Verem, hala üç ölüm nedeninden biri!

Verem, diğer adıyla tüberküloz hastalığı solunum yoluyla kolayca bulaşması nedeniyle insan sağlığı açısından tehdit oluşturmaya devam ediyor

09 Ocak 2019 - 12:13

Tüberküloz, bilinen adıyla verem hastalığı “Mycobacterium tuberculosis” adı verilen mikrobun neden olduğu bir enfeksiyon hastalığı. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, yılda 10 milyonun üzerinde kişi tüberküloz hastalığına yakalanırken, hastalık özellikle 15-44 yaş arasındaki kadınlar için hala ilk 3 ölüm nedeninden biri sayılıyor.

Her yıl ocak ayının ilk pazar günüyle başlayan hafta, resmi olarak Verem Eğitim ve Propaganda Haftası olarak geçiyor ve bu haftada veremle ilgili bilgilendirme toplantıları, farkındalık çalışmaları yapılıyor.

Tüberküloz bakterisine aslında her insan maruz kalıyor fakat herkes hasta olmuyor. Bu sebeple verem teşhisi kolay koyulamamakla birlikte, tedavisi en az 6 ay devam ettiriliyor. Hastalığın yenilmesinde en önemli faktör olarak tedavinin sürekliliği ve hastalık süresince bulunan ortamın oksijen ve hava alabilir olması sayılıyor.

Ülkemizde 1927 yılından itibaren vereme karşı dispanserleriyle mücadele veren Verem Savaşı Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Zeki Kılıçaslan verem hastalığının belirtilerini, korunma yollarını ve derneğin faaliyetlerini gazetemize anlattı.

-          Verem hastalığının belirtileri nelerdir?

En sık görülen belirti öksürük. Bununla birlikte balgam, terleme, ateş, halsizlik, kilo kaybı da belirtiler arasında sayılabilir.

- İnsanlar, vereme karşı en çok nelere dikkat etmeli, nasıl korunmalı?

Veremin bulaşmasının önlenmesi için hastaların erken tanı ve tedavisinin yapılması gereklidir. Bir verem hastasıyla yakın temasımız olduysa derhal dispansere kontrole gitmeliyiz. Çünkü hızlı bir şekilde bulaşan bir hastalıktan söz ediyoruz. Bunların yanında tabii ki sigara da içmemeliyiz.

“ÜLKEMİZDE GÖRÜLME SIKLIĞI DAHA AZ”

-          Ülkemizde veremin görülme sıklığı nedir? Dünyayla karşılaştırıldığında Türkiye’de verem oranı daha mı düşük?

Ülkemizde verem görülme sıklığı 100.000’de 15 civarındadır. Yani her 100 bin kişinin 15’inde verem hastalığı görülmektedir. Dünya ortalaması ise 100.000’de 135’dir. Türkiye verem açısından Orta Avrupa oranlarına yakındır. İstanbul’da hastalık sıklığı Türkiye’ye göre fazladır. Bu rakam da yaklaşık 100.000’de 24 civarındadır. Amerika’dan örnek verecek olursak da hastalık sıklığı 100.000’de 4 civarında seyreder.

“1.5 MİLYON İNSAN HAYATINI KAYBEDİYOR”

-          Verem hep ‘artık bitmiş, olmayan’ bir hastalık olarak görülüyor. Bu doğru mu?

Verem insanlık için hala ciddi bir halk sağlığı sorunu olmaya devam etmektedir. Dünyada her yıl 15 milyona yakın insan verem olmakta, 1 buçuk milyon insan vereme bağlı olarak hayatını kaybetmektedir.

Hastalığın etkeni bilinmekte, ucuz ilaçları bulunmakta fakat hastalık hala kontrol altına alınabilmiş değil. Bunun nedeni dünya genelindeki eşitsizlik ve kötü yaşam koşullarıdır.  Birleşmiş Milletler konunun önemi dolayısıyla Eylül 2018’de ‘Tüberküloz’ konulu, devlet başkanları düzeyinde bir toplantı yaparak konunun önemini bütün hükümetlere anlattı. Bu toplantıda Birleşmiş Milletler, hastalığın yenilmesi için yeni öneriler ortaya koymuştur.

-          Verem tedavisi için devamlılığın önemli olduğundan bahsedilir. Başka nelere dikkat edilmeli tedavi sürecinde?

Tedavide en önemli olan şey ilaçların düzenli kullanılmasıdır. Bunun dışında kişi normal beslenmeli, kesinlikle sigara içmemelidir. Düzensiz ilaç kullanmak, tedavisi zor dirençli tüberküloz hastalığını ortaya çıkarmaktadır.

EVSİZ HASTALARA OTEL VE GIDA DESTEĞİ

-          Derneğin çalışmalarından biraz bahseder misiniz?

İstanbul Verem Savaşı Derneği hala İstanbul’da bulunan 30 dispanserin 10 tanesini işletmektedir. Dernek hasta bakımının yanı sıra İstanbul’daki tüm ihtiyacı olan hastalara ekonomik ve sosyal yardım yapmaktadır (Ev kirası desteği, elektrik, su, doğalgaz ve gıda desteği). Eğer hasta evsiz ise bir otele yerleştirilmekte; tedavisi ve beslenmesi sağlanmaktadır. Kayıt dışı göçmen de olsa dernek bu yardımları yapmaktadır. Derneklerimiz Türkiye’de iki senede bir Ulusal Tüberküloz Kongresi’ni düzenlemekte, hekim ve hemşirelerimizin eğitimine yardımcı olmaktadır. Ayrıca İstanbul Verem Savaşı Derneği tüberküloz konusundaki bilimsel araştırmalara maddi ve diğer açılardan da destek sağlamaktadır.

“KADIKÖY DİSPANSERİMİZ ÇOK BAŞARILI”

-          Türkiye’deki dispanserler yeterli mi? Kadıköy’de de bir dispanser var. Bunun hakkında ne söylemek istersiniz?

Genel olarak söylersek, Türkiye’deki dispanserler yeterlidir. Fakat İstanbul’un bazı yeni semtlerine 2-3 adet daha dispanser kurulması gerekiyor. Kadıköy dispanserimiz çok başarılı ve eskiden beri hizmet vermeye devam ediyor. Ayrıca Kadıköy’de görülen tüberküloz sıklığı İstanbul geneline göre çok daha düşük.


ARŞİV