Fizyoterapi, engelli çocuklar için bir umut
Uzmanlar fizyoterapi seanslarının sıklığının engelli çocukların normal yaşama kavuşmalarını olumlu yönde etkilediğini vurguluyorlar.
Mustafa SÜRMELİ
Fizyoterapist Attila Ertürk, engelli çocukların iyi bir tedaviyle normal bir yaşama kavuşması için fizyoterapi seanslarının sayısının önemli olduğuna dikkat çekti. Engelli çocukların bireysel eğitim desteği aşamasında daha fazla seansa ihtiyaçları olduğunu vurgulayan Attila Ertürk, “Bedensel engelli çocukların haftada 2 seans değil, günde en az 2 seans desteğe ihtiyaçları var” dedi.
Yeni Doğuş Çocukları Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği’nin; İstanbul ve Ankara şubelerine devam eden ekonomik durumu yetersiz ailelerin bedensel veya zihinsel engelli çocuklarının fizyoterapi, eğitim ve rehabilitasyonlarına yardımcı olmak amacıyla çalışmalarına devam ettiğini, 2 yıldır bir çok çocuk ve aileye ücretsiz fizyoterapi ve eğitim desteği sağladıklarını vurgulayan Attila Ertürk, “İki yıl içinde İstanbul ve Ankara’daki merkezlerimizde birçok bedensel engelli çocuğumuza 1236 seans ücretsiz bireysel fizyoterapi ve eğitim desteği sağladık” açıklamasında bulundu.
Bundan 30 yıl önce sakat diye okullara bile alınmayan bedensel engelli çocukların, bugün birçok şeyi başarabildiğini iyi bir rehabilitasyon sürecinden geçmeleri sonucu toplumla barışık bir şekilde yaşamlarını sürdürebildiklerini ve üretken olduklarını yaşayarak gördüklerini, bunun için de özellikle küçük yaştaki bedensel engelli çocukların yoğun fizyoterapi ve eğitime ihtiyaç duyduğunu söyleyen Yeni Doğuş Çocukları Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Fizyoterapist Atilla Ertürk, “Türkiye’de engelli çocukların bireysel eğitim desteği aşamasında daha fazla seansa ihtiyaçları var. Eğer haftada 2 seans sağlanan eğitim desteği yeterli olsaydı, sağlıklı çocuklarımızın da sadece haftada 2 seans okula giderek eğitim hayatlarını tamamlayabilmeleri gerekirdi. Bedensel engelli çocukların haftada 2 seans değil, günde en az 2 seans desteğe ihtiyaçları var” dedi.
Doğru planlanmış, yapılandırılmış ve hedeflendirilmiş rehabilitasyon programlarının sürekliliğini sağlamak için, Yeni Doğuş Çocukları Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği olarak “Hayatı Ayakta Yaşamak İstiyorum 2012 Projesi”ni hayata geçirdiklerini belirten Ertürk, “Hayatı Ayakta Yaşamak İstiyorum 2012 Projesi, bedensel engelli doğmuş veya herhangi bir sebeple engelli yaşamaya mecbur olmuş küçük bir çocuk ve ailesinin sadece bir tekerlekli sandalye ile özgür olacağı düşüncesini ortadan kaldırmaktır. Küçük çocuğa engelle başa çıkmayı ve özgür yaşamayı benimsetmektedir. İlerleme şansını sağlayacak olan rehabilitasyon süreci, sağlıklı ve düzenli olarak çocuğa sağlanmalıdır.” diye proje hakkında kısa bilgi verdi. Projenin desteğe ihtiyaç duyduğunu belirten Ertürk, engelli çocukların sorunlarına karşı toplumun duyarlı olması gerektiğini vurguladı.