Değişimin gücü: Drazen Petrovic

Sadece sportif başarıları değil hayatlarıyla da insanlara ilham kaynağı olan, yaptıklarıyla dünya tarihine geçen sporun büyük isimlerinin hikâyeleri artık her hafta bu köşede olacak...

12 Mayıs 2023 - 10:02

7 Haziran 1993 akşam saatlerinde, Almanya’nın Ingolstad şehri yakınlarındaki otobanda gerçekleşen kazaya müdahale eden ekipler, hayli büyük bir kamyona çarpan küçük bir otomobil içindeki üç kişiyi kurtarmaya çalışıyordu. Haziran gecesini serinleten
yağmur kazanın da ana nedeni gibiydi. Kayganlaşan yolda hâkimiyeti yitirilen kamyon, bariyerleri aşarak karşı şeride geçmiş, otobanda hızla ilerleyen otomobil de bu kamyona çarpmıştı. Şoför koltuğunda oturan kadın basketbolcu ve fotomodel Klara Szalantzy kazayı hafa yaralanmalarla atlatmayı başardı. Arka koltukta oturan meslektaşı ve takım arkadaşı, Almanya doğumlu bir Türk olan ve milli takımda da forma giyen Hilal Edebal o kadar şanslı değildi. Yaşama tutunmayı başardı ancak ağır yaralanmalarının sonucunu uzun bir süre yaşadı. Sağlık ekipleri ön koltukta oturan ve emniyet kemeri takmadığı için camdan fırlayan erkeğin ise daha olay yerinde hayatını kaybettiğini belirledi. Ekipler o esnada fark etmese de ayrıntılar ortaya çıktıktan kısa süre sonra basın bütün dünyaya bu kazayı duyurmaya başladı. Kazada hayatını kaybeden isim Avrupa basketbolunun zirvesi, NBA yıldızı Drazen Petroviç’ti.

16 YAŞINDA MVP
22 Ekim 1964’de eski Yugoslavya’nın Sibenik şehrinde dünyaya gelen Petroviç, ülkesinin küçük bir özeti gibiydi. Sırp kökenli polis memuru bir baba ve Hırvat kökenli kütüphaneci bir annenin ikinci çocuğu olarak dünyaya gözlerini açtı. Çocukluğu hayli mutlu
geçiyordu; tek yaptığı abisiyle beraber basketbol oynamaktı. Yaşadığı şehrin takımı kısa sürede onu fark ederek alt yapıya aldı. Formayı üzerine geçirdiği andan itibaren ise sihirli bir yeteneği olduğunu kanıtladı. Gelişimi inanılmazdı. Daha 15 yaşında profesyonel maçlarda oynamaya başlayıp 16 yaşında Avrupa Koraç Kupası’nda en iyi oyuncu seçilmeyi başardı. Bu gelişim ona Real Madrid’in kapılarını araladı. Başarıları göz kamaştırıyordu. Lig şampiyonlukları, 50’li sayıları bulan skorer oyunları, milli takımla beraber gelen Olimpiyat finalleri, Avrupa şampiyonlukları...

Onun bu ışıldayan kariyerine paralel olarak, okyanus ötesinde de bir başka gelişme yaşanıyordu. NBA’deki birçok karar alıcıya göre dünya değişirken basketbol ve NBA da değişmeliydi. Bu değişimin ana unsurlarından biri de Avrupalı oyuncular olabilirdi. Muhafazakâr görüş Avrupalı oyuncuların NBA’de fizik olarak ezileceğini, hıza ayak uyduramayacağını ve nihayetinde yok olup gideceklerini iddia etse de Portland Trail Blazers o günler için devrimci bir karar alarak hızı, esnekliği ve temiz şutu olan Petroviç’i takım kadrosuna kattı.

‘SEN Mİ BÜYÜKSÜN NBA YOKSA BEN Mİ’
1989 yılında geçirdiği ilk NBA yılı Petroviç için hayalkırıklığıydı. Yedek benchinden sahaya adım atmak için neredeyse hiç fırsat bulamamıştı. Bu NBA’deki değişim tartışmalarında karşı tarafa önemli bir koz verse de Petroviç yılmadı. Azmi ve hırsı o günleri hatırlayan takım arkadaşları için akıl alır gibi değildi: “Her antrenman sonrası biz salondan ayrılırken o 100 atış daha yapıyordu.” Blazers’da geçen kötü günlerin ardından New Jersey Nets’in teklifi ile kendini bir kez daha kanıtlamak için aradığı fırsatı yakaladı. 1991 sezonunda Nets’in oyun kurucusu olarak ilk beşte düzenli olarak yer almaya başlayınca kalitesi ve yeteneği NBA dünyasında da konuşulmaya başlandı. Avrupalılar bu lige ayak uyduramaz, hızı yakalayamaz söylemleri geride kalmış sihirli ellerinden çıkan imkânsız üçlükler ve paslar gazetelerde, televizyonlarda konu edilmeye başlamıştı. O uğursuz kaza gününe kadar NETS formasıyla NBA play-off’ları oynadı, maç başı 22 sayı ortalaması tutturdu ve sezon içinde yüzde 45 üçlük isabeti yakaladı. Almanya’da milli takım kampına katılmak için bulunduğu 1993 Haziran ayında kız arkadaşının kullandığı araçta yakalandığı kazaya kadar Drazen Petroviç, kıta Avrupası ve ABD’deki basketbol değişiminin ana yüzlerinden biriydi. Basketbol değişirken, kabuğunu kırıp hızını arttırırken Petroviç onun taşıyıcılarından biri oldu. Avrupalı oyunculara NBA kapılarını açtı. Bugün halen tüm dünyada basketbolseverlerin unutamadığı bir spor ikonu, basketbol efsanesi olması boşuna değildi.


ARŞİV