Düşmeleri önlemenin yolları

Sosyal Yaşam Evi’nde düzenlenen sağlık seminerinde konuşan Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Üyesi Ebru Akbuğa Koç, yaşlılıkta düşmenin nedenlerini ve önlenmesi için yapılması gerekenleri anlattı

09 Ocak 2025 - 10:22

Kadıköy Belediyesi 19 Mayıs Sosyal Yaşam Evi’nde ‘Aktif ve Sağlıklı Yaş Alma’ seminerleri kapsamında 7 Ocak Salı günü “Adım Adım Güvenlik: Yaşlılıkta Düşmeleri Önlemenin Yolları” konulu seminer gerçekleşti. Seminer kapsamında Yeditepe Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Ebru Akbuğa Koç, katılımcılara yol gösterici bilgiler verdi. 

Ortalama insan ömrünün uzamasının sonucu olarak toplumda yaşlı nüfusunda artış olduğunu ve bu artış ile birlikte yaşlıların sorunlarına önem verilmesi gerektiğini söyleyen Dr. Ebru Akbuğa Koç, yaşlıların karşılaştığı sorunların önemli bir kısmını ev kazalarının oluşturduğunu söyledi.  Koç, ev kazalarının nedenlerini ise şöyle sıraladı: “Yaşla birlikte meydana gelen fizyolojik değişiklikler, bazı kronik hastalıkların ve unutkanlığın sık görülmesi, progresif işitme kaybı, duyu değişiklikleri, postür, denge ve yürüme bozuklukları, bellek bozuklukları.” 

Düşmenin yaşlı bireylerde daha fazla görüldüğünü, düşmelerin genellikle banyo, yatak odası ve mutfakta meydana geldiğini dile getiren Koç, 65 yaş üzerindeki kişilerin üçte birinin her sene düştüğünü ve düşmelerin yarısının tekrarlayan düşmeler olduğun belirterek bu düşmelerin ölümcül ya da ölümcül olmayan yaralanmalarla sonuçlanabileceğine dikkat çekti. 

“ÇOKLU İLAÇ KULLANANLAR RİSK ALTINDA”

Yaşlılarda yaşanan düşme nedenleri arasında uygun yerleştirilmemiş eşyaların, eşiklerin, merdivenlerin, iyi aydınlatılmamış ortamın ve kayabilen halı ile kilimlerin, bozuk kaldırım taşlarının yer aldığını ifade eden Dr. Koç, “Düşmede osteoporozu olanlar olmayanlara göre daha riskli durumda. Birden fazla kronik hastalığa sahip olanlar ile 4 ve üzeri ilaç kullananlar daha risk altında. Hastane ve huzurevinde kalanlarda düşme toplum içinde yaşayanlardan daha fazladır.” dedi. 

Görme keskinliği, kontrast duyarlılığı ve görme alanında bozulma, katarakt, glokomun düşme için risk faktörü oluşturan görme problemleri arasında yer aldığına işaret eden Ebru Koç, bilgilendirmeyi şöyle sürdürdü: “Görme, işitme ve algı bozuklukları kişiyi kayma ve takılmalara yatkın hale getirir. İlaçların en sık görülen yan etkilerinden biri de düşmelerdir. Çok sayıda ilaç kullanımı veya ilaç tipi ile düşme arasında ilişki olduğu kesin olarak biliniyor. Vertigo, genellikle hastanın ya da çevresindekilerin dönmesi hissi olarak tanımlanır ve düşme ile ilişkilidir. Ortostatik hipotansiyonu (kalkarken yaşanan ani baş dönmesi) olan hastalar yürümekte güçlük çeker, düşmelere daha yatkın olur, daha sık baş dönmesi yaşarlar. Düşme korkusu yaşayan kişilerde düşme riski artar, günlük yaşam aktivitelerini gerçekleştirmesindeki güven duygusu etkilenir, yaşam kalitesi azalır ve hastaneye yatma riski artar.” 

“DÜZENLİ EGZERSİZ, DENGELİ BESLENME”

Dr. Ebru Akbuğa Koç kalça, omurga, önkol kırıklarının, kafa travmasının, intrakranial kanamanın, yeti kaybının, psikolojik ve sosyal durumların düşmenin sonuçları arasında yer aldığını da ifade etti. Koç, düşme sonucunda yaşanan kalça kırığının riskli olduğunu belirterek o bölgeye kan akışının yavaşladığı için ölüm riskini arttığına dikkat çekti. Dr. Koç, düşme sonrası anksiyete sendromu, bağımsızlıkta azalma, depresyon, yaşam kalitesinde azalmanın psikolojik ve sosyal sonuçları arasında yer aldığını söyledi, düşmenin önlenmesi için yapılması gerekenleri de şöyle sıraladı: “Düzenli egzersiz, bilinçli ilaç kullanımı, düzenli sağlık kontrolü, görme sorunlarının çözülmesi, güvenli yaşam ortamının sağlanması, kalsiyum ve D vitamini kullanma, osteoporozun önlenmesi, yüksek riskli yaşlılarda kalça koruyucu, yeterli ve dengeli beslenme. Banyo ve tuvalette zeminin kaygan olmaması gerekiyor. Bu alanlarda oturup kalkarken tutma aparatlarının olması lazım. Ayakkabı seçimi de önemli. Yüksek topuklu ve altı kaygan olmamalı. Kollar sallayarak yürünmeli çünkü dengeyi sağlar. Yatağın boyu ayarlanmalı, merdiven yüksekliği ve kapı genişlikleri de önem arz ediyor.”

 



 


ARŞİV