Sadece sportif başarıları değil hayatlarıyla da insanlara ilham kaynağı olan, yaptıklarıyla dünya tarihine geçen sporun büyük isimlerinin hikâyeleri artık her hafta bu köşede olacak...

02 Şubat 2024 - 15:41

A ⁺ A^- Yazdır

3 Ağustos 1964 tarihinde Konya'da doğan Eyüp Can'ı Türkiye'nin olimpiyat oyunlarında boks dalında ilk madalya kazanan ismi olmaya taşıyan sürecin en önemli yılı 1970'di. 6 yaşındayken ailesiyle beraber ülkedeki yüzlerce ailenin yaptığı gibi daha iyi bir gelecek ümidiyle gurbet yollarına düşen Can ailesinin son durağı Danimarka oldu. 14 yaşına geldiğinde bu ülkede meslek lisesinde okurken boksa merak salan Eyüp Can ilk yıllardan itibaren dikkat çekici bir performans ortaya koydu. Daha 18 yaşına gelmeden 50 maçta 48 galibiyet almayı başaran yetenekli boksörü Danimarka spor otoritelerinin görmesi zor olmadı. Kısa süre içinde Danimarka Genç Milli Takımı'na çağrılan Eyüp Can, bu süreçte başarısını daha da artırdı ve üç Danimarka şampiyonluğu elde etti.

1982'DEKİ TERCİHİ
18 yaşına bastığı 1982'ye kadar Danimarka Milli forması ile mücadele eden Can bu süreçte de Avrupa Gençler Şampiyonası 3.'lüğü kazandı. Sinek siklet kategorisine artık oturan kilosu, dayanıklılığı ve sert yumruklarıyla öne çıkan Can için otoriteler 1984 Los Angeles Olimpiyatları'nda kesin madalya kazanacak gözüyle bakıyordu. Olimpiyat oyunlarına iki yıl kala, 1982'de mili takım tercihini Türkiye lehine çeviren Can artık Türkiye adına ringe çıkmaya başlamıştı.

1984’te Los Angeles'ta 4 maç yapan Eyüp Can, ilk maçında Kanadalı rakibini 5-0, ikinci maçta ise Japon sporcuyu 4-1 ile geçti. Üçüncü karşılaşmasında Asya şampiyonu Güney Koreli rakibini mağlup ederek bronz madalyayı garantiledi. Ancak yarı finalde ABD'li rakibine 5-0 kaybetti. Küba'nın boykot ettiği bu olimpiyatta bokstaki 12 sıkletin 9'unda madalyaları Amerikalılar toplamıştı. Bu sonuçlarla bronz madalya kazanan Eyüp Can aynı zamanda bu madalyayla boks dalında Türkiye'ye olimpiyat tarihindeki ilk madalyasını kazandırdı.

Bu başarısından dolayı 1984'te Türkiye'de yılın sporcusu seçilen can 1986 yılında Fenerbahçe'nin Danimarka Boks Karması ile yaptığı karşılaşmada ilk kez sarı-lacivertli formayı da giydi. Can, aynı yıl ABD'de yapılan Dünya Amatör Boks Şampiyonası'nda da bir bronz madalya daha kazandı. Bu başarısı da Türkiye için bir ilkti.

Ancak Eyüp Can, daha sonra profesyonelliği tercih ederek tekrar Danimarka adına mücadele etmeye başladı. 1989’da Avrupa Şampiyonu unvanını elde etti ve bu unvanını 1991 yılına dek korudu. Can, profesyonel kariyerinde toplam 16 maça çıkıp bunların 15'ini kazandı. Türkiye'ye boks dalında olimpiyatlarda ilk madalyasını kazandıran Eyüp Can, 1992 yılında aktif sporu bıraktı. Fenerbahçe Spor Kulübü'nün düzenlediği jübile etkinliği ile de 16 Eylül 1998’de sarı-lacivertli sporcu Kibar Tatar ile son müsabakasını yaparak boksa veda etti.