Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen 2 Nisan Otizm Farkındalık Günü vesilesiyle İstanbul Otizm Gönüllüleri Derneği Başkanı Mustafa Öztürk ile bu süreçte yaşanan sıkıntıları konuştuk.
Öztürk, dünyanın değişmesiyle birlikte insanların bakış açılarında da değişiklikler olduğunu söyleyerek başlıyor anlatmaya. Öztürk, otizmlilerin her türlü mücadeleyi vererek toplumda kendilerine yer açmaya çalıştıklarını belirterek, “Geçmişte otizmli bireylerle okullarda, spor salonlarında, parklarda, kafelerde, restoranlarda, sinema salonlarında sıklıkla karşılaşmıyorduk. Çünkü aileler hem toplumun bakışlarından ve kendilerini yargılamalarından hoşlanmadıkları hem de baskı hissettikleri için sosyal ortamlara girmemeyi tercih ediyorlardı. Günümüzde ise ‘Eğitim her çocuğun hakkıdır’ ilkesinden yola çıkarak tüm otizmli bireyler, anaokulundan liseye kadar eğitim hakkından faydalanmak için gereken her türlü mücadeleyi vererek kendilerine yer açılmasını talep ediyor. Kabul edilmedikleri her ortam için benzer mücadeleyi vererek varlıklarını ortaya koyuyorlar” dedi.
PANDEMİNİN ETKİSİ
Pandeminin otizmli bireylerin rutininde büyük değişikliğe neden olduğunu söyleyen Öztürk, “Bu, bir çoğumuzun bu denli büyük değişikliklerle ilk defa karşılaşılıyor olmasından kaynaklı. Daha öncelerde hiç yaşanmadığı kadar büyük öfke nöbetleri ile tanıştık. Örneklerden bir tanesi de benim oğlumdur. Oğlum, 24 yaşında ve sosyal hayatın bir çok alanına katılabilir duruma gelmişken tekrar eve dönüş hem ona hem bize çok zor günler yaşattı. Yine hemen hemen aynı yaşlarda ve çalışabilen başka bir evladımız da işe gidememekten dolayı ve yapabileceği etkinliklerden (spor, sinema, dışarı çıkmak vb) mahrum kalınca öfke nöbetleri başladı. Yeni tanı alan çocuklar, özel eğitime gidemediler ve çok önemli olan bu süreci büyük oranda değerlendiremediler. Erken tanı ve yoğun eğitim, otizmli bireyler için çok büyük bir önem arz etmektedir. Sosyal hayatın içine katılmaları için eğitim ve sosyalleşme, yani sosyal hayatın içinde olma konusu bu pandemi sebebiyle tüm ailelerimiz ve bizler için kabus gibi bir şey oldu. Eğer evde diğer bir kardeş varsa onların zaten zor olan durumları bu süreçte çok daha zorlaştı” dedi.
ÖZEL GÜNLERDE HATIRLANAN OTİZMLİLER...
Öztürk, otizmlilerin sadece 2 Nisan Otizm Farkındalık Günü’nde veya 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde hatırlanmasından da şikayetçi: “Sadece bu günlerde dönüp bakıyoruz ve boy boy fotoğraflar, duyarlılık mesajları, vaatler ve envai çeşit güzellemeler ile ‘düşünülüyorsunuz’ imajı veriliyor. Bunun dışındaki günlerde ise sokakta, alışveriş merkezinde karşılaşılırsa ‘Allah kolaylık versin, bu sizin sınavınız, vah canım, melek melek’ gibi tepkilerle karşılaşıyoruz. Zaten karşılaşanlar da hızlıca ortamdan uzaklaşıyor. Çok az kişi de ‘Sizi anlıyorum’ tebessümü ile yanınızdan geçip gidiyor.”
Otizmlilere bakış konusunda toplumun genelinde çok çok büyük değişimlerin yaşanmadığını söyleyen Öztürk, “İnsanların otizmlilere yaklaşımlarında değişimler olmuyor diyemeyiz ama çok da büyük değişimler henüz çok uzak. Evet çocuklarımız belki daha çok fark ediliyor ama hala büyük bir kesim ‘down sendromu, obezite’ ile karıştırıyor” diye konuştu.
“Mesela insanlar hala otizmli olduğunu öğrendikleri çocuklarımız ile kendi çocuklarının oynamasını, çocuğunun sınıfında bir otizmli çocuğun olmasını istemeyebiliyor” diyen Öztürk, şunları söyledi: “Bir çok ailemizden biliyorum, hala ev ziyaretlerine davet edilmiyoruz. Spor kulüplerine kabullerde sorunlar yaşıyoruz. Özel okullar çocuklarımızı kabul etmiyor, arkadaşlarımız hayatımızdan yavaş yavaş çıkıyor. En önemlisi de sadece otizmli bireyin topluma uyum göstermesi bekleniyor. Biraz da toplumun otizmli bireyin ve ailesinin hayatını kolaylaştırmak için adım atması gerekiyor.”
KADIKÖY’DE OTİZM TESTİ
Kadıköy Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü’nden Sebla Ak, Kadıköy Belediyesi Koruyucu Ruh Sağlığı Merkezi’nde otizmle alakalı incelemelerin yapıldığını ve Sağlık Bakanlığı’nın önerdiği testin uygulandığını söyledi.
Ak, otizm teşhisi için, merkezden dış birimlere yönlendirme yapıldığını, klinik olarak, devlet onaylı raporun verilmediğini açıkladı. Ancak merkez, çocuklar için Bakanlığın önerdiği testi uyguluyor ve doğrudan teşhis konmuyor olsa da, test sonucu sevk gerçekleştiriliyor.