İlkokul Çocuğunda Ruh Sağlığı

Kadıköy Belediyesi Çocuk Koruyucu Ruh Sağlığı Merkezi'ndan Uzman Klinik Psikolog Bağış Demirel yazdı...

02 Mart 2018 - 11:31

Ruhsal gelişim belirli yaşantılar, biyolojik değişimler ve sosyal – çevresel faktörlerin etkileriyle şekillenmektedir.  İlkokul dönemi çocuk için artık evden, anne babadan ya da ona bakım veren kişiden, kendi iç dünyasından uzaklaşarak, dış gerçekliğe yani kuralların, zorlukların ve zorunlulukların olduğu, sürekli yeni bilgilerin aktığı, başka başka fikirlerin ve hayallerin nefes aldığı bir dünyaya, çocuk için bir nevi “er meydanı” olarak tanımlayabileceğimiz bir evreye geçişidir.

Bu dönemin sağlıklı, sevgi dolu, üretken, yapıcı, mücadeleci ve başarılı geçmesini sağlayacak etmenler elbette yine çocuğun geçmişten bu yana kendine kattığı ilişkiler ve deneyimler ile mümkün olmaktadır. Yeterli savunması, sevgiye dayalı ilişkisi, kendine güveni olan bir çocuk için ilkokul dönemi onun kendi yolculuğunun ilk kilometrelerini oluşturur.

Bu yazıda geçmiş deneyimlerden ziyade ilkokul dönemi çocuğunda sağlıklı bir ruhsal yapı nasıl işliyor, çocuktan beklenen duygu, davranışlar neler olabilir bunlara değinilecektir. Özellikle belirtmek gerekir ki, farklı dönem ve yaşlarda farklı tepkiler, duygular olacağından bu yazı sadece ilk okul yaş aralığında (6 – 11yaş)  olan çocuklar için ele alınmalıdır.

Aşağıda daha kolay okunacağı düşünülerek maddeler halinde çocuktan beklenen ruhsal durumlar açıklanmıştır. “Aksi durumlar” boyutuna da kıyaslamayı kolaylaştırmak adına çok detaya inmeden kısaca yer verilmiştir:

*Otonomi: Çocuk kendi bedenine yönelik (yıkanma, giyinme, tuvalete gitme ve temizlik, uykuya geçme, yemek yeme gibi) ihtiyaçlarını kendi başına karşılayabilir. Birçok konuda kendine güvenir ve deneme – yanılmalar ile öğrenmeye devam eder. Uzakta, kendi başınadır ama bir yandan da sadık ve bağlıdır. Aksi durum olarak otonomi olmadığında aşırı bağımlılık, yetersizlik inancı görülebilir; ya da aşırı huzursuz ve hareketli, sadece kendi başına, yalnızdır.

*Doyum:  Çocuk kendi gideremeyeceği ihtiyaçlarını karşılamaları konusunda anne babasına, öğretmenine güvenir; onlardan aldığı her güzel şeyde tatmin ve minnet duygusu ile dolar. Aksi durumda ise yoğun hayal kırıklığı yaşıyor, destek ihtiyacı hissediyor olabilir.

*Arzu/Yasak ikilemi: Çocuk arzular, hayal eder, ister, çabalar; ancak her zaman bu istekleri gerçekleşmez ve bu kabul edilebilir bir durumdur. Çocuk nesil farkını (çocuk olmak/yetişkin olmak) kabul eder, anne babanın, öğretmenin yasaklamalarına tatlı isyanlar çıkarsa da genellikle boyun eğer, bu kuralları kabullenir. Aksi durumlarda ise ya her şeye boyun eğen, kendi arzularını yaşayamayan aşırı uyumlu birisi olur; ya da yasak, nesil farkı, kural tanımaz ve sürekli bir isyan halindedir.

* Mahremiyet: Cinsellik, çıplaklık çocuk için artık özel, gizli olup çocuk ile açık seçik konuşulmaması gereken bir konudur. Bu konular tabi ki ayıp veya suç değildir, sadece özeldir. Aksi tutumların sergilenmesi (çocuğun cinsel bir ortam veya yayına maruz bırakılması ya da diğer taraftan bu konularda fazla korumacı, yasaklayıcı olmak, sorularını duymazdan gelmek, yanıtlamamak gibi) çocuğu aşırılığa ve taşkınlığa ya da suçluluğa itebilir.

*Rekabet/ İşbirliği: Çocuk kendini sınar, başarıyı, zaferi, kendi sınırlarını öğrenmeyi hedefler. Kazanmak her zaman ilk amaçlardandır ve çocuk bunun için mücadele eder. Bunun için işbirliğine gidebilir ve birlikteliğin, beraber çalışmanın gücünü yaşar, yaşatır. Yenildiği vakit ise kaybın verdiği hüzün insanın doğası gereğidir ve çocuk mağlubiyeti de kabul edebilir. Aksi durumlarda çocuk yenilgiyi kabul edemez, krize girebilir, hile yapabilir ya da kayıp yaşamamak için rekabete dahi girmez, bu gibi durumlardan kaçınmayı seçebilir.

Yukarıda bahsedilen bu ruhsal durumların ilkokul çocuğunda olumlu gelişim gösterdiği derecede çocuk kendini daha yetkin, becerikli, güvenli duyumsayacak ve süreci daha sağlıklı bir şekilde sürdürebilecektir. Aksi durumlarda ise bazı zorluklar baş gösterebileceğinden zorlukların süre ve şiddetine göre bir ruh sağlığı çalışanından yardım almak hem çocuk hem de aile için daha uygun bir yaklaşım olacaktır.


ARŞİV