Kaybedenler Kulübü: Khalkedon Ultras

“İşten mi kovuldun? Haydarpaşa Demirspor’u tut!”, “Âşık olduğun kişi seni sevmiyor mu? Haydarpaşa Demirspor’u tut!”… Bir taraftar grubu düşünün ki bütün “kaybedenleri” kendi takımını tutmaya çağırıyor

03 Mart 2016 - 17:05
Bircan BİROL
“İşten mi kovuldun? Haydarpaşa Demirspor’u tut!”, “Sınıfta mı kaldın? Haydarpaşa Demirspor’u tut!”, “Âşık olduğun kişi seni sevmiyor mu? Haydarpaşa Demirspor’u tut!”… Bir taraftar grubu düşünün ki bütün “kaybedenleri” kendi takımını tutmaya çağırıyor. Geçtiğimiz haftalarda bir grup genç, Türkiye sıralamasının en altında yer alan ve taraftar grubu olmayan Haydarpaşa Demirspor’u tuttuğunu duyurdu. İsimlerini de “Khalkedon Ultras”  (Kadıköy’ün eski ismi Khalkedon ve taraftarlıkta endüstriyel futbol karşıtlığını temsil eden “ultras”) olarak belirleyen Kadıköylüler, kendilerine sembol olarak ise “hiç acı çekmeyen” bal porsuğunu seçerek yola çıktı.

BİR ALEMDAĞ OTOBÜSÜ…
Kuruluşunu tamamlayan taraftar grubu, ilk kez gidecekleri maç olan, “Feneryolu-Haydarpaşa Demirspor” maçı için hazırlıklara başladı: Bastıkları atkılara “Gollerin doğuyor gecelerime” yazdılar, boyunlarına taktılar, “Yakarsa dünyayı garipler yakar” pankartını hazırladılar, çantalarına attılar ve bir soğuk pazar sabahında Alemdağ otobüsüne atlayıp çamurlu yollardan geçip tribünde yerlerini aldılar.
Arka tarafı harabe, ön tarafı 3. Köprü inşaatına bakan kırık dökük koltuklu Alemdağ Stadı, amatör liglerin “vazgeçilmezi”… Taraftarlar, Haydarpaşa Demirspor’un ev sahipliği yaptığı bütün maçları burada oynayacağını öğreniyor. Yine de morallerini bozmayan Khalkedon Ultras grubu ilk maçına meşaleleri yakarak ve maç boyunca dillerinden düşürmeyecekleri o marşla giriş yapıyor: “Haydarpaşa Demirspor / Yenilse de yenilmiyor / Demiryolu tek sevdamız / Puan bize fark etmiyor”

“HAKEM SAÇINI KES”
Khalkedon Ultras’tan Ozan bu arada nasıl bir taraftar grubu olduklarını anlatıyor: “Biz tribünlerdeki cinsiyetçi, homofobik, ırkçı otoriteye karşı Türkiye’de olmayan bir gelenek yaratmaya çalışıyoruz.” O sırada art arda atılamayan gollerden bunalan bir taraftar arkadan bağırıyor: “Küfür ettirme bana hakem, küfür ettirme len! Ne demiştik, küfür etmiyoruz!” Ozan da küfre karşı yöntemleri ile ilgili “Ben tribünde küfreden bir insandım. Bu taraf grubuyla birlikte küfrü bıraktım. Mesela çok mu sinirlendik, ‘Hakem saçını kes’ gibi hakaretleri tercih ediyoruz.” açıklamasında bulunuyor.
Hava soğuk, stat bakımsız, Haydarpaşa Demirspor atak yapmasına rağmen bir türlü gol atamıyor. Bazı taraftarlar o kadar heyecanlı ki futbolcular hangi yöne giderse o yöne koşanlar da var, önceden bestelenen marşlarla takıma gaz vermeye çalışanlar da… Sloganlar da unutulmuyor: “Yaşasın amatör mücadelemiz!”

“CANER KOŞ CANER!”
Ara ara hakeme sinirlenenler de var. Arkada duran kadın taraftarlardan biri hakeme bağırıyor: “Ofsaytı bilmeyen çıksın lütfen!” Arada yere düşenlere koşan sağlık görevlisinin elindeki ucuz zincir market poşetine bile besteler yapılıyor: “Bim poşeti oleeey”
35. dakikada durum beraberken bir taraftar arkadaşlarına dönüp bağırıyor: “Hala gol yemedik inanamıyorum! Olacak galiba!” Sesler kısılıyor ama gol bir türlü gelmiyor. Takım yeni olduğu için taraftarlar futbolcuların hepsinin ismini bilmiyor. Birkaç kişi “8 numara, adın ne 8 numara?” diye bağırırken, akıllı bir taraftar, tribünün altında bulunan antrenöre “8 numaranın adı ne abi?” diye soruyor. Sonradan sorduğu kişinin karşı takımın antrenörü olduğu anlaşılıyor! İsim öğrenmekle vakit kaybetmeyip herkese “Caner koş” diye bağıran taraftarlar ise bu yöntemle ilk maçı geçiriyorlar.
İlk yarının son dakikalarında kaçan goller yine de moral bozmaya yetmiyor. Arada taraftar grubu adına konuşan Ozan maçı değerlendiriyor: “Yani maçta fazla atak olmuyor ama iyi oynuyoruz.” Bir diğer taraftar Yakup ise “Bizim için önemli olan takımın kazanmasından öte arkadaşlarımızın sahaya yansıttığı emek” diyor.

AMATÖR LİGE DESTEK ÇAĞRISI
Kendilerinin de maçı etkilediklerine inanıyorlar. Ama stat konusunda çok rahatsızlar. Yakup “Stat problemimiz var. Belediyenin amatör lige sahip çıkması lazım.” diyor. Ozan da “Türkiye’de son birkaç yıldır futbolun üzerinde ciddi bir baskı oluştu.” diye hatırlatarak “Türkiye’de futbolun ilerlemesi için amatör branşların daha da geliştirilmesi lazım. Devletin belediyelerin destek vermesi lazım. Biz de bu uğraş içeresindeyiz” diye ekliyor. Başka biri hepsini tamamlıyor: “Futbol borsada değil, arsada güzel diyenlerin tribün grubuyuz!”
İkinci yarı yine golsüz geçerken, iki taraftar arasında şu konuşma geçiyor:
“2 numara koşsana 2 numaraaa!”
“Niye bağırıyorsun 2 numaraya, onun pozisyonla ilgisi yok ki…”
“Koşsun yardım etsin diye abi…”
Yani sadece taraftar grubu değil, aynı zamanda antrenörlüğe soyunanlar da var. Karşı takımdan birinin daha yaralanması ile bim poşeti tekrar gündeme oturuyor. 2. yarının yarısında ise umutsuzluk arttıkça marşlar da değişiyor. Hep bir ağızdan sosyal medyada ünlü olmuş anlamsız “Ray ray Kasım” marşı söyleniyor: “Ray malifalitiko, ray şalimalitiko, loyloyloyloy, la la la la”

“HAYDARPAŞA GARDIR, BİZİM TAKIM KRALDIR”
Maç konusunda henüz bir gelişme olmasa da yine de kötü bir pozisyonla göğsünden darbe yiyip nefessiz kalan karşı takım oyuncusu ayağa kalkınca alkışlayacak bir tribün disiplinine sahipler. Derken biri takıma umut vermek için bağırıyor: “Alın bu maçı tren seferlerini başlatacağız!” ve yeni bir slogan o maçta doğuyor: “Haydarpaşa gardır, bizim takım kraldır!”
Taraftarlardan biri ile karşı takımın antrenörü “aynı köyden” çıkınca da rekabet bir an unutuluyor ve Feneryolu “kardeş takım” ilan ediliyor. Maçın sonlarındaki beraberlikle birlikte bir şarkı daha patlatıyor Khalkedon Ultras: “İsmi lazım değil, o bir vefasız çıktı…”
Yine de üzülmeyi bırakıp toparlanıp ekliyorlar: “Bize de bir gün kader güler, güler inşallah!”
Maç berabere bitiyor ama bu Khalkedon Ultras için bir başarı. Taraftarlardan Kubilay maç değerlendirmesiyle günü kapatıyor: “Basit goller kaçırdık, olsun dostluk kazandı…”
Maçın ardından ise geriye tek soru kalıyor: Bakalım Khalkedon Ultras’ın desteği, Türkiye’nin en başarısız takımına başarı getirecek, amatör ligin önemini artıracak mı?

ARŞİV