kayıpları, ağrılı göz tansiyonu yükselmeleri de olabilir. Diyabet retinopatisi tanısı konmuş hastalar 3-6 ay aralarla takibe alınır. Tanı sırasında göz dibi incelemesi, göz dibi fotoğraflarının çekilmesi, OCT ( Göz tomografisi) ve fundus flöresein anjıografisi (FFF) yapılır. Diyabetik retinopatinin derecesi saptanır. Retina tabakasında beslenmesi bozulmuş alanlar varsa yeni damar oluşmuşsa ya da sızıntı yapan damarlar varsa lazer tedavisi gerekmektedir. Sarı noktaya yakın bölgede ödemin yaygın olduğu durumlarda göz içine ilaç enjekte edilir.”

“AMAÇ GÖRMENİN KORUNMASIDIR”

Tedavi edilmemiş olgularda göz içini dolduran kanamalar oluştuğunu hatırlatan Prof. Dr. Ay, “Vitreoretinal cerrahi ile kanamalar temizlenir. Ameliyat sırasında laser tedavisi de uygulanır. Hava, gaz, ve silikon yağı göz içine verilebilir. Diyabetin retinopatisinde yapılan tedavinin amacı görmenin korunmasına yöneliktir. Tedavi ihmal edilirse körlükle sonuçlanır” uyarısında bulundu.

KÖRLÜK RİSKİ  25 KAT DAHA FAZLA

Prof. Dr. Manav, “Tedavi edilmeyen diyabet hastaları normal bir insana göre 25 kat daha fazla körlük riski taşımaktadır. Şeker hastalarında retina normal olsa bile yılda bir kez muayene yapılmalıdır. Bu hastalıkta en önemli şey takiptir” dedi.


 


ARŞİV