Euroleague 2019/2020 sezonu 3 Ekim’de oynanan maçlarla başladı. Avrupa’nın en büyük spor organizasyonlarından biri olan Euroleague bu sene de basketbol severlerin nefeslerini kesecek.
Avrupa’nın en güçlü takımlarının mücadele ettiği Euroleague’de Fenerbahçe ve Anadolu Efes de mücadele ediyor. Geçen sene iki takım da Final Four’a kalarak büyük bir başarı elde etmiş, Anadolu Efes finalde CSKA Moskova’ya yenilerek turnuvayı ikinci tamamlamıştı.
Bu seneki Euroleague’in en büyük favorileri hangi takımlar, hangi oyuncular fark yaratabilir, Fenerbahçe ve Anadolu Efes’in şansı ne, koç faktörünü düşündüğümüzde hangi takım bir adım önde? Basketbol yazarı Doğa Üründül, basketbolseverlerin Euroleague’e dair merak ettiği soruları cevapladı.
- Euroleague’in bu seneki favorileri kimler?
Önceki sezon başlarında 2-3 takımı favori gösterilirken, bu yıl durum biraz farklı. EuroLeague’in 16 takımdan 18 takıma yükseltilmesine ekiplerin nasıl tepki vereceğini merak ediyorum. Normal sezon maçlarının biraz daha önemi azalacak ve takımlar çift maçlı haftalarda sıralamalarına göre rotasyona gidebilirler. İşte bu yüzden favori seçerken de rotasyonu en kuvvetli olan takımları öne çıkarmak doğru olacaktır. Barcelona, transfer döneminin en hareketli takımıydı. Özellikle Mirotic hamlesi sadece Avrupa basınını değil Amerikan medyasını bile çok şaşırttı. Görmeye pek alışık olmadığımız şekilde oyuncunun NBA’den gelen kontrat tekliflerini reddetmesi ve Barcelona ile sözleşme imzalaması bizim gibi Euroleague severler için heyecan verici bir durum. Yanına eklenen, kıtamızın en iyi uzunlarından Brandon Davis’i, CSKA’yı şampiyonluğa taşıyan Cory Higgins’le de şampiyon bir takımın iskeletini oluşturdular. Fakat koç olarak Pesic ile devam edilmesine anlam veremedim. Eğer kuşak çatışmasını atlatabilirlerse, Euroleague normal sezonunun en büyük liderlik adayı onlar. Şampiyon kim olur sorusuna cevap vermek şu an için zor. En başta söylediğim gibi takımların artan maç sayısıyla nasıl başa çıkacaklarını görmek lazım.
“SAKATLAR İYİLEŞTİĞİNDE RİTİM BULACAK”
- Fenerbahçe ne durumda, yeni transferler takıma ne getirir?
Fenerbahçe, hazırlık döneminde oynadığı maçlarda çok iyi sinyaller vermedi. Fakat unutmamak gerek hala geçen yıldan kalan sakatlıkların rehabilitasyonu devam ediyor. Özellikle Vesely’nin yokluğunda, yeni transfer Derrick Williams için takımın saha içi lideri olma fırsatı doğdu ve bu sayede adaptasyon kısmını da hızlıca atlattı. Diğer tarafta Fransa ile FIBA Basketbol Dünya Kupası’nda üçüncü olan ve yazın dinlenemeyen Nando De Colo’nun ritim bulmasını biraz daha bekleyeceğiz. Zaten yıldız oyuncuya sezon başında değil, işlerin kızıştığı play-off ve Final-Four’da ihtiyaç olacak. Diğer yeni transfer Fransız Westermann’ın, Fenerbahçe’ye karşı tepeden oynanan ikili oyunların savunmasında ne seviye çözüm olacağı en çok merakla beklediğim konulardan biri. Oyuncunun pozisyonuna göre fiziksel üstünlüğünün Obradovic ile birlikte keskinleşmesiyle, savunmada değişim yapabilen guard eksikliği kapanabilir. Açıkçası, sakatların da iyileşmesiyle sezonun ortasına doğru ritmini bularak ivmelenmiş olarak play-offlara girecek bir takım bekliyorum.
- Anadolu Efes geçen sene beklenmedik bir başarı elde etmişti. Bu sene devamı beklenebilir mi?
Geçen yıl, bir çok meslektaşımın aksine Final-Four yapacaklarını bekliyordum. Benim için çok büyük sürpriz olmadı. Bu sezona bakarsak da, öncelikle geçen seneyi ikinci bitiren kadrodan kimlerin ayrıldığını incelemek gerek. Koç Ergin Ataman, Brown, Metecan, Onuralp ve Motum arasından sadece Motum’a süre veriyordu. Özellikle 4 numara pozisyonundaki alternatifsizlik, Moerman’ın 35 dakikaların üzerinde parkede kalmasına sebep oluyordu. Lakin bu yıl, İkinci bitirilen rüya sezona kıyasla uzun forvet rotasyonu genişledi. CSKA’dan gelen ve çok temiz bir bileğe sahip olan Alec Peters, Koç Ergin Ataman sistemine en uygun oyunculardan biri olan Chris Singleton ve forvetten oyun kurabilen Tolga Geçim’i transfer ettiler. Atlamamak gereken bir nokta daha var. Shane Larkin, geçen yılın başındaki isteksiz hali yerine sene sonunda ulaştığı performansıyla lige başlayacak. Kısacası bu sezon daha geniş rotasyonla ve birlikte oynama sancılarını atlatmış bir Anadolu Efes izleyeceğimize şüphe yok. En büyük problemleri, Dunston’a alternatif yaratamamaları. Oyuncunun ilerleyen yaşı ve sürekli mücadeleden kaçmayan yapısının, maç sayısı artan Euroleague sezonuyla nasıl başa çıkacağı Efes’in sezonunu belirleyecek faktörlerden biri.
“KHİMKİ SÜRPRİZ YAPABİLİR”
- Geçen seneye göre farklılık göstermesini beklediğiniz takımlar hangileri?
Kesinlikle Khimki! Geçen yılı 9 galibiyet alarak 13. sırada bitirdiler ve bu sezona 11 yeni oyuncu ile girecekler. Aslında EuroLeague’in en iyi skoreri Shved’e uygun yapıyı, yani oyuncuyu savunmada saklayabilecekleri kadroyu kurmalarını yıllardır bekliyorduk. Bu sezon tam istedikleri tipte bir yapı oluşturmayı başardılar. Guard pozisyonunda Shved’in fiziksel zaaflarını kapatacak Jovic’i transfer ettiler. Jovic transferi sayesinde Shved’in sürekli topu domine etmesini ve oyuncunun verimsizleşmesini engelleyeceklerdir. Yani Shved’i biraz daha bitirici bir rolde göreceğiz. Uzun rotasyonunda da Mozgov, Jerebko, Booker, Evans ile takımda bulunan Gill ile gayet ideal bir play-off takımı kurdular.
OBRADOVİC - MESSİNA REKABETİ
- Koç faktörünü göz önünde bulundurduğumuzda öne çıkan takımlar hangileri?
Klişe olacak ama Euroleague için koçların satranç tahtası denmesi çok yanlış değil. İstediğiniz kadar iyi bir yapı oluşturun, maç içi koç hamleleriniz sıralamadaki yerinizi esas belirleyen faktör oluyor. Olağan şüpheliler Obradovic, Laso, Ataman dışında, koç Perasovic’in Baskonia ile harika işler yapacağını düşünüyorum. Bask temsilcisinde takım ile koç arasında özel bir bağ var ve Pierria Henry, Stauskas, Shields, Vildoza, Garino ile oluşturacağı arka alan rotasyonu ile iyi işler yapacaklardır. Fakat esas bir koç var ki, EuroLeague’e dönmesi en az Mirotic transferi kadar heyecanlandırdı. Ettore Messina’nın oyunculardan maksimum verimi aldığı tarzı ve guardlara verdiği özgürlük ile harika bir takım izleteceğine şüphe yok. Her şeyin dışında koç Obradovic ve Messina rekabetini parkede görmek ölmeden önce yapılacaklar listesinde tepeye oynar.