TİROİD TEHLİKESİNİ CİDDİYE ALIN!

Tiroid kanseri, günümüzde sık rastlanan bir kanser türü haline geldi

26 Mayıs 2016 - 15:53
Tiroid kanseri, günümüzde sık rastlanan bir kanser türü haline geldi.  En sık olarak kadınlarda görülebilen tiroid kanseri, hiçbir belirti vermeden sinsice ilerleyebiliyor. Erken teşhis ile birlikte tedavide yüksek oranda başarı sağlanabilen hastalık hakkında Hisar Intercontinental Hospital Genel Cerrahi Bölümü Uzmanı Op. Dr. İlker Abcı bilgi verdi.

Boyundaki ani şişliklere ve büyümelere dikkat edilmeli
Tiroid bezinde yer alan hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıyla oluşan kanser, boyunda ön kısmında oluşan nodül olarak kendini ele verebilmektedir. Nodüllerin ciddiye alınması ve riskli nodüllerin incelenerek düzenli takibinin yapılması büyük önem taşımaktadır.

İyot eksikliği en büyük risk faktörü!
■ Kadınlarda daha sık görülmektedir.
■ Tiroid bezinde nodül olan hastalar risk altındadır.
■ Çocukluk döneminde baş boyun bölgesine ışın tedavisi uygulanan kişiler dikkat etmelidir.
■ Nedeni tam olarak bilinmese de özellikle bazı radyoaktif maddelere (uranyum gibi) maruz kalan kişilerde daha fazla görüldüğü için radyoaktif maddelere maruz kalanlar risk altındadır. 
■ İyot eksikliği bulunan kişilerde görülebilmektedir.

Belirti vermeden sinsice ilerleyebiliyor
Tiroid kanserlerinin çoğunda hiçbir şikayet olmayabilir. Çoğu hastada tiroid kanseri, belirli bir seviyeye ilerleyerek lenf bezlerine de yayılması sonucu tanınabilir. Hastalık çok fazla belirti göstermemekle birlikte; hastalarda boyunda şişlik, boğazda sıkıntı hissi, ağrı, yutkunma güçlüğü, nefes almada güçlük, ses kısıklığı, kilo artışı, sinirlilik, saçlarda zayıflık ve cilt kuruluğu gibi belirtiler gözlemlenebilir.

Erken teşhis edildiğinde tedavide başarı oranı oldukça yüksek!
Erken teşhis ve tedavi ile hastalık tamamen ortadan kaldırılabilir. Öncelikle kandaki tiroid hormonların düzeyini belirlemek için testler yapılır. Elle muayene sonrası yapılacak ultrasonografi ile nodülün varlığı, büyüklüğü ve yapısı hakkında değerli bilgiler edinilebilir. Yine nodüllerden alınan iğne biyopsileri ile hücresel özellikleri tanınabilir. Teşhis konulduğunda hasta ameliyat edilerek tiroid bezi çıkarılır. Kanserin tipine göre lenf bezlerine müdahale edilmesi gerekebilir. Gelişen teknoloji ile birlikte yapılan minimal invaziv tekniklerle hastanın minimum dikiş iziyle ertesi gün evine dönmesi mümkündür. Ayrıca ameliyat sonrası tiroid kanserlerin bazı tiplerinde radyoaktif iyot tedavisi gerekebilir. Bu tedavide zırhlı hastane odalarında kanserin yayılma derecesine göre belli dozlarda radyoaktif iyoda maruz bırakılarak vücudun başka yerinde varolan kanser hücrelerinin yok edilmesi hedeflenir. Tedavi süreciyle birlikte hastanın TSH değeri sürekli kontrol altında tutularak kanserin tekrarlama ihtimali engellenebilir.

ARŞİV