"Bir sabah kalkacağız Kadıköy yok"
Ekolojik Yaşam Merkezi'nde düzenlenen “Gelmiş ve Geçmiş En Sıcak Yaz” söyleşisine katılan Prof. Dr. Levent Kurnaz, bu yüzyılın sonuna kadar sıcaklıkların 3 derece, deniz seviyesinin de bir metreye kadar artacağını hatırlatarak, “Bunlar nispeten kolay şeyler. Ama bir de bilmediğimiz felaketler var. Onlar gerçekten kötü, bir sabah kalkıp bakacağız ne Kadıköy’ü. Burası bile yok” dedi.
Kadıköy Belediyesi Ekolojik Yaşam Merkezi, 16 Eylül Cumartesi günü İleri Dönüşüm Şenliği'ne ev sahipliği yaptı. İleri Dönüşüm Şenliği başlığı kapsamında Mevsimsel Beslenme, Takas Masası, Repair Cafe ile Gelmiş ve Geçmiş En Sıcak Yaz söyleşisi gerçekleşti.
GÜÇLÜ BAĞIŞIKLIK İÇİN MEVSİMSEL BESLENME
Buğday Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Leyla Aslan, “Mevsimsel Beslenme” söyleşisinde konuştu. Doğanın bir bütün olduğunu söyleyen Aslan, “Bu örüntünün bize anlattığı çok şey var. Bir dönüşüm oyunu aslında doğanın bize sundukları. Mevsimlerle doğada birçok şey değişiyor. Kuşlar göç ediyor. Hava şartları, yiyecekler de değişiyor. Yaşadığımız coğrafyanın iklim koşullarına bedenimizin uyumlanması beden sağlığımız ve bağışıklığımız için çok önemli. İnsan sağlığı açısından mevsimsel beslenmenin önemi her zaman çok değerli.” diye konuştu.
Aslan'ın paylaştığı bilgilelerin ardından Takas Masası ile Repair Cafe Masası kuruldu. Şenliğe katılan kişiler, takas için getirdiği eşyaları masaya serdi. Bir yandan eşyalar incelenirken bir yanda da Repair Cafe de saat, traş makinesi, su ısıtıcısı gibi küçük eşyalar tamir edildi. Tamir ve takasın ardından Ayşe Özden'in moderatör, Boğaziçi Üniversitesi İklim Politikaları Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz ile Yeryüzü Derneği İklim Koordinatörü Emre Yükselci'nin konuşmacı olduğu “Gelmiş ve Geçmiş En Sıcak Yaz” söyleşisi yapıldı.
“KADIKÖY METROSUNU SU BASACAK”
Prof. Dr. Levent Kurnaz, “Bilim olarak konuştuğumuz şeyleri ikiye ayırmakta fayda var. Biri normal şartlar altındaki bilim bir de bilmediğimiz bilim. Libya'da bu güne kadar tropik fırtına görmedik. Bildiğimiz bilimde Libya'da tropik fırtına olmazdı. Ama oldu. Bilmediğimiz bir şeyler de çıkmaya başlıyor. En korkuncu da bilmediğimiz şeyler. Bildiğimiz şeyler kolay. Çünkü bildiğimiz şeyler diyor ki yüzyılın sonuna kadar muhtemelen deniz seviyesi bir metreye kadar artacak. Bu ne demek. Kadıköy'deki metroyu su basacak demek. Nasıl önlem alırsınız. Önüne 2 metrelik bir duvar yaparsınız, çevresini kapatırsınız, bir kapı açar girersiniz. Bu problemleri çözersiniz. Sıcaklık ne olacak muhtemelen 3 derece artar. İstanbul'da 40 dereceye alışırız demek. Bunlar nispeten kolay şeyler. Ama bir de bilmediğimiz felaketler var. Onlar gerçekten kötü. Bir sabah kalkıp bakacağız ne Kadıköy'ü burası bile yok.” diye konuştu.
“İSTANBUL 48.1 DERECEYİ GÖRECEK”
2100 yılına kadar İstanbul'da göreceğimiz en yüksek sıcaklığın kaç derece olacağını bulmak için uğraştığını dile getiren Prof. Dr. Levent Kurnaz, konuşmasını şöyle sürdürdü: “En yüksek sıcaklık 48.1. Korkunç bir şey. Ama çok kötü de değil. İdare edebileceğimiz yerler. Oturup onu hesaplarken biliyorsunuz çan eğrisi hikayeleri vardır. Çan eğrisi olayında biz çan eğrisinin ortalamalarıyla çok ilgileniyoruz. Ama esas bela olan çan eğrisinin dibindeki şeylerdir. Yüzyıl da bir olacak bin yıl da bir olacak şeyler. Onların frekansları neler. Şimdi bu Libya'da olan yüzyılda bir bin yılda bir olan bir şeydi. Örneğin Bozkurt'u hatırlıyorsunuz. Bozkurt'ta olan yağış 2500 yılda bir olan yağıştı. Ve o gece oldu. Ama oturup bakıyorsunuz iklim de ne olacak. O yağış gelecekte 2500 yıldan 20 yılda bire düşüyor. Bunların hepsi yeni normalimiz yeni gerçekliğimiz olacak.”
“YENİLENEBİLİR ENERJİYE DESTEK VERİLMELİ”
Prof. Dr. Levent Kurnaz, “Dünyada fosil yakıtlara yılda 7 trilyon dolar sübvansiyon veriliyor. Çok para. Korkunç büyük bir para. Vermesinler. 7 trilyonu yenilenebilir enerjiye verseler problemler biter. Bu kadar basit.” dedi.
“GELECEĞİMİZ İÇİN TEPKİ GÖSTERMELİYİZ”
Yeryüzü Derneği İklim Koordinatörü Emre Yükselci de şunları dile getirdi: “Bu yaşanan olayların sebepleri büyük oranda biliniyor. Sebepler kömür ve petrol gibi fosil yakıtlar. Bir kömürlü termik santralin, bir mega yatın ne derece kötü olduğunu, bizim geleceğimizi ne derece kararttığını anlayabilirsek o zaman toplumun tepkisi artar. Bizlerin, çocukların geleceği için tepki göstermeliyiz. Aç kalmaktan sel altında kalmaya kadar sonuçları var. Toplum tepki göstermeden ne şirketler ne de devletler hiçbir şey yapmayacak.
Ekolojik Yaşam Merkezi’ndeki farklı yaş gruplarına yönelik (çocuk-yetişkin) gerçekleşen ücretsiz atölye ve eğitimler hakkında bilgiyi “ekolojikyasam.kadikoy.bel.tr” web sitesi üzerinden öğrenebilirsiniz, atölyelere bu web sitesi üzerinden başvuru yapabilirsiniz. Atölyeler ve eğitimler hakkında daha ayrıntılı bilgi için (0216) 356 25 82 numaralı telefonu da arayabilirsiniz.