Bonfile Döner’in hem dönerleri leziz hem de mekânı şık ve ferah…
Aysel KILIÇ
Geleneksel bir yemeğimiz olan döner, et seven insanların adeta favori yiyecekleri arasında. Dışarıdaysak ve acıkmışsak belki de aklımıza ilk gelen şey, ekmek arası döner. Caddelerden ve sokak aralarından gelen buram buram döner kokusu iştahlarımızı kabartır da kabartır. Hem pratik hem de lezzetli olan döner çoğumuzun tercihi. Kimimiz ekmek arası yapıp evimizde, iş yerimizde yiyor, kimimiz de, zamanımız varsa, lokantada yemeyi tercih ediyor. Kadıköy’deki Bonfile Döner, her iki tercihimiz için oldukça uygun bir yer. Hem burası öyle sıradan bir yer değil. Şık mekânı ve ferah ortamıyla bir fast food dükkanında değil de lüks bir restorandaymışız hissi yaratıyor.
TAHTA TEPSİDE SUNULUYOR
Bonfile Döner’in sunumu da oldukça özel. Etin en iyisi diyebileceğimiz, bonfileden yapılan dönerin bir tahta tepsi üzerinde, yanında turşu ve patatesle birlikte sunulması servise ayrı bir renk katıyor. Dileyen tahta tepsideki porsiyon sunumu, dileyen de ekmek arası yapılan döneri tercih edebilir. Tombik ve lavaş ekmek arasındaki döner de oldukça lezzetli. Eti ne kadar yiyeceğinizi de kendiniz belirleyebiliyorsunuz. 50, 100, 150 ya da 200 gram ete karşılık 10, 15 veya 33 TL ödüyorsunuz. Eğer Bonfile Döner’e gelecek zamanınız yoksa sipariş de verebilirsiniz.
İKİ KARDEŞ, İKİ MİMAR
Bonfile Döner’i Aysun ve Cihan Çardak kardeşler işletiyor. İki mimar, hem mesleklerini yapıyorlar hem de yakın bir zamanda devraldıkları bu işletmelerinde çalışıyorlar. Aysun Çardak Yıldız Teknik’ten, Cihan ise Maltepe Üniversitesi’nden mezun. Kendi aralarında iş bölümü yapan kardeşlerin zamanlarının büyük çoğunluğuysa bu mekânda geçiyor. “Sosyal insanlar olduğumuz için burada bulunmak bize büyük keyif veriyor” diyor Aysun Çardak ve ekliyor: “Zaten Kadıköy’le köklü bir bağımız var. Caddebostan’da, yaşıyoruz ama bu taraflar da bizim evimiz gibi.” Cihan Çardak da Aysun Çardak’ı destekliyor: “Mekânımızın burada olması bizim için ayrı bir güzellik. Buraya gelenlerle hem güzel iletişimimiz var hem de yeni arkadaşlıklar dostluklar kuruyoruz.”
Cihan Çardak anlatmaya devam ediyor: “Asıl mesleğimiz iç mimarlık. Döner işi daha önce hiç yapmadığımız bilmediğimiz bir iş olsa da, çok kısa zamanda profesyonelleştik. Buraya gelenler memnun bir şekilde ayrılıyor. Mutlu oluyoruz” diyor ve ekliyor: “Kadıköy’de her kesimden insanın bütçesine göre mekanlar var. Ucuzu, ortası, pahalısı. Bizim fiyatlarımız belki biraz pahalı ama etimiz kaliteli.”
MİRASI DEDEDEN DEVRALMIŞ
Bonfile Döner’in arkasında usta bir isim de var. 54 yaşındaki Mustafa Toprak, bu işi çocukluktan öğrenmeye başlamış. Kütahyalı bir ailenin 4 çocuğundan biri olan Toprak, dönerci ustası olan dedesi Halil Bey’den aldığı mirası 1974’ten beri yaşatıyor. “Dedemim ellerinde büyüdüm. Döner restoranı olan dedemin yanında bulaşık yıkayarak bu işe başladım. Zamanla dedem gibi ustalaştım. Sonra Kasımpaşa’da kendi yerimi açtım. Ayrıca sebzeli tavuk döneri de İstanbullulara tattıran ilk ustalardanım” diyor.
“MAKİNEYLE DEĞİL BIÇAKLA”
Toprak, döner nasıl yapılır onu da anlatıyor: “Döner etinin en az 24 saat bekletilmesi lazım. Sonra yöresel baharatlarla iyice terbiye edilmeli. Terbiye edilen dövülmüş et parçalarını bir şişin üzerine geçirerek, dik bir şekilde asıyoruz ve ateşin karşısında yavaş yavaş pişiriyoruz. Herkes döner yapabilir ama herkes iyi döner yapamaz. Et döner yapacaksan bonfileden yapmalısın. Lokum gibi döner bonfileden yapılır ancak. Döneri döner yapan, ince bıçakla eti incecik kesmektir. Piyasadaki dönerciler de Avrupa’dakiler gibi makine kullanıyorlar. Döner makineden kesilir mi? Makineden kesilen dönerin tadı tuzu olmaz ki. Bir de günümüz dönercileri ekmeği salata, turşu ve patatesle şişiriyorlar. Döner dediğin sade yenilir. Yanına ne yiyeceksen ye ama eti ekmek arasında sade ye.”
Bonfile Döner Osmanağa Mahallesi, Serasker Caddesi, No 122/B adresinde. Sipariş için 0216 3305007 telefon adresinden ulaşmak mümkün.