Spor ikonları: Sergey Bubka
Sadece sportif başarıları değil hayatlarıyla da insanlara ilham kaynağı olan, yaptıklarıyla dünya tarihine geçen sporun büyük isimlerinin hikâyeleri artık her hafta bu köşede olacak...
Sporun temel felsefesi olan insanın sınırlarını aşmasının, potansiyelini zorlamasının en nadide örneklerinden biri olan Sergey Bubka, bugünleraLugansk’da 4 Aralık 1963’de dünyaya geldi. Babası SSCB ordusunda bir subay annesi ise hemşireydi. İlkokul yıllarında temel jimnastik derslerinde gösterdiği başarı hocalarının dikkatini hemen çekmeyi başardı. Ailesine yapılan telkinlerden sonra Sergey’in hayatında jimnastik ve atletizm büyük bir rol oynamaya başladı. Gerçi bir dönem abisi gibi yüzmeye meylettiyse de yaşadığı bir boğulma tehlikesi tüm odağını atletizme yöneltmesine vesile oldu. Ancak spor hayatının en büyük kırılma noktasını Kiev’de orta okul eğitimi almaya başladığında atletizm antrenörü Vitaly Petrov ile tanışması oluşturdu. Petrov atletizmin sırıkla atlama branşında çok etkin bir öğretici olmasının yanında yeni bir teknik de geliştirmişti. Sporcunun enerjisinin büyük çoğunluğunu ellerinde tuttuğu ve buradan güç aldığı bu teknik esnek bir vücuda sahip, jimnastiğe yatkın Bubka için biçilmiş kaftandı.
SPOR ÜZERİNE EĞİTİM
Ancak Bubka daha 11 yaşındayken başlayan bu birliktelik ilk yıllarda istenilen sonuçları vermedi. 5 metre barajı bir türlü aşılamadığı gibi organizasyonlarda da istenilen başarılar gelmiyordu. Bubka ve antrenörü pes etmedi. Kiev’deki spor akademisinde spor bilimleri üzerine lisans eğitimi de almaya başlayan Bubka özellikle insan fiziki yapısı ve antrenman teknikleri üzerine çalıştı. Üniversite öğrencisi genç atletin ilk başarısı da daha fazla gecikmedi. 20 yaşında, 1983 yılında Helsinki’de yapılan şampiyonada dünya ismiyle ilk kez tanıştı Bubka’nın. Bir yıl sonra Bratislava’da yapılan şampiyonada 5 metre 85 santimetre atladı ki bu ona tarihi başarısını getirecek 6 metrelik atlayışların habercisi gibiydi. Tarih yaprakları 13 Temmuz 1985’i gösterdiğinde uzun zamandır atletizm dünyasında konuşulan ama imkânsız olduğu düşünülen bir çıtayı atladı. Sırıkla atlamada 6 metreyi aşan ilk insan oldu. Başarıları artık ismini dünyaya duyurmuştu. 20’li yaşlarının başında, kusursuz bir teknikle yarışan bu sporcunun limit çıtasını nereye çekeceği herkes tarafından merakla izleniyordu.
SANTİM SANTİM REKORLAR
Art arda gelen madalyalar ve her yıl santim santim geliştirdiği rekorlar tüm dünyada medyanın da ilgisini çekti. Her yıl bir santim geliştirdiği rekorlara istinaden ‘çekirge’ lakabı takıldı. Sırıkla atlama gibi pek de ilgi çekmeyen bir atletizm branşı onun başarılarıyla görünür kılındı. Ancak dedikodular da başarının yanında geldi. SSCB’de rekorlara özel para ödülü verildiği için atlayışlarını zamana yaydığı bile iddia edildi ama o aldırmadı. Paris’ten sonra 1991’de İspanya San Sebastian’da 6 metre 10 santim barajını geçen ilk insan oldu. 1983, 1987, 1991, 1993, 1995 ve 1997 yıllarında dünya şampiyonluğuna ulaştı. 1988 Seul’de çok istediği olimpiyat altınını da boynuna taktı. 1994 İtalya Sestiere’de gerçekleşen açık hava şampiyonasında atladığı 6 metre 14 santim ise yıllarca yıllarca geçilemedi. Yıllarca rekorları elinde tutan, santim santim geliştirdiği bu rekorlarla bir fenomen haline gelip atletizmin dünyadaki yüzü olan Bubka, ülkesi Ukrayna’nın kuruluş yıllarına denk gelen bu başarılarıyla da ülkesine verdiği destek için ‘ulusal kahraman’ nişanı ile ödüllendirildi. Bugün halen uluslararası olimpiyat komitesinde ve yardım kuruluşlarında çalışan Bubka, son yıllarda ülkesini kavuran savaş ateşiyle de boğuşuyor.