"Lösemide erken tanı zor"

Hastalığın erken tanısının zor olduğuna çünkü birçok hastalıkla karışabildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Cengiz Canpolat, “Hastaların yüzde 25’inde kol ve bacaklarda ağrılar görülebilir. Bu ağrılar romatizmal nedenlere veya hızlı büyümeye bağlanabilir. Bu da tanıda ve tedavide gecikmeye yol açan önemli bir nedendir.” diyor

30 Mayıs 2024 - 10:06

Halk arasında kan kanseri olarak bilinen lösemiye dikkat çekmek için  her yıl 27 Mayıs ile 3 Haziran tarihleri arasında Uluslararası Lösemili Çocuklar Haftası’nda farkındalık etkinlikleri yapılır. Biz de hafta vesilesiyle okurlarımızı lösemi hakkında bilgilendirmek için Acıbadem Altunizade Hastanesi Çocuk Hematolojisi ve Çocuk Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Canpolat ile konuştuk. 

  • Lösemi nasıl bir hastalık? 

Lösemi hastalığı hem çocukluklarda hem de yetişkinlerde en sık görülen kanser türüdür. Halk arasında kan kanseri olarak bilinen lösemi, çoğu zaman kemik iliğinde meydana gelir. Ancak lenf bezleri merkezi sinir sistemi gibi diğer bölgelerde de başlayıp kemik iliğine sıçrayabilir. Kemik iliğinde bulunan lenfoid ve myeloid öncül hücrelerin kontrolsüz çoğalıp vücudu sarması ile hastalığın belirtileri ortaya çıkmaya başlar. Çocukluk çağında görülen kanserler arasında birinci sırada yer alan lösemilerin lenfoid tipinin tedavi başarısının riski az olan hastalık tipinde yüzde 95’lere ulaştığı bilinmekte. Myeloid lösemilerde ise genel tedavi başarısı yüzde 50-60’lar civarında. Bu başarının ardındaki en önemli faktörler tedavide kullanılan çok merkezli ve çok ilaçlı kemoterapi protokolleri olduğu kadar hasta bakımının iyileşmesi, gelişmiş laboratuvar olanakları ile hastalığın risk sınıflamasının daha iyi belirlenebilmesi ve tedavinin buna göre yönlendirilebilmesidir. 

“GENETİK FAKTÖRLER ÖNEMLİ”

  • En sık hangi yaşlarda görülür? 

Çocukluk çağı kanserlerinin yüzde 25-30’unu lösemiler oluşturur. Lösemi en sık 2-5 yaş arasında görülür.

  • Nedenlerini anlatabilir misiniz?

Çocukluk lösemileri erişkin lösemilerinden farklıdır. Erişkinlerde çevresel faktörler önemliyken, çocuklarda genetik faktörler ön plandadır. Vücutta kanseri engelleyen ve kansere neden olabilen genlerdeki dengenin bozulmasına neden olan ‘mutasyon’ adı verilen değişiklikler lösemiye zemin hazırlar. Bazen nükleer radyasyon, bazen virüsler özellikle lösemiyle arasında ilişki kurduğumuz öpücük hastalığı dediğimiz hastalığı yapan Epstein Barr  virüs olgun B hücreli lösemi ve lenfoma meydana getirebilir. Bazı kimyasal maddeler örneğin petrokimya endüstrisinde sık kullanılan ‘benzen’ adı verilen maddelerle çocuklar erken yaşta temas ederse lösemi olabilir. Bu tip riskler otomotiv ve akü yapım sanayisinde çalışan çocuklarda artar. 

Kanser tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar ve tedavi edici radyasyon da bazen lösemiye neden olur. Elektromanyetik radyasyonu suçlayan bir bulgu topluluğu mevcuttur. Bu konu tam netlik kazanmış değildir. Yüksek gerilim hatları, baz istasyonları gibi. Yüksek elektromanyetik alan içeren yerlere yakın oturan kişilerin dikkatli olmaları konusunda uyarılar var. Bunların dikkatle takibi gerekir. Henüz kesinlik kazanmadıysa da yüksek elektromanyetik radyasyondan kaçınılmasını öneriyoruz. Lösemilerin çoğunda genetik bir temel bulunur. Ailevi kanser sendromlarının varlığı da buna örnek verilebilir. Aile bireylerinde meme kanseri, yumuşak doku kanseri, beyin tümörleri, böbrek üstü bezi tümörleri, lösemiler gibi kanserler fazla görülen ailelerin çocuklarında lösemi oluşma sıklığı artar. Bazı doğumsal bağışıklık eksikliği hastalıkları ve Down Sendromu gibi hastalıklar da lösemiye yol açabilir. 

  • Hastalığın belirtileri nelerdir? 

Lösemilerin teşhisindeki en önemli sorun erken anlaşılamamasıdır. Hastalığın erken tanısı zordur, çünkü birçok hastalıkla karışabilir. Başlıca belirtileri arasında şunları sayabiliriz: 

  • Uzun süren ve nedeni belli olmayan ateş durumunda bazı testler yapılmalı, hasta yakından takip edilmeli. 

  • Karaciğer, dalak, lenf bezlerinin büyümesi hastalığın belirtisi olabilir. 

  • Vücutta çok sayıda kendiliğinden veya hafif darbe ile meydana gelen morluklar, geçmeyen küçük noktasal kanamalar, burun ve dişeti kanamaları hastalığın belirtileri arasında yer alır.

  • Hastaların yüzde 25 kadarında kol ve bacaklarda ağrılar görülebilir. Bu ağrılar romatizmal nedenlere veya hızlı büyümeye bağlanabilir bu da tanıda ve tedavide gecikmeye yol açan önemli bir nedendir. 

  • ansızlığa bağlı olarak halsizlik, çabuk yorulma, solukluk gibi belirtiler meydana gelebilir. 

  • Yukarıda saydığınız bulgular varsa ne yapılmalı?

Hasta hemen en yakın sağlık merkezine götürülmeli. Yapılan ön tetkiklerle lösemiden şüphelenilmesi durumunda hasta pediatrik hematoloji bölümü bulunan bir merkezde değerlendirilmeli. Kesin tanı hastanın kemik iliğinin alınıp ilgili bölümlerde incelenmesi ile konur. Tanıda süratli olmak ve tedaviye mümkün olduğunca erken başlamak önemlidir.

Tanı konduktan sonra tedavi damardan, ağızdan ve beyin omurilik sıvısı içine verilen kemoterapi ile yapılır. Seçilmiş hastalarda radyoterapi de tedaviye dahil edilir. Başlangıçtaki yoğun tedavi kürlerinden sonra idame tedavisine geçilir ve hasta 1.5 yıl kadar da bu tedaviyi alır. 

  • Tedavi sürecinden sonra nasıl bir yol izlenir?

 Kalbe toksik etki yaratabilecek ilaçlar almış olan hastalar gerek tedavi sırasında gerekse tedaviden sonra kardiyoloji tarafından izlenir. Eğer hastada hormonal bozukluklar olduysa endokrinoloji branşındaki uzmanlar tarafından takip edilmesi gerekir. Kemoterapi sırasında kortizon kullanıldığı için ortopedik problemler meydana gelebilir, kemik yoğunluğunda azalma olabilir. Gerek tedavi sırasında gerekse sonrasında ortopedi ve fizik tedavi uzmanları tarafından takip gerekebilir. Hastaların tedavi ile azaltılan bağışıklık sistemleri tedavi bittikten 6 ay ila bir yıl içinde normale döner. Hastaya çocukluk çağı aşıları tedavi bitiminden 6 ay sonra yeniden yapılmaya başlanmalı. Hastalar tedaviden sonraki ilk yıl ayda bir doktor muayenesi ve kan sayımı kontrolleri ile izlenir. Bu süre daha sonraki yıllarda 3 ay ve 6 aya çıkar. Bu süre zarfında hastalar normal yaşantılarına dönebilir. Takibe ve izleme devam edilmelidir.

LÖSEV’den farkındalık yürüyüşü 

Lösemili Çocuklar Sağlık ve Eğitim Vakfı (LÖSEV), 27 Mayıs -3 Haziran Uluslararası Lösemili Çocuklar Haftası’nda ülkenin dört bir yanında lösemi hastalığına dikkat çekmek için farkındalık etkinlikleri düzenliyor. Bu kapsamda düzenlenecek etkinliklerden biri de 1 Haziran Cumartesi günü Kadıköy Bağdat Caddesi'nde yapılacak farkındalık yürüyüşü. Farkındalık yürüyüşü Suadiye Garanti Bankası önünden saat 13.00’te başlayacak. Yürüyüşün ardından Caddebostan sahilde müziğin, dansın ve atölyelerin olacağı şenlik gerçekleşecek. 

 

ARŞİV