"Sağlıklı beslenme tercih değil zorunluluk"
Nezih Gençler, “İlaca bağımlı bir tüketici grubu oluşur. Bağışıklık sistemimiz çöküyor. Yaşamımızı savunmalıyız. O yüzden sağlıklı beslenmek bir tercih değil yaşamsal zorunluluk. ” diyor
Kadıköy Belediyesi, 5 Haziran Dünya Çevre günü dolayısıyla her yıl Kadıköy Çevre Festivali düzenliyor. Bu yılki festival, “Kentsel Dirençlilik, Doğaya Emek Ver” temasıyla 6. kez yapıldı.
Selamiçeşme Özgürlük Parkı'nda gerçekleşen festivalde, doğaya emek veren çok sayıda dernek, vakıf , kooperatif stant açtı. Yaşam Dostu Gıda Dayanışma Üretim Paylaşım grubu da stant açarak festivaldeki yerini aldı.
EVİNİN MUTFAĞINDAN ATÖLYEYE UZANAN YOL
Festivalde sağlıklı ekmek pişirmekle kalmayıp püf noktalarını da paylaşan Yaşam Dostu Gıda Dayanışması'nın ekmek ve yoğurt yapan katılımcısı Nezih Gençler, Tez-Koop İş Sendikası’nda marketlerin örgütlenmesinde sorumluluk üstlenmiş. O süreçte gıdalarda sağlıksız katkı maddelerinin ne kadar çok olduğunu gördüğünü söyleyen Gençler, “Emekli olduktan sonra kendi mutfağımda yiyeceklerimi yapacağım dedim. 2009'un sonunda emekli oldum. Yolculuğum bu şekilde başladı. Ama ekmeği marketlerdeki malzemelerle de yapamazdım. Sorduğum sorular küçük üreticilerle tanışmamı sağladı. Yaptığım ekmeklerin kokusunu komşularım aldı. Biraz fazla yap bizler de alalım dediler. Paylaşmaya başladım. Sonra her ev her mahalle kendi ekmeğini yapsın diye ekmek atölyeleri yapmaya başladım. Başarılı da oldu. Çevremdeki herkes ekmeğini yapmaya başladı. Buradan da Yaşam Dostu Gıda Dayanışması doğdu.” dedi.
“HEM ÜRETİCİYİ HEM DE SAĞLIĞIMIZI KORUYORUZ”
“Yaşam Dostu Gıda Dayanışması, 12 yıldır küçük üreticiden gelen sebze, meyve, un gibi gıdalarla sağlıklı bir yaşamı ve paylaşmayı örüyor” diyen Nezih Gençler, “Çanakkale'den, Balıkesir'den, Bursa'dan zeytinyağı, bal, bulgur, erişte, pekmez, yumurta, salça geliyor. Haftanın belirli günlerinde belirli noktalarda ürünlerin dağıtımını yapıyoruz. Örneğin Kadıköy'de çarşamba günü Yeryüzü Kooperatifi'nde ve Yoğurtçu Parkı'nda buluşuyoruz. Küçük üretici yok oluyor. Tüketici de tüketirken tükeniyor. Bu şekilde hem küçük üreticiyi hem de sağlığımızı koruyoruz. Hem üretimin hemde sağlığın sürdürülebilirliği adına önemli bir birliktelik.” ifadelerini kullandı.
“YAŞAMIMIZI SAVUNMALIYIZ”
Nezih Gençler, “İlaca bağımlı bir tüketici grubu oluşuyor. O yüzden sağlıklı beslenmek bir tercih değil yaşamsal zorunluluk. Yaşamımızı savunmalıyız. Bağışıklık sistemimiz çöküyor. Çocuklar şeker hastası oluyor. Beslenme önemli rol oynuyor. Sağlığını kaybedersen ne resim, ne spor ne de müzik yapabilirsin. Her ve her mahalle ekmeğini ve yoğurdunu yapabilir. Parklarda ya da uygun yerlerde kurulacak alanlarda halk kendi ekmeğini yapmak için buluşabilir. Bunlar zor şeyler değil. Yapılabilir.” diye konuştu.