Jim Thorpe, 28 Mayıs 1888'de Oklahoma'da Kızılderili kökenli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. 20. yüzyılın başında Amerika'da Kızılderili olmak ötekileştirilme ve ayrımcılık anlamına geliyordu. Thorpe, hayatı boyunca bu ötekileştirmeye maruz kaldı ve inatla bununla mücadele etti.
“NE YAPTIĞINI BİLİYOR MUSUN?”
Thorpe 19 yaşındayken Carlisle Yerli Endüstri Meslek Okulu’nda atletizm takımının yüksek atlama antrenmanını izler yaparken dikkatini çeker ve bir süre izler ve 1 metre 75 santimetre yüksekliğindeki çıtadan atlama denemesine katılmak istedi. Üzerinde günlük kıyafetlerle hayatında yaptığı ilk denemesinde çıtayı aşmayı başardı. O dönem okulun koçları arasında Amerikan Futbol tarihinin en popüler koçlardan biri olan Pop Warner vardı. Ertesi gün koç Warner odasına Thorpe’u çağırdı ve ona, “Ne yaptığını biliyor musun?’’ diye sordu Thorpe “Umarım kötü bir şey değildir” diye yanıtladı. Bunun üzerine yaptığı atlayışın önemini kavrayamadığına emin olan Warner ona “Kötü… evlat okul rekorunu kırdın” diye cevap verdi ve tam bu noktadan sonra hayatının kalan kısmı başladı.
BEŞ YIL SONRA STOCKHOLM’DE
Koç Warner’in odasında yapılan konuşmadan sadece beş yıl sonra Thorpe 1912 yılında Stockholm’de düzenlenen Olimpiyat Oyunları’na katıldı. Oyunlara o yıl ilk kez konulan iki branş olan pentatlon, dekatlon dallarının yanı sıra uzun atlama ve yüksek atlama müsabakalarında da mücadele etti. Olimpiyat takvimi oldukça dolu olan Thorpe’un ilk müsabakası pentatlondaydı, yarıştığı beş dalın dördünü önde tamamladı. Thorpe kendinden sonra gelen Norveçli rakibi Ferdinand Bie’nin 400 puan önünde 4041 puan ile pentatlonda birinci geldi ve pentatlon altınını kazandığı gün, yüksek atlama finallerine de doğrudan katılmaya hak kazandı. Yüksek Atlama finalini dördüncü tamamlayan Thorpe Uzun Atlamayı da yedinci olarak bitirdi. Thorpe’un son karşılaşması dekatlonda favori ev sahibi Hugo Wieslander idi. Ancak Wieslander karşılaşmayı 700 puan geride tamamladı. Thorpe on dalın dördünde birinci geldi. O dönemde madalyalar bugün ki gibi her tören sonrası değil oyunların kapanış töreninde topluca veriliyordu. İki altın madalyanın yanı sıra Thorpe dekatlon için İsveç Kralı V. Gustav ve pentatlon için Rus Çarı II. Nikolay tarafından verilen iki ayrı başarı ödülünü de kazandı. Kral Gustav’ın Thorpe’a ödülünü verirken “Bayım, siz dünya üzerindeki en büyük atletsiniz” dediği söylenmektedir.
PROFESYONELLİK KRİZİ
1913’te ABD gazeteleri, Thorpe’un daha önce profesyonel beyzbol oynadığı hakkındaki iddiaları yayımladı. O dönemde amatörlük kuralları oldukça katıydı ve profesyonellerin Olimpiyatlara katılmasına izin verilmiyordu. İddialar doğruydu kendisi 1909 ve 1910 yıllarında Rocky Mount, Kuzey Carolina’da Doğu Carolina Ligi’nde profesyonel beyzbol oynamış ve bunun karşılığında da az miktarda para almıştı. Ancak bu kuralı ihlal eden diğer oyuncular aynı yaptırımlara maruz kalmazken Thorpe’un madalyaları ve 50 bin dolar civarındaki ödülleri geri alındı. Thorpe madalyalarını geri almak için uzun yıllar mücadele etti. 1953 yılında vefat ettiğinde bu dileği gerçekleşmemişti.
Associated Press yazarları tarafından yüzyılın ilk yarısının en iyi sporcusu seçilen Thorpe’nin madalyaları ölümünden ancak 30 yıl sonra 1982 yılında IOC tarafından geri verildi.
Thorpe, Kızılderililer adına sözcülük yaptığı dönemdeki bir konuşmasında şöyle söylemişti: “Bir yerli olduğumu hiç unutmadım. Hiçbir yerli bunu unutamaz. Biz bu ülkeye; bu kıyılara ulaşan ilk beyazdan çok önce yerleştik ama bu devletin vasileri olduk. Yerlilerin içlerindeki aşağılık kompleksini dökmelerine ve normal birer vatandaş gibi yaşamalarına izin verilmeli.”