Depreme hazırlanırken ve deprem sonrasında hızlı karar almak için teknolojiye bağlı kalmadan nasıl bir süreç tasarlanacağını araştıran “Sürdürülebilir Şehirler için Gönüllü Coğrafi Bilgi (GCB)” adlı proje sürüyor. Projenin amacı; depremden etkilenen binaların ya da kapanan yolların bilgisini ilgili tüm kişi ve kuruluşların kolaylıkla okuyup kullanabileceği bir haritaya oluşturmak. Friedrich Naumann Vakfı tarafından desteklenen proje kapsamında, geçtiğimiz ay “Afetlere Hazırlık için Kitle Kaynaklı Veri: Caferağa Haritalama Atölyesi” başlıklı bir çalışma yapıldı. Caferağa Mahallesi’nde bulunan Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı (TESEV) ve Yer Çizenler Herkes için Haritacılık Derneği tarafından organize edilen etkinlik kapsamında Yoğurtçu Parkı ve çevresinde bir haritalama atölyesi düzenlendi. Atölye başlangıcında katılımcılar OpenStreetMap gibi açık kaynaklı ve özgür haritalama yazılımları hakkında bilgilendirildi. Katılımcılara internete ulaşılamayan durumlarda, özellikle kriz anlarında, sahadan detaylı veri toplamak için FieldPapers atlaslarını nasıl kullanabilecekleri de anlatıldı. Yoğurtçu Parkı ve çevresinde 9 ayrı alanda bu atlasları kullanarak haritalama çalışması yapılan atölyenin ikinci bölümünde katılımcılar, kağıt kalem ile topladıkları veriyi dijitalleştirmek için çalıştı. Bu atölyenin benzerini Hasanpaşa Mahallesi’nde de yapıldı.
Biz de TESEV’den Gizem Fidan’a detayları sorduk.
- Projenin saha çalışmalarına başladınız. Yoğurtçu ve Hasanpaşa ilk adımlardı değil mi?
Saha çalışmaları için ilk adım aslında Kadıköy OpenStreetMap haritalarının tamamlanması için düzenlediğimiz çevrimiçi mapathon (koordineli bir haritalama etkinliği) idi. Böylece sahada çalışmaya başlamadan önce ihtiyacımız olan haritaları tamamladık. Mapathon sonrasında Kadıköy’ü haritalamaya devam etmeden önce de Bodrum ve Hatay’da inceleme gezileri ve atölyeler düzenledik. Bodrum’da mahalle afet gönüllüleri ile çalıştık ve belediye ile görüştük. Hatay’da büyükşehir belediyesinin ilgili birimleri ve kent konseyi ile yine görüşmeler ve AFAD ile bir atölye düzenledik. Buralarda yaptığımız çalışmalar Kadıköy atölyeleri için de önemli oldu. Aldığımız geri bildirimlerle atölye çalışmalarının adımlarını yeniden gözden geçirdik.
Kadıköy atölyeleri Friedrich Naumann Vakfı desteği ile Yer Çizenler Herkes için Haritacılık Derneği ortaklığında yürüttüğümüz “Sürdürülebilir Şehirler için Gönüllü Coğrafi Bilgi (GCB)" projesi kapsamında düzenlendi. Proje sonlanmak üzere olduğu için şimdilik Kadıköy’de başka atölyeler organize etmiyoruz. Ama proje sürecinde görüştüğümüz gönüllüler ve yerel yönetimler ile iletişimimizi sürdürüyoruz. Ayrıca tüm proje sürecini, amaçlarını ve değerlendirmeleri içeren bir rapor üzerinde çalışıyoruz. Rapor aynı zamanda açık afet verisi ve açık kaynaklı haritalama araçları hakkında bilgi verecek. Çok yakında TESEV web sitesinde yayınlanacak.
- Bu hazırlanan haritaların olası bir afet sonrası pratik yararı nasıl olacak?
Hazırlanan haritaların hepsi açık kaynaklı bir haritalama arayüzü olan OpenStreetMap’te yayınlandı. İnternet erişimi olan herkes haritaları inceleyebilir ya da indirebilir. Böylece veriyi istediği gibi kullanabilir. Vatandaşlar veriden ve haritalardan günlük hayatlarında tıpkı diğer haritalama servislerini kullandıkları gibi yararlanabilir. Ayrıca kendilerini ve çevrelerini afete hazırlamak için haritaları gösterdiğimiz yöntemlerle detaylandırabilir. Örneğin haritaladığımız bir afet toplanma alanı bilgisinin eksik öğeleri olduğunu düşünüyorsa; alandaki bir yangın musluğu ya da yakınındaki çok katlı eski bir bina gibi, bunları da haritaya işleyebilir. Ayrıca oturduğu semtin konut stoku durumunu; eski yeni binalar, çok katlı yapılaşma gibi, haritalarda görüntüleyebilir. Bu durum ile ilgili yerel yönetimler ya da mahallesindeki afet gönüllüleri ile görüşebilir.
- Misal afet sonrası telefonuna OSM indirmiş bir afetzede bundan nasıl faydalanacak?
OSM altlık haritaları herkes tarafından güncellenebiliyor. Bu yüzden biz de gönüllüler ile bu veriyi afet sonrasında nasıl güncelleyebilecekleri konusunda çalıştık. Gönüllülerin afet sonrası yıkılan bina, tehlikeli alan ya da yardım noktaları gibi verileri haritaya işlemesi oldukça önemli. Bu veri haritada güncellendikçe afetzedeler de afet sonrasında oluşabilecek bilgi eksiklerini giderebilir. Tabii bu durum internet erişiminin devam ettiği bir afet sonrası senaryosu için geçerli. Ama afetzede kendi başına OSM haritalarına erişemese bile, internetin bulunduğu noktalarda veriyi inceleyenlerle ve düzenleyenlerle kuracağı iletişim sayesinde yine bilgilenebilecektir.
- Bu çalışmanın afet ekiplerine faydası nasıl olacak peki?
Afet sonrasında internet erişiminin kesilme ihtimali oldukça yüksek. Mahalle afet gönüllüleri ile yaptığımız görüşmelerde de en önemli problemin afet sonrasında sahadan gerekli veri akışını sağlayamamak olduğu vurgulandı. Bu yüzden saha çalışmalarında internet olmadığı zaman sahadan veri akışını sağlayabilecekleri yöntemler hakkında çalıştık. Örneğin FieldPapers aracı OSM haritaları ile önceden atlaslar hazırlamaya imkan veriyor. Bu atlasların kağıt kalem ile gönüllüler tarafından detaylandırılması ve internet erişimleri varsa kendileri tarafında OSM’ye aktarılması, yoksa belirlenen bir merkezde toplanıp yine kendileri ya da uluslararası OSM ağı yardımı ile dijitalleştirilmesi afet ekiplerinin ulaşamadıkları noktalardan veri akışını sağlamasına yardımcı olacak. Örneğin henüz erişim sağlayamadıkları bir mahallede yıkılan binaları görmelerini ve gerekli yardımı yönlendirmelerini sağlayacak.