Türk sporuna özellikle basketbolumuza yaptığı katkılar, kazandırdığı yıldızlarla mihenk taşı olan Mehmet Baturalp ve sevgili eşi Ülkü Baturalp ile candan bir sohbet gerçekleştirdik.
Mehmet Baturalp’in Türk sporuna olan hizmetini sağır sultan bile biliyor. O’nun için söylenecekler söylendi, yazılacaklar yazıldı diye düşünenler olsa da spor tarihimizin sayfalarında şimdiden yerini alan bu değerli büyüğümüz için bizce ne söylense ne yazılsa az. Babacanlığı, kişiliği ve sportmenliğiyle örneği dünyada da az bulunan böyle şahsiyetler kolay gelmiyor, kolay yetişmiyor. Şan ve şöhretin, maddiyatın, vesaire insanı kişilik erozyonuna uğratacak olumsuz ne varsa hiçbir şeyin etkilemediği, bilakis daha da mütevazılaştırdığı bu büyük insana Gazetemizin sayfalarında daha önce de olduğu gibi zaman zaman yer vermek Gazete Kadıköy için bir görev. Bir haberle, kısıtlı bir zaman diliminde gerçekleştirilen sohbetle anlatmanın yetersiz kaldığı Mehmet Baturalp’i, eşi Ülkü Hanım ile birlikte yine bir haftasonu sabahı çok sevdikleri Fenerbahçe Parkı’nda yakaladık. Birbirlerini çok seven bu iki çift güler yüzleriyle her zamanki sıcak yaklaşımlarıyla karşıladı bizi. Baturalp çiftini görüp de onlarla sıcak bir sohbet gerçekleştirmeden, varsa tavsiyelerini de almadan geçmek olmazdı.
FENERBAHÇE PARKI BATURALP AİLESİ İÇİN ÇOK ÖNEMLİ
Baturalp çifti için Fenerbahçe Parkı’nın çok önemli olduğunu öğrendik. Ülkü Hanım parkın bir terapi merkezi gibi özel bir konuma sahip olduğunu, Kadıköy ve Fenerbahçe’de yaşamanın bir ayrıcalık olduğunu belirtirken, nice güzel günler ve anıları Mehmet Baturalp ile birlikte bu parkta yaşadıklarını vurguladı. Baturalp ailesinin Kadıköy Belediyesi Gönüllüleri bünyesinde toplum ve çevre için yaptığı çalışmaları, onları tanıyıp da bilmeyen yoktur. Parkın korunması, ağaçlandırılması çalışmalarına da katılan Baturalp ailesi zaman zaman kahvaltı ve yılbaşı gecelerini Fenerbahçe Parkı’nda gerçekleştiriyormuş. Ülkü Hanım için bir önemi daha var parkın. Kısa süre önce kaybettiği kardeşinin parkı çok sevdiğini belirten Ülkü Hanım, kardeşi için park içinde ufak bir köşe yapmak istemiş.
ÜLKÜ HANIM İLE FENERBAHÇELİ OLDU
Çifte nasıl tanıştıklarını sorduğumuzda ise sahadan kalma alışkanlık olmalı ki Mehmet Baturalp yine bir atak yapıp, söze giriyor. Mehmet Baturalp, “Biz karşıda otururken tanıştık sonra ben bu tarafı hiç düşünmezken hanım sayesinde buralı oldum. Hanım köylü oldum yani o Fenerbahçe’yi çok seviyordu. Zaten ondan sonra burada bir sürü etkinlikler yaptık. Gönüllü çalışmalarına katıldık. Ben de basketbola faydalı olmaya çalıştım” diyor.
‘MEHMET HOCAM İLE BERABER OLMAK NASIL?’
Bir kere sormuş bulundum bu soruyu Ülkü Hanım’a. Cevap yenilir yutulur cinsten değil ama Ülkü hanım, Mehmet Baturalp’in sporla geçen, hiperaktif diyebileceğimiz yaşam tarzına ayak uydurmuş olmalı ki şöyle cevaplıyor: “Hocanla beraber olmak felaket (!) ama ben O’nu çok sevdiğim için katlanıyorum ve bu organizasyonu birlikte yürütmeye çalışıyoruz. Zaten o işini sevmeseydi benim de basketbolla uğraşmam bu kadar kolay olmazdı.”
Mehmet Baturalp’in başarısında Ülkü Hanım gibi sevgi dolu bir eş faktörünün olduğunu da bu cevaptan anlıyoruz. Ülkü Hanım iyi bir basketbol seyircisi olduğunu belirtiyor ve sporu sevdiğini söylüyor. Eşinin hep yanında olduğunu belirten Ülkü Hanım, “Bazen kızıyorum, söyleniyorum ama gerçekten hoşuma gidiyor gurur duyuyorum O’nunla. İnşallah kariyerinin gelişmesine katkım olmuştur” diyor.
Ailecek Fenerbahçe taraftarı olan Baturalpler’de Fenerbahçe’de idarecilik yapmış büyüklerin olduğunu da öğreniyoruz.
MEHMET BATURALP’E DURMAK YOK
Mehmet Baturalp aktif olarak sahalarda olmasa da yine spora hizmete devam ediyor. Fenerbahçe Spor Kulübü’nün televizyonunda bir saatlik bir program yapıyor. Salı günleri 10.00-11.00 saatleri arasında. Fenerbahçe ve Türk basketbolu ile ilgili yorumlar, öneriler, ağabey tavsiyeleri tv.’den canlı canlı izleyicilerle buluşuyor.
Baturalp, Basketbol Federasyonu’nda Eğitim Kurulu Üyeliği, Basketbol Antrenörler Derneği’nin 2. Başkanlığı derken 24 saat yetmiyor kendisine.
Baturalp için internette ilginç yorumlar dikkatimizi çekiyor. Yorumların hepsinde ortak payda, Baturalp’in herkesin sevgisini, saygısını ve beğenisini kazanmış, başarılı bir kişi olduğu.
BASKETBOL ONDAN SORULUR
Yıllar önce İstanbul'da doğdu. Darüşşafaka Lisesi'nde okurken basketbola başladı ve bu lisenin takımında parladı. 1954 yılında Fenerbahçe'ye transfer oldu takımının 1954-55 sezonunda tarihinde ilk kez İstanbul Basketbol Ligi şampiyonu olmasında pay sahibi oldu. 1967 yılına kadar sarı-lacivertli formayı giydi. Basketbolu Fenerbahçe’de bıraktı. Kariyerine Türkiye, İstanbul, Federasyon Kupalarında şampiyonluklar sığdıran Baturalp, Avrupa Şampiyonalarında da takımı için ter döktü. 71 kez Milli formayı giydi. 1968’de Avrupa Kupa Galipleri Kupası'nda Fransız şampiyonu Asvel’e karşı oynadığı ve galip geldiğimiz maçta faal basketbol yaşamını noktaladı. Milli Takım’da, Fenerbahçe’de İTÜ’de, Eczacıbaşı’da, Paşabahçe’de başarılarla dolu bir antrenörlük kariyeri çizdi. İTÜ'ye tarihinde ilk kez Türkiye Basketbol Ligi şampiyonluğu kazandırdı, bu başarıyı 1970’te tekrarladı. Sözün özü Baturalp, başarılarıyla, yaptıklarıyla, Türk sporuna kazandırdığı yıldazlarla spor tarihimizde silinmez bir iz bırakmış durumda.