Sarı Nokta Hastalığı nedir?

Göz Vakfı Beria Turaç İdealtepe Göz Merkezi’nden Op. Dr. İbrahim Sayın halk arasında Sarı Nokta Hastalığı olarak bilinen Makula Dejenerasyonu hakkında gazetemize bir yazı yazdı

11 Haziran 2024 - 10:02

Sarı nokta hastalığı, tıbbi adıyla makuladejenerasyonu, merkezi görmeyi etkileyen ve genellikle ileri yaşlarda ortaya çıkan bir göz hastalığıdır. Bu hastalık, retinanın merkezinde bulunan makula bölgesinin hasar görmesiyle karakterizedir. Makula, net ve keskin görmeden sorumlu olan bir bölgedir ve günlük yaşamda yüzleri tanıma, okuma ve ince ayrıntıları görme gibi önemli görevleri yerine getirir. Makula dejenerasyonu, gelişmiş ülkelerde kalıcı görme kaybının en yaygın nedenlerinden biridir.

Türleri

Makula dejenerasyonu iki ana türde incelenir:

  1. Kuru (Atrofik) Makula Dejenerasyonu:

    • Bu tür, makuladejenerasyonunun daha yaygın ve daha az şiddetli olan formudur. Makulanın altında bulunan hücrelerin yavaşça dejenerasyona uğramasıyla meydana gelir. Kuru makuladejenerasyonu, yavaş ilerler ve görme kaybı genellikle daha az şiddetlidir. Hastalar, merkezi görmelerinde bulanıklık veya kararma fark edebilirler. Hastalığın bu formu, hastaların yaklaşık %80-90'ını etkiler.

  2. Yaş (Nörovasküler) Makula Dejenerasyonu:

    • Bu tür, kuru formdan daha az yaygındır ancak daha hızlı ilerler ve daha ciddi görme kaybına neden olabilir. Yeni ve anormal kan damarlarının makula altında büyümesiyle ortaya çıkar. Bu damarlar sızdırabilir ve kanama yapabilir, bu da makula bölgesine zarar vererek merkezi görmeyi etkiler. Yaş makuladejenerasyonu, hızlı ve şiddetli görme kaybına neden olabilir ve tedavi edilmediğinde ciddi sonuçlar doğurabilir.

Belirtiler

Makuladejenerasyonu belirtileri, hastalığın türüne ve ilerleme hızına bağlı olarak değişebilir. Yaygın belirtiler şunlardır:

  • Merkezi görmede bulanıklık veya kararma

  • Doğrudan bakarken görüntülerin dalgalı veya eğri görünmesi

  • Renklerin soluk veya daha az canlı görünmesi

  • Düşük ışık koşullarında görme zorluğu

  • Yüzleri tanımada zorluk

  • Görme alanının merkezinde boşluk veya karanlık bölgeler (skotomlar)

Risk Faktörleri

Makuladejenerasyonu riskini artıran bazı faktörler şunlardır:

  • Yaş: Hastalık genellikle 50 yaş ve üzerindeki kişilerde daha sık görülür. Yaş, en önemli risk faktörlerinden biridir.

  • Aile Öyküsü: Ailede makuladejenerasyonu öyküsü olan kişilerde risk daha yüksektir. Genetik faktörler önemli bir rol oynar.

  • Sigara: Sigara içmek, hastalığın gelişme riskini artırır ve mevcut hastalığın daha hızlı ilerlemesine neden olabilir.

  • Diyet ve Beslenme: Antioksidan bakımından zengin, sağlıklı bir diyetin eksikliği riski artırabilir. Özellikle yeşil yapraklı sebzeler, meyveler ve omega-3 yağ asitleri açısından zengin besinler önemlidir.

  • Güneş Işığına Maruz Kalma: Uzun süre güneş ışığına maruz kalmak da risk faktörleri arasında yer alır. UV ışınlarının zararlı etkileri göz sağlığını olumsuz etkileyebilir.

  • Obezite: Aşırı kilolu olmak, makuladejenerasyonu riskini artırabilir.

  • Yüksek Kolesterol ve Hipertansiyon: Bu sağlık sorunları da makuladejenerasyonu riskini artırabilir.

Tanı

Makuladejenerasyonunun tanısı, göz doktorları tarafından yapılan kapsamlı bir göz muayenesi ile konur. Tanı yöntemleri şunları içerir:

  • Göz Muayenesi: Göz doktoru, gözün arkasını (retina) incelemek için özel bir alet kullanır.

  • AmslerGrid Testi: Bu test, merkezi görmede bozulma olup olmadığını belirlemek için kullanılır. Hastalar, düz çizgilerin dalgalı veya kırık görünüp görünmediğini kontrol ederler.

  • Optik Koherens Tomografi (OCT): Bu görüntüleme testi, retinanın detaylı kesit görüntülerini sağlar ve makuladaki değişiklikleri tespit eder.

  • Floresein Anjiyografi: Bu test, makulanın kan damarlarını incelemek için kullanılır. Damarların sızdırma veya anormal büyüme olup olmadığına bakılır.

Tedavi ve Yönetim

Makuladejenerasyonunun kesin bir tedavisi olmamakla birlikte, hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak veya semptomları hafifletmek için çeşitli tedavi seçenekleri mevcuttur:

  • Anti-VEGF İlaçları: Yaş makuladejenerasyonunda anormal kan damarlarının büyümesini durdurmak için kullanılan enjeksiyonlar. Bu ilaçlar, damar endotel büyüme faktörünü (VEGF) inhibe ederek kan damarlarının sızdırmasını önler. Enjeksiyonlar genellikle ayda bir yapılır ve hastalığın ilerlemesini yavaşlatmada oldukça etkilidir.

  • Lazer Tedavisi: Anormal kan damarlarını yok etmek için kullanılan bir yöntem. Lazer, anormal damarları tahrip ederek sızıntıyı durdurabilir.

  • Fotodinamik Terapi: Işığa duyarlı bir ilaç ve lazer kullanarak anormal kan damarlarını yok etme yöntemi. Bu tedavi, seçici olarak anormal damarları hedef alır ve sağlıklı dokulara zarar vermeden tedavi sağlar.

  • Besin Takviyeleri: Antioksidan vitaminler (C ve E vitamini), çinko, bakır ve lutein gibi besin takviyeleri, kuru makuladejenerasyonunun ilerlemesini yavaşlatmada yardımcı olabilir. AREDS (Age-RelatedEyeDiseaseStudy) formülasyonu olarak bilinen bu takviyeler, hastalığın ilerlemesini %25 oranında yavaşlatabilir.

Önleme

Makuladejenerasyonu riskini azaltmak için aşağıdaki önlemler alınabilir:

  • Sağlıklı Beslenme: Yeşil yapraklı sebzeler, meyveler, balık ve diğer omega-3 yağ asitleri açısından zengin gıdalar tüketmek.

  • Düzenli Göz Muayeneleri: Özellikle 50 yaş ve üzerindeyseniz, düzenli göz muayeneleri yaptırmak.

  • Sigara İçmemek: Sigara içiyorsanız, bırakmak. Sigara, makuladejenerasyonu riskini artıran önemli bir faktördür.

  • Güneş Gözlüğü Kullanmak: UV ışınlarına karşı koruma sağlamak için güneş gözlüğü kullanmak.

  • Düzenli Egzersiz Yapmak: Düzenli fiziksel aktivite, genel sağlık için önemlidir ve göz sağlığını da olumlu etkileyebilir.

  • Sağlıklı Kilo Koruma:Obezite ve yüksek kolesterol gibi risk faktörlerini yönetmek.

Sarı nokta hastalığı, özellikle ileri yaşlarda yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilecek bir göz hastalığıdır. Erken teşhis ve uygun tedavi yöntemleri ile hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabilir ve merkezi görme korunabilir. Düzenli göz muayeneleri ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları, bu hastalığın yönetiminde önemli rol oynar. Hastalığın belirtilerini fark ettiğinizde bir göz doktoruna başvurmak, görme kaybını en aza indirmek için kritik öneme sahiptir.

 

ARŞİV