Tarih yazan kadın: Natalie du Toit
Güney Afrikalı yüzücü Natalie du Toit'in hikâyesi olimpiyatların insana ilham veren yüzünü yansıtıyor...
Güney Afrika’nın Cape Town kentinde 1984 yılında dünyaya gelen Natalie du Toit, küçük yaşlarda yüzmeye başladı. Havuzda ve okuldaki eğitimi başarılı bir şekilde devam eden Natalie, 14 yaşında uluslararası yarışmalarda boy göstermeye başladı. İlk gelen dereceler yüzleri güldürüyor sadece ailesinin ve hocalarının değil, uluslararası yüzme camiasının da beklentilerini yükseltiyordu. Ülkesinin rekorlarını kırdıktan sonra Malezya Kuala Lumpur’da düzenlenen uluslararası yarışlarda podyum gördü. Avustralya Sdyney’de gerçekleşen 2000 Sdyney Olimpiyat Oyunları için vizeyi kıl payı kaçırdığında yaşı 15’ti ve artık yüzmede gelecek yıllarda ses getireceğine dair uzman görüşleri medyada daha sık yer alır olmuştu.
TRAJİK KAZA HAYATINI DEĞİŞTİRDİ
Genç Natalie gelen derecelerle beklenti çıtasını yukarı çekerken, kendisi için de hayat okul ve antrenmanlar arasında koşturmayla geçiyordu. Ancak beklenmedik bir trafik kazası bütün hayatını baştan aşağı değiştirdi. 2001 yılında, sabah antrenmanını bitirip okula gitmek için scooter’ına binmişti. Otoparktan hızla çıkan bir araç doğruca Natalie’ye çarptı. Hastaneye kaldırılan genç sporcunun otomobilin altında kalan sol bacağındaki durum hiç iyi gözükmüyordu. Hastanede geçen beş günün sonunda doktorlar ailesine, sol bacağın diz altından kesilmesi gerektiğini söyledi. Natalie için artık yeni bir hayat başlıyordu.
HAYATIN TRAJEDİSİ
Yıllar sonra verdiği bir röportajda “Hayatın trajedisi hedeflere ulaşamamakta yatar. Yıldızlara ulaşmamak ayıp değil ulaşacak yıldızların olmaması rezalettir” diyen Natalie aslında yeni hayatının şifrelerini de veriyordu. Hastane sürecinden sonra kendini tekrar spora veren genç yüzücü için en önemli hedeflerden biri ampute bir sporcu olarak olimpiyatlarda yer almak, yarışabilmekti. Hedefleri için tekrar havuza girdi ve kulaç atmaya başladı.
TARİH YAZDI
Natalie daha kazanın üstünden birkaç ay geçmişken İngiltere Manchester’da düzenlenen 2002 İngiliz Milletler Topluluğu Oyunları’nda gerçek bir tarih yazdı. 50 ve 100 metre serbest stilde rekorlar kıran genç sporcu asıl büyük başarısını 800 metre serbest stilde gerçekleştirdi. Natalie tarihte ilk kez ampute bir sporcu olarak engeli olmayan sporcularla birlikte yarıştı. Bu tarihte ilk kez gerçekleşmişti ama genç kadının hikâyeyi burada noktalamaya niyeti yoktu. Asıl hedef onun için olimpiyatlardı.
2004 Atina Olimpiyatı’na katılma vizesini kıl payı kaçırdı ama ampüte oyunlarda 5 altın ve 1 gümüş kazandı. Pes etmedi yeni hedef 2008 Pekin Olimpiyat Oyunları’ydı artık. Oyunlardan birkaç ay önce İspanya Sevilla’da yapılan dünya şampiyonasında açık deniz yarışlarında aldığı dereceyle hedefine ulaştı. Olimpiyat vizesi artık elindeydi.
Pekin’deki oyunlarda engeli olmayan sporcularla 10 kilometre açık deniz yarışına katılarak tarihte bunu başaran ilk kadın olan Natalie, protez yardımı olmadan 10 kilometre yüzüp yarışı 16. Sırada bitirdi.
2012 yılında aktif spor yaşamını noktalama kararı alan bu güçlü kadın, üniversitede genetik eğitimi alarak profesyonel kariyerini de şekillendirdi. Bu günlerde sıklıkla panellere motivasyon konuşması yapmak için çağrılan Natalie du Toit, gençlere hayallerinin peşinde koşmaları için ilham vermeye devam ediyor. Natalie konuşmalarında ilginç bir ayrıntıyı vermekten de çekinmiyor; “Yüzme derecelerim kazadan sonra, kaza öncesine göre çok daha iyi gelmeye başladı.”