Kadıköy Belediyesi Sosyal Yaşam Evleri, “Birlikte Yaş Alıyoruz” sloganıyla “18-24 Mart Yaşlılara Saygı Haftası” kapsamında bir dizi etkinliğe imza attı. Bu etkinliklerden biri de Kozyatağı Kültür Merkezi (KKM) Meclis Salonu’nda 18 Mart Salı günü gerçekleşen “Aktif ve Sağlıklı Yaş Alma” paneliydi. Panelde “Alzheimer Hastalığından Korunma Yolları”, “Yaş Almada Akılcı ve Güvenli İlaç Kullanımı”, “Sağlıklı Bir Yaşam İçin Ağız ve Diş Bakımı” ile “Uyku Bozukluklarıyla Mücadele Hareketin Gücü” başlıkları altında aydınlatıcı bilgiler verildi.
Panelin moderatörlüğünü üstlenen Türkiye Alzheimer Derneği Kadıköy Şube Başkanı Prof. Dr. Nilgün Çınar, panelin açılış konuşmasını yaparak, Yaşlılara Saygı Haftası'nı kutladı. Çınar, “Yaşlı bireyler toplumun hafızasıdır ve onların bilgi birikimi bizlere yol gösterici olmalıdır. Unutmayalım ki, bugün gösterdiğimiz saygı, yarın bize gösterilecek saygının teminatıdır.” dedi.
“BİLİNÇLENDİRME ÖNEM TAŞIYOR”
Türkiye ve dünyanın yaşlanma sürecine girdiğini belirten Nilgün Çınar, “Türkiye’de yaşlı nüfus oranı yüzde 10.6'ya ulaştı. 2100 yılında bu oranın yüzde 50'ye çıkacağı öngörülüyor. Ülkemiz yaşlı nüfus oranı açısından dünya genelinde 184 ülke arasında 67. sırada yer almakta. Bu nedenle yaşlılık dönemine yönelik bilinçlendirme ve hazırlık büyük önem taşıyor.” dedi. Sağlıklı yaş almanın mümkün olduğunu vurgulayan Çınar, “Yaşlanmak zaman kaybı değil. Doğru yaşam tarzı, sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, bilişsel ve zihinsel aktivitelerle ileriki yaşlarda da dinç ve enerjik olunur.” dedi.
‘Süper Yaş Alma” kavramına da değinen Prof. Dr. Çınar, “Zihinsel ve sosyal olarak aktif ve sağlıklı kalabilmesi anlamına gelmekte. Araştırmalar yaşlıların da gençler kadar bilişsel becerilerini ve fiziksel sağlığını koruyabildiğini göstermekte. Bu bireyler sosyal etkileşimler de bulunarak yeni şeyler öğrenerek ve hareketli bir yaşam sürdürebilirler.” ifadelerini kullandı.
Nilgün Çınar’ın yaptığı açılış konuşmasının ardından Sultan Abdülhamid Han Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Nazlı Gamze Bülbül, “Alzheimer Hastalığından Korunma Yolları” hakkında bilgi verdi. Alzheimer’dan söz etmek için önce Demansın tanımının yapılması gerektiğini söyleyen Dr. Nazlı Gamze Bülbül, “Demans beyin hücrelerinin zarar görmesi veya ölmesi nedeniyle hafıza, düşünme ve sosyal becerilerde bozulmaya neden olan bir grup semptomu ifade eder. Demans bunamanın genel adıdır. Alzheimer da demans çatısı altında yer alan tüm bunamalar içinde en yaygın görülen formudur ve tüm dünyada milyonlarca kişiyi etkileyen bir nörodejeneratif hastalıktır.” dedi.
“SOSYAL İLİŞKİLER ALZHEİMER'DAN KORUR”
Yaşla birlikte artan önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu söyleyen Dr. Bülbül, “Unutkanlık, dikkatte ve konsantrasyonda bozulma, planlama yapamama, içe kapanma, uyku bozuklukları, huy değişiklikleri, uzamış depresyon, işitme kaybı belirtileri arasında yer alır. Alzheimer kadınlarda daha çok görülür. Çünkü östrojen kadınları menopoza kadar koruyor. Risk faktörleri arasında hareketsizlik, sosyal izolasyon, hava kirliliği ve alkol kullanımı bulunur.” diye konuştu. Gamze Bülbül, hastalıktan korunmak için yapılması gerekenleri de şöyle anlattı: “Sigara bırakılmalı, sanatsal aktiviteler yapılmalı, kalp ve damar sağlığı korunmalı, hipertansiyon kontrol altına alınmalı. Obezite kontrolü önemli. O yüzden Akdeniz tipi beslenme tercih edilmeli. Düzenli egzersiz, fiziksel aktivite ve sosyal ilişkiler Alzheimer'dan korur.”
“HEKİM KONTROLÜNDE ALINMALI”
Atlas Üniversitesi Tıbbi Farmakoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Zeynep Güneş Özünal da “Yaş Almada Akılcı ve Güvenli İlaç Kullanımı” hakkında bilgiler paylaştı. Zeynep Güneş, “İlaçlar hekim kontrolünde alınmalı. Kullanım sürelerine, alınacak dozlara ve ne zaman bırakılması gerektiğine hekimler karar vermeli. Reçetede yazılan dozlara dikkat edilmeli. Doğru zamanda ve miktarda kullanılmalı. Bir hastalık tablet ile tedavi ediliyorsa öyle devam edilmeli. Enjeksiyonla tedavi istenmemeli. Viral enfeksiyonlarda antibiyotik kullanılmamalı. İlaçların birbirleri ve besinlerle olan etkileşimine de dikkat edilmeli. Akılcı ve güvenli ilaç kullanımı yaşam kalitesi için hayati önem taşır.” dedi.
“SAĞLIK AĞIZDA BAŞLAR”
İstinye Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tuğba Toz Akalın, “Sağlıklı Bir Yaşam İçin Ağız ve Diş Bakımı” konusunu ele aldı. Akalın, ağız sağlığının genel sağlıkla doğrudan bağlantılı olduğunu ve ağızdaki bakteriyel enfeksiyonların kalp hastalıkları gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirtti. Diş bakımının yanı sıra, doğru beslenme ve sigara kullanımından kaçınmanın önemine dikkat çeken Akalın protezlerin bakımı için de şunları söyledi: “Protezleri gece çıkarmak önerilir. Protezlerde ara yüz fırçası kullanmak önemli. Protezler uygun temizleyicilerle temizlenmeli. Ağız içi hijyeni de sağlanmalı.”
“KALİTELİ UYKU İÇİN EGZERSİZ ŞART”
Yeditepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Feryal Subaşı ise “Uyku Bozukluklarıyla Mücadele Hareketin Gücü” başlığı altında yol gösterici bilgiler paylaştı. Yaşla birlikte uyku düzeninin değiştiğini söyleyen Subaşı, uyku ile ilgili yaşanan sorunları şöyle anlattı: “Uykuya yavaş dalma ve dalmada zorluklar olur. Derin uyku süresi kısabilir. Sağlık sorunları nedeniyle gece kalkmalar olur. Uykuda bölünmeler de uyku kalitesini düşürüyor. Bunun sonucunda yorgunluk, halsizlik, unutkanlık gibi şikayetlerle karşılaşabiliriz.” Subaşı, uyku kalitesini artırmak için yapılması gerekenler için de şunları söyledi: “Uyku bozukluğu için risk faktörü olan depresyon, kronik hastalıklar ve zayıf sosyal destek için kapsamlı değerlendirmeler yapılmalı. Egzersiz çok önemli. Yürümek, yoga, pilates, aerobic gibi egzersizler hayatımızda olmalı. Egzersiz bağışıklık sistemini de destekliyor. Uyku ile bağışıklık sistemi arasında baş var.”
Panelin sonunda, Yeditepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Görevlisi ve Fizyoterapist Ayça Yağcıoğlu, katılımcılara uykuya geçişi kolaylaştıracak egzersizler yaptırdı.