Kadınsa Başkanı Emine Gültekin tarafından hazırlanan “Pandemide Kadın Sağlık Çalışanı Olmak Araştırma Raporu”nda kadın sağlık çalışanlarının devam eden pandemi sürecinden olumsuz etkilenerek kilit grup haline geldikleri belirtiliyor

18 Temmuz 2022 - 14:28

A ⁺ A^- Yazdır

“Tüm sağlık çalışanları içerisinde, tükenmişlik duygusunun iyice derinleştiği, halihazırda var olan sorunların iyice arttığı, cinsiyet temelli hak ihlallerinin en fazla yaşandığı grup, kadın sağlık çalışanları...” Bu sözler, Covid-19 pandemisinin, mesleklerini icra ederken çok sayıda riskle karşı karşıya kalan kadın sağlık çalışanları üzerindeki etkilerini görünür kılmak amacıyla bir araştırma yürüten Kalkınmada Kadının Sağlık Hakkı Derneği (Kadınsa) Yönetim Kurulu Başkanı, Uzman Hemşire ve Doktorant Emine Gültekin’e ait.

Gültekin’in Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı desteği ile hazırladığı “Pandemide Kadın Sağlık Çalışanı Olmak Araştırma Raporu ve Politika Önerisi” başlıklı çalışmada, pandemi sürecinde dünya ve Türkiye’de yaşanan gelişmeler sağlık çalışanları açısından ele alınıyor ve özellikle sağlık çalışanı kadınların bu süreçte çok daha olumsuz etkilendiklerine dikkat çekiliyor. Kadın sağlık çalışanlarının, pandemi sürecinde mesleklerini ve ev yaşamlarını dengelemek zorunda kalmalarının, sosyal hayatta, özlük haklarında, çalışma ortamı ve koşullarında zihinsel ve duygusal tükenmişliklerini derinleştirdiği kaydediliyor.

ÇALIŞMA KOŞULLARINDAKİ SORUNLAR

Kadın sağlık çalışanlarının çalışma ortam ve koşullarına yönelik yaşadıkları sorunlar arasında ise uzun çalışma saatleri, fazla mesai, yetersiz sağlık çalışanı, yetersiz dinlenme süreleri, dinlenme alanlarının standartlara uygun olmaması ya da yetersiz olması, çalışma saatlerinde yeterli ve dengeli beslenememe, aşırı iş yükü, salgınla ilgili eğitim eksikliği, şiddet, nitelikli ve yeterli kişisel koruyucu ekipmanın yer almaması bulunuyor.

KARAR VERİCİLERE ÖNERİLER

Kadın sağlık çalışanlarının pandemiden ciddi boyutta ve olumsuz yönde etkilenerek kilit grup haline geldikleri vurgulanan çalışmada, toplumsal cinsiyete duyarlı politika tedbirlerinin alınması gerektiğine işaret ediliyor. Bu kapsamda sıralanan öneriler özetle şöyle:

• - Sağlık çalışanlarına virüsün bulaşma olasılığının yüksek olması sebebiyle, onların daha etkin ve verimli çalışabilmelerini sağlamak için fiziksel ve psikolojik durumlarının korunması son derece önemli. 
• - Salgın yönetiminde sağlık çalışanlarına mutlaka psikiyatrik hizmet verilmeli. 
• - Tükenmişliği azaltmak veya yok etmek için her bir sağlık çalışanının içinde bulundukları durum fark edilmeli ve buna göre çalışmalar yapılmalı. 
• - Sağlık çalışanları işlerini her ne kadar sorumluluk duygusuyla yerine getirseler de mutlaka yöneticiler tarafından desteklenmeli. 
• - Çalışanlar için güvenli dinlenme alanları oluşturulmalı.
• - Hastanelerde pandemi, acil durum ya da afet gibi kriz durumlarında uygulanmak üzere tüm süreçler, iş akış şemaları, prosedür ve talimatlar hazırlanmalı.

UZMANLAR: PANDEMİ BİTMEDİ

Sağlık Bakanlığı’nın haftalık Covid-19 verilerine göre, 4-10 Temmuz arasında 117 bin 95 vaka kaydedildi, 31 kişi yaşamını yitirdi. Bakanlık, 27 Haziran-3 Temmuz arasındaysa 26 bin 635 vaka, 17 ölüm bildirmişti. “Omicron’a bağlı vakalar Türkiye’de de artış gösteriyor” diyen Bakan Fahrettin Koca “50 yaş üstüyle risk grubundakilerin son aşıları üzerinden 6 ay geçmişse hatırlatma dozunu ısrarla öneriyoruz” açıklamasında bulunmuştu. Son yaptırdığı Covid-19 aşısının üzerinden 6 ay geçenler için randevular, 10 Temmuz günü e-nabız sistemine tanımlanmıştı.

TTB, Klimik ve Toraks’ın aralarında bulunduğu uzmanlık dernekleri de pandeminin bitmediği konusunda uyarılarını sürdürüyor. Haziran ayının ortalarından itibaren başta İstanbul olmak üzere ülke genelinde yeni bir dalganın başladığına dikkat çekiliyor. Öyle ki, yeni dalganın getireceği yükün, sağlık hizmetlerinde aksamalara neden olabileceği dile getirilen olumsuz durumların başında geliyor. Bu nedenle, vatandaşlara hatırlatma dozlarını yaptırmaları tavsiye ediliyor.