Futbolun filozofu: Doktor Socrates

Sadece sportif başarıları değil hayatlarıyla da insanlara ilham kaynağı olan, yaptıklarıyla dünya tarihine geçen sporun büyük isimlerinin hikâyeleri artık her hafta bu köşede olacak...

05 Mayıs 2023 - 00:50

2011’in şubat ayından itibaren gelen haberler kötüydü. Uzun zamandır süren alkol probleminin iflas ettirdiği karaciğeri nedeniyle art arda hastaneye yatıyordu. Ülkesi Brezilya’daki Sao Paulo Albert Einstein Hastanesi’ne son kaldırılışı gıda zehirlenmesinden olsa da artık bitap düşmüş vücudu futbol sahalarındaki direncini gösteremedi. 4 Aralık 2011 günü hastanenin yaptığı Doktor Socrates’in hayatını kaybettiği açıklaması hem ülkesi Brezilya hem de tüm dünyadaki futbolseverleri üzüntüye boğdu. Tam adı Socrates Brasileiro Sampaio de Souza Vieira de Oliveira olan Socrates, 19 Şubat 1954’de Brezilya’nın Belem şehrinde dünyaya geldi. Babası çok yoksul ve eğitimi kısıtlı olmasına rağmen kendi çabalarıyla okumuş ve kitaplarla kendine özel bir alan yaratmıştı. Babasının yarattığı bu kütüphanede zaman geçirmek küçük Socrates’in de en sevdiği aktivitelerdendi. Brezilya’da gerçekleşen askeri darbe sonrası babasının o büyük emek sarf ettiği kütüphaneyi yakması Socrates’in hayata karşı politik bakışını da şekillendirdi. Futbolculuğunun yanı sıra politik, aktivist kimliğiyle tüm dünyada tanınmasının temeli bu noktada atılmıştı.

Futbola çok geç bir yaşta, 20 yaşında Botafogo kulübünde başladı. Sadece geç başlaması değil, 1.93’lük uzun boyu ve rahman koşusu da futbolda uzun bir kariyeri olamayacağının işareti olarak görüldü. Ama Socrates insanları şaşırtmayı seviyordu. Sahayı 360 derece gören alan bilgisi, uzun bacaklarına rağmen üstün top yeteneği ve rakibin defans hattını felce uğratan ara paslarıyla bir anda tüm Brezilya’da ilgi odağı haline gelmişti. Futbol onu o futbolu sevmişti.

CORİNTHİANS DEMOKRASİSİ
1978’de kariyerini de şekillendireceği ve efsanesi olacağı, ülkenin en büyük kulüplerinden Corinthians’a transfer oldu. Kulübüyle toplam 297 maça çıkıp 172 gol atma başarısı gösterdi. Futbolla yatıp kalkan ülkenin futbol zirvelerinden birini temsil ediyordu. Halk onun ismine tezahüratlar yapıyordu. Popülaritesi zirve yapmıştı. Keskin zekâsı burada da devreye girdi ve bu popülerliği askeri cuntaya karşı demokrasi kampanyası örgütlemekte kullandı. İşe önce soyunma odasından başladı. Galibiyet primlerinden takımda görev yapan malzemecilerin ve aşçıların da pay alması gerektiğine arkadaşlarını ikna etti. Bulduğu her fırsatta ülkesindeki demokrasi açıklarını dile getiriyor, yoksul sınıfların sorunlarını anlatıyordu. Askeri cuntanın bundan hoşlanmadığı açıktı ancak ülkenin en yetenekli ve milli takımın ‘beyni’ bu uzun boylu adamı susturmanın faturasının ağır olacağını da görmüşlerdi. Siyasi aktivistliğinin de zirve yaptığı bu dönemde 60 kez milli takım forması giydi 22 gol attı. Tarihin kupa kazanamayan en iyi kadrosu olarak bilinen, 1982 Dünya Kupası Brezilya kadrosunun yıldızlarından biriydi.

ALKOL, SİGARA, İSYAN
Onun tüm dünyada insanlar tarafından bu kadar sevilmesinin nedeni sadece nadir görülen yeteneği değildi. Futbol yaşantısı sürerken tıp eğitimine devam etti ve doktor oldu. Bununla da yetinmedi ve felsefe doktorası yaptı. İsmine yakışır bir kariyer. Futbol yaşamının son yıllarında kısa süreliğine uğradığı İtalya’da Fiorentina forması giydi. O dönem antrenörü olan Giancarlo de Sista onun asiliğini şöyle hatırlıyor: “Çok zeki bir adamdı. Her şeyi sorgulamak istiyordu. Neden takım otobüsünde sigara içilemeyeceğini, neden maçlardan önceki gece dışarı çıkmamamız gerektiğini soruyordu.” Gerçekten de tutkulu bir sigara ve alkol kullanıcısıydı. Tıp doktoru olmasına rağmen sigara ve alkolün oyununa etki yapmadığını iddia ediyordu. Zaten futbol ve koşma konusundaki fikri açıktı: “Düşünen futbolcu koşmaz, koşan futbolcu düşünemez.” Nadir görülen yeteneği ve öldürücü ara paslarıyla saha içinde, aktivizmi ve ince zekasıyla ördüğü fikirleriyle saha dışında gerçek bir spor ikonu, bir futbol efsanesiydi Doktor Socrates.


ARŞİV