2 bin çocuk aile bekliyor

Anne ya da baba olmak için mutlaka biyolojik bir çocuğunuz mu olmalı? Oysa sevgi bedende değil, yürekte büyüyor. Çeşitli nedenlerle devlet korumasına bırakılan bir çocuğun ailesi olmaya ne dersiniz?

05 Kasım 2020 - 15:48

“Bu dünya tek başına bir çocuk için fazla büyük, fazla hızlı, fazla gürültülü, fazla kalabalık…

Bu dünya tek başına bir çocuk için fazla yetişkin”

İstanbul Koruyucu Aile Derneği internet sitesinin ana sayfasında bu sözler yazıyor. Dünya çocuklar için fazla gürültülü, fazla kalabalık, fazla sert, fazla zor. Bu yüzden bu dünyada, her çocuğun yanında güvenebileceği bir yetişkin olmalı. Fakat bazı çocuklar bu olanağa sahip değil. Her yıl binlerce çocuk çeşitli nedenlerle devlet koruması altına bırakılıyor. Kurum bakımı yerine çocukların aile ortamında büyümesi için hayata geçirilen “koruyucu ailelik” sistemi çocukların hayatını değiştirebilecek, başka bir yön verebilecek bir uygulama. Çünkü büyürken her çocuğun yanında bir yetişkin olmalı, korkusunu, sevincini, hayalini anlatacağı. Oynayacağı, uyuyup uyanacağı…

20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü öncesi koruyucu aile sistemi ile ilgili sorularımızı İstanbul Koruyucu Aile Derneği Başkanı Neşe Gökalp ve iki koruyucu anneye sorduk. Neşe Gökalp dernek başkanı olmasının yanı sıra koruyucu aile. Oğlu şu an 24 yaşında. Füsun Kalkan biyolojik iki çocuğunu büyüttükten sonra iki çocuğa koruyucu aile olmuş. Selin Kadehciyan ise bekâr bir anne.

  • Koruyucu aile ne demek? Evlat edinme prosedürü ile koruyucu aile prosedürü arasında ne gibi farklar var?

Neşe Gökalp: Devlet koruması altına alınmış çocuklar öncelikle yuva ve yurtlarda kalmaya başlarlar. Koruyucu aile sistemiyle çocukların kurum yerine bir aile yanında büyümesi esas alınarak bir model geliştirilmiştir. Evlat edinmeden farkı çocuğun devlet korumasında olmaya devam etmesidir. Devletle beraber koruyucu aile çocuğun bakım, eğitim, sağlık gibi konularını çözmek üzere birlikte karar verirler. Ama en önemlisi çocuk bir aile ortamında büyür. Evlat edinme ise çocuğun tamamen evlat edinen ailenin kütüğüne geçmesi işlemidir. Yani, Medeni Kanun kapsamında çocuk ailenin soyadını alır ve onların aile kütüğüne geçer ve devletle bağı kesilir.

Koruyucu aile uygulaması ne zaman başladı?

N. G: Rivayetlere göre 1950’li yılların başlarında Anadolu’da bir yerde bir çocuk mahkeme kararıyla bir aile yanına veriliyor. Yasal olarak ise 1983 yılında SHÇEK ilk kurulduğunda çıkan kanunlarla koruyucu aile başlatılmış fakat 2000’li yılların başına gelene kadar fili uygulama çok da fazla değil.

2 BİN ÇOCUK BEKLİYOR

  • Türkiye’de koruyucu aile bekleyen kaç çocuk var?

N.G: Koruma altında senede 20-21 bin kadar çocuk oluyor. Bu çocukların yaklaşık olarak üçte biri koruyucu aile yanında. Yani Türkiye’de 7 bin beş yüz civarında koruyucu aile yanında çocuk var. Aile sayısı ve çocuk sayısı ayrıdır. Çünkü bazı ailelerin yanında birden fazla çocuk olabiliyor. İstanbul en fazla çocuğun olduğu yer. 2 binin üzerinde çocuk koruyucu aile bekliyor. 750 çocuk da koruyucu aile yanında. Bu ailelerin üçte biri çocukların akrabaları yani amcası ablası gibi yakınları oluyor.

  • Hangi yaş grubu çocuklar koruyucu aile yanına veriliyor?

N.G: Aslında hepsi veriliyor ama tercih edilenler küçük çocuklar. En fazla 3-5 yaş arası kız çocuk tercih ediliyor. Kız çocuk azalınca aynı yaş grubundaki erkek çocuklar da alındı. Şimdi ilkokula giden çocuklar 8 yaş ve sonrasında da koruyucu aile yanında oluyor. Ama 13-14 yaşındaki çocukların kimliği oluşmuş oluyor, aile adaptasyonuna girmekte zorlanıyor, koruyucu ailenin çok verici olması lazım.

  • Füsun hanım siz koruyucu aile olmaya nasıl karar verdiniz ve bu süreç nasıl gelişti?

Füsun Kalkan: Benim iki biyolojik çocuğum var. Kızım üniversiteyi kazanmıştı, oğlum liseye gidiyordu. İlk önceleri kuruma gönüllü olarak gidip geliyordum. Koruyucu ailelikle ilgili yazılar gördüm. Neden olmasın dedim. Aileme teklif ettim. Müracaatımızı yaptık. 10 seneyi geçti. Önce oğlum ailemize katıldı. Sonra kızım.

  • Kaç yaşındaydı?

F.K: 4,5 yaşındaydı. Kızım da 4,5 yaşındaydı.

  • Selin hanım sizin süreciniz nasıl gelişti?

Selin Kadehciyan: Benim koruyucu aile olmak gibi bir niyetim yoktu. 10 yıllık işimden ayrıldıktan sonra kendimi Üsküdar Hasan Tan Yuvası’nda buldum. Gönüllü olarak gidiyordum. Orda oğlumla tanıştım. Tanıştıktan 6 ay sonra da koruyucu aile olmaya karar verdim. O zaman 6 yaşındaydı. O günden beri birlikteyiz.

  • Koruyucu aile olma süreci nasıl işledi?

S.K: 6 ay yuvada ziyaret ettim. Koruyucu aile olmaya karar verince iki görevli eve geldi. Evde kimlerin yaşadığına baktı. Ben bekarım, anne ve babamla yaşıyordum. Evde nasıl bir yaşam şekli var onu gördüler. Sonra dışarıda onunla zaman geçirmeme izin verdiler. Hafta sonlarını beraber geçirmeye başladık. Bazı belgeler istendi o belgeleri hazırladık. Ardından onaylandı.

  • Ekonomik durum koruyucu aile olmada ne kadar belirleyici?

N.G: Aslında sadece düzenli gelir sahibi olması bekleniyor. Onun dışında miktarın ne olduğunun bir önemi yok. Biliyorsunuz devlet de aileyi destekliyor.

  • Anladığım kadarıyla bekar kadınlar koruyucu aile olabiliyor, peki bekar erkekler koruyucu aile olabiliyor mu?

N.G: Evet, İstanbul’da iki tane bekar erkek koruyucu aile var. İkisinin de birer erkek çocuğu var. Gayet de başarılılar.

  • Çocuğun biyolojik bir ailesi var. Ve o aile bir gün gelebilir. Bu koruyucu aile kararında sizi nasıl etkiledi?

F.K: Burada benim için önemli olan çocuğa dokunmak. Benim yanımda ne kadar kalırsa ona vereceklerim o kadar önemli diye düşündüm. Oğlum bir senedir biyolojik ailesiyle görüşmüyor. Kızımın görüşmeleri devam ediyor. Bize belli bir saat veriyorlar biz çocukları kuruma teslim ediyoruz. Biyolojik ailesi geliyor, görüşüyorlar. Biz çocukları alıp geri dönüyoruz. Biyolojik aile yarım saat sonra kurumdan çıkıyor. Biz kesinlikle karşılaşmıyoruz.

  • Selin hanım sizin oğlunuz biyolojik ailesiyle görüşüyor mu?

S.K: Benim oğlum bebekken yuvaya bırakılmış. Biyolojik ailesi hiç arayıp sormadığı için şu anda öyle bir görüşme yok.

“GERÇEĞİ BİLME HAKKI VAR”

  • Özellikle küçük yaşta koruyucu aileye verilen çocuklara ailenin biyolojik anne babası olmadığını söyleme süreci nasıl işliyor?

N.G: Bu durum çocuğa 4-5 yaşında bir takım hikâyelerle anlatılmaya çalışılıyor. Bunun da bir takım kuralları var. Mesela yer olarak ev ortamında değil başka bir ortamda anlatılıyor. Mesela evdeki o anı sürekli hatırlayacağı için başka bir ortamda söylenmesi önerilen şeylerin başında geliyor. Bu sürecin psikolog gözetiminde olması gerekiyor. Çocuğun bunu sorguladığı bir dönem oluyor ama güven ortamı tekrar sağlandığı için çocuk bu gerçeği bilerek yaşıyor. En kötüsü çocuğa belli bir yaşa gelene kadar söylenmemesi. Çocuğun gerçekle yaşama yani bilerek yaşama hakkı var.

  • Füsun hanım sizin iki tane de biyolojik çocuğunuz var. Onlarla uyum süreci nasıl oldu?

F.K: Bir sorun yaşamadık, çünkü büyüklerdi. Kızım üniversiteyi kazandıktan sonra üniversiteye Ankara’ya gitti. Oğlum liseye başladı. İlk etapta her kardeş gibi atışmalar oldu. Biri liseye gidiyor, biri küçük. Her şeyi merak ediyor, abisinin odasını karıştırıyor. O tip şeyler yaşadık, ama kardeş olarak kabul etti, diğeri de abi olarak kabul etti. Şu anda içerde kardeşine fizik çalıştırıyor.

  • Bu arada kız kaç yaşında?

F.K.: Kızım da 7 yaşında. İlkokul ikiye başladı. Şimdi de ortanca oğlum onu kıskanıyor.

  • Selin hanın sizin hayatınızda oğlunuzla birlikte ne değişti?

S.K: Çok şey değişti. Hayatım boyunca çocuk sahibi olmayı arzu etmeyen bir insandım. Bir kere bu çok şeyi değiştirdi. Bir kere farklı sorumluluklar edindim.

“DAHA KORUMACI YAKLAŞIYORUZ”

  • Biyolojik anne olmakla koruyucu anne olmak arasında nasıl bir fark var?

F.K: Benim için dördü de aynı. Koruyucu aile olduğumuz çocukların devlete ve biyolojik ailelere sorumluluk olduğu için daha farklı bir duygu var. Hepsi için aynı kaygıları duyuyorsunuz. Kendilerine ait bir hayat kurabilmeleri için eğitimlerini düşünüyorsunuz.

N.G: Koruyucu ailesi olduğumuz çocuklara daha korumacı yaklaşıyoruz.

  • Aileler neden evlat edinme yerine koruyucu aile olmayı seçmiyor?

Evlat edinmede çocuk tamamen ailenin oluyor, koruyucu ailede biyolojik aile ile görüşmeler devam edebiliyor. Her zaman bir geri alma ihtimali var. Bu ihtimalden rahatsız oluyorlar ve koruyucu aile olmak istemiyorlar. Aslında böyle durumda olanlara biz de anlatıyoruz kurumda da anlatılıyor. Çocuk ilerde evlat edinmeye uygun hale gelirse öncelik koruyucu ailede oluyor. Evlat edinme niyetiyle gelip koruyucu aile olan aileler oluyor. Çünkü evlat edinme çok uzunca bir süre beklemeyi gerektiriyor.

  • Anladığım kadarıyla Füsun hanım da Selin hanım da koruyucu aile olmadan önce gönüllü olmuşlar, böyle bir süreç mi var?

Hayır yok. Ama son zamanlarda İstanbul’da büyük çocuklar için gönüllülük ile başlanması gibi bir açılım var.

  • Peki kurumda gönüllülüğe devam ediyor musunuz?

F.K: Geçen seneye kadar devam ediyordum. Onun yaşadığı kurum değişince aradaki mesafe de çok uzun olduğu için bırakmak zorunda kaldım.

S.K: Ben de yuvada gönüllülüğe devam etmiyorum ama dernekte gönüllülüğe devam ediyorum. Ama pandemiye kadar oğlumla birlikte her hafta yuvayı ziyaret etmeye özen gösterdik.

N.G: Pandemi şartları gönüllülüğe ket vurdu. Kurum haklı olarak dışarıdan kimseyi almak istemiyor.

  • Peki pandemi döneminde koruyucu aile başvurusu yapılabiliyor mu?

N.G: İlk zamanlarında yapılamadı. Şu anda tedbir alınarak devam ediyor.

  • Koruyucu aile olmak isteyen tereddütleri olan ailelere neler söylersiniz?

F.K: Benim çocuklarım büyümüştü emekli olmuştum. Çocuklarım sayesinde aktif hayatın içindeyim.

S.K: Her şeyi düşünerek hareket etmeleri çok önemli. Zaten bu çocuklar terk edilmiş çocuklar. Gerçekten emin değillerse kimsenin böyle bir şeye kalkışmasını tavsiye etmem. Ben biyolojik çocukların da emanet olduklarını düşünen insanlardanım. Biz o çocukların sahipleri değiliz. O çocuklar bize emanet biz de en iyi şekilde bakmakla yükümlüyüz.

  • “Ben yapamıyorum” diyen aileler oluyor mu?

N.G: Çok küçük bir oranda da olsa olabiliyor. Biyolojik aileye dönme oranları yüzde iki-üç oluyor. Koruyucu ailenin çocuğu bırakması da yüzde iki oranlarında oluyor.

  • Koruyucu Aile Derneği ne zaman kuruldu? Ve nasıl çalışmalar yapıyor?

N.G: 2012’nin sonunda kurduk. Yaklaşık sekiz senedir faaliyet gösteriyor. Dernek çatısı altında diğer koruyucu aileleri de toplamaya çalışıyoruz.

Şu anda bir psikolog ağı ile birlikte yürüttüğümüz bir projemiz var. “İlk temas” diye adlandırdığımız çocuğun aileye geldiği ilk dönemde aile ile çocuk arasında bağın kurulması için psikologlarla yazdığımız ve uyguladığımız bir proje. Pandemi nedeniyle çoğunlukla online yapmak durumunda kaldık. Türkiye’deki diğer derneklerle birlikte hayata geçirdiğimiz projeler var. Koruyucu ailelik ile ilgili soruları olan herkese danışmanlık veriyoruz.

SORULARLA KORUYUCU AİLE OLMAK

Koruyucu aile nedir?

Çeşitli nedenlerle öz ailesi yanında bakımları bir süre için sağlanamayan çocukların kendi aile ortamlarında eğitim, bakım ve yetiştirilme sorumluluğunu kısa veya uzun süreli olarak gösterebilen uygun aile ya da kişilerdir.

Kimler koruyucu aile olabilir?

T.C. vatandaşı olup sürekli olarak Türkiye’de ikamet eden, 25-65 yaş aralığında bulunan, en az ilkokul mezunu, düzenli geliri bulunan, evli/bekâr veya çocuklu/çocuksuz herkes (çocuğun biyolojik anne-babası ya da vasisi dışındaki kişiler) koruyucu aile olabilir.

Koruyucu aile olmak için nereye başvurmak gerekiyor?

İkamet ettiğiniz ildeki Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne dilekçe ile başvurabileceğiniz gibi, e-devlet ve ebasvuru.aile.gov.tr adresinden de müracaat edebilirsiniz.

Koruyucu aile adaylarına ilişkin nasıl bir araştırma yapılıyor?

Koruyucu Aile Yönetmeliği kapsamında ailelerden çeşitli belgeler isteniyor (sağlık raporu, adli sicil kaydı, öğrenim belgesi, gelir belgesi vb)

Çocuğun yaş grubu ve cinsiyeti hakkında tercih yapabiliyor mu?

Evet, yaş grubu ve cinsiyetle ilgili bir tercihte bulunabilirsiniz.

Koruyucu aile en fazla kaç çocuğa bakabilir?

Koruyucu aile yanına en fazla üç çocuk yerleştirilebilmektedir. Kardeş olan çocukların birarada büyümelerinin sağlanabilmesi için ise aynı aile yanına yerleştirilmesi tercih ediliyor.

Devlet çocuğun masrafları için ödeme yapıyor mu?

Çocukların yaşları, eğitimleri ve özel durumları dikkate alınarak; çocukların ihtiyaçlarının karşılanması için, koruyucu aileye ödeme yapılıyor.

Çocukla tanışma ve yerleşme süreci nasıl oluyor?

Koruyucu aile sözleşmesi imzalanıncaya kadar çocuk ve ailenin birlikte zaman geçirmeleri sağlanarak birbirlerini tanımaları ve alışmalarına uygun ortam sağlanması yönünde süreç planlanır. Bu süreçte çocuk önce saatlik, daha sonra günlük, iki haftalık olarak ve toplamda en çok iki ayı geçmeyecek süreyle koruyucu aileye izinli verilebilir. Süreçte olumlu kanaat oluşması, çocuğun ve ailenin de istekliliklerini belirtmeleri halinde İl Müdürlükleri ile yanına çocuk yerleştirilmesine karar verilen koruyucu aile arasında, kurumun ve koruyucu ailenin yükümlülüklerini içeren bir sözleşme imzalanır. Sözleşme onaylandıktan sonra çocuk aileye teslim edilir.


ARŞİV