"Uyku Apnesi" seminerinde yol gösteren bilgiler

Kadıköy Belediyesi 19 Mayıs Mahallesi Sosyal Yaşam Evi'nde düzenlenen “Aktif ve Sağlıklı Yaş Alma Seminerleri”, uyku bozukluğu ve uyku apnesinin konuşulduğu seminerle devam etti

30 Aralık 2022 - 10:19

Kadıköy Belediyesi 19 Mayıs Mahallesi Sosyal Yaşam Evi'nde düzenlenen “Aktif ve Sağlıklı Yaş Alma Seminerleri”, yoğun bir katılımla sürüyor. Seminerler dizisi, 21 Aralık Çarşamba günü düzenlenen “Uyku Bozukluğu ve Uyku Apnesi” semineriyle devam etti. Başkent Üniversitesi İstanbul Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Aylin Özsancak Uğurlu, uyku apnesi, nedenleri, tedavisi hakkında yol gösterici bilgiler verdi. 

Uyku apnesinin pek çok hastalıkla el ele gittiğini belirterek tanısını koymanın çok önemli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Aylin Özsancak Uğurlu,  şöyle devam etti: “Üst solunum yollarının uyku esnasında tıkanması, daralması ile giden bir hastalık. Soluk tıkanmaları, saatte 5 defadan fazla oluyorsa uyku apnesi sendromudur. Boyun çevresinde yağ dokusunun fazla olması, çenenin küçük ve geride olması, burnun  eğri ya da kırılmış olması, burunda et olması, boğaz yapısının kalabalık olması, bademciklerin olması, dilin büyük olması, alerjik rinit uyku apnesi risk faktörleridir. Çünkü saydığımız bu faktörler hava yollarını daraltıyor. Alkol uyku hijyenini bozar. Derin uykuya girilmesine engel olur. Alkol alan kişide soluk durmaları hem uzuyor hem de sayısı artıyor.”

SOLUK DURMASI, UYUKLAMA...

Prof. Dr. Uğurlu, “Uyku apnesi menopoza kadar erkeklerde daha çok görülür. Menopozla birlikte östrojenin koruyucu etkisi kalkınca kadınlarda da en az erkekler kadar olabiliyor. Horlama, horlamalarda soluk durması, aşırı gündüz uyuklamaları, sık sık idrara çıkma, sabah oluşan baş ağrıları ve bu ağrıların gün içinde kaybolması, yüksek tansiyon, gece boğularak uyanma, uyku apnesinin belirtileri içerisinde yer alıyor. Yüksek tansiyonla yakından ilişkili. Kişi derin uykuya dalamayınca sabahları yüksek tansiyon ile uyanıyor.” dedi. 

Uğurlu, uyku apnesinin kalp ve damar sağlığını etkilediğini, kalbin üstüne fazladan yük bindirdiğini söyledi, bilgilendirmeyi şöyle sürdürdü: “Kalp krizine, ritim bozukluğuna ve yüksek tansiyona neden olabilir. Felç ile sonuçlanabilir. Psikiyatrik sorunlara, kan değerlerinde oynamalara neden olabilir. Karar vermede, dikkatte sorunlara yol açabilir. Şeker hastalığı ile el ele gider. Obezite, şeker hastalığı ile ortak risk faktörü. Trafik kazaları önemli bir sonucu. Uyku testi ile hastalığın adını koyuyoruz. Tanı koymak için kullanıyoruz. Uyku testi ile uyku evrelerine, kalp ritmine, hava akımına, nefes alışverişine, bacak hareketlerine, oksijen takibine gece boyunca bakıyoruz.”

“KİLO VERMEK ÖNEMLİ”

“Ne yapmak lazım. Öncelikle altta yatan sebeplere bakmak gerekiyor.” diyen Prof. Dr. Aylin Özsancak Uğurlu, “Kilo verildiğinde hastalığı etkiliyor. Yan yatmak bir yöntem olabiliyor. Alerjik riniti tedavi etmek. Tiroid ile ilgili bozukluk varsa ona bakmak gerekiyor. Tansiyonu tedavi etmek gibi. Temel tedavi ise Cpap cihazı. Tıkanmalar olmasın diye basınçla hava üfleyerek hava yolunun açık kalmasını sağlıyor. Hastalar gece kullanıyor. Bu hastalığı ortadan kaldırmıyor. Kullandığınız sürece iyi. Düzenli kullanılması gerekiyor. Günlük 4 saat kullanılmalı. Hafif dereceli uyku apnesi varsa ağız içine aparat takılıyor. Onun dışında cerrahi tedaviler var.” dedi. 

 


ARŞİV