Bir zamanlar Moda'da...

Atlas Tarih Dergisi aralık sayısında Moda’nın eski günlerine nostaljik bir yolculuk yaptı. İşte yazıdan bazı alıntılar;

21 Aralık 2010 - 11:58

Aralık sayısında Moda’nın eski günlerini anlatan Atlas dergisi, bizi o günlere doğru bir yolculuğa çıkarıyor.

Atlas Tarih Dergisi aralık sayısında Moda’nın eski günlerine nostaljik bir yolculuk yaptı. İşte yazıdan bazı alıntılar;
Moda’da 1877’de 95 İngiliz yaşıyordu. 1906’da bu sayı 149 oldu. Kapitülasyonlar sayesinde kendi postaneleri, mahkemeleri, hapishaneleri, hakimleri, avukatları ve sadece İngiliz gemicilerin kalacakları hastaneleri olmuştu. Yatçılığa büyük önem veren Whittall ailesi de İngiliz Levantenleriydi. Kendi yatlarıyla Marmara’da sık sık geziler yapar, Pendik’ten öteye, İzmit Körfezi’ne ve Adalar’a kadar seyahat ederlerdi. Bu gezilerinde balık avcılığı da çok önemli bir yer tutardı. 1910 yılında ‘Türk İngiliz Kulübü’ adıyla bir dernek kurdu Whittall Ailesi. Sonradan ‘Moda Yat Kulübü’ adını alan bu derneğin çoğu üyesi Levantendi. Zamanla varlıklı Türk aileleri de aralarına katılmaya başladı. Whittall dukalığının arazisi, Moda Çıkmazı’ndan başlar, Moda Çay Bahçesi’ne kadar devam ederdi. James Whittall’ün konağı, günümüzde Moda Çay Bahçesi’ne bitişik olan en geniş parselde yer alırdı. Geri kalan tüm arazi, Whittall’ların itinayla tesis ettikleri bir botanik parkı gibiydi ve ‘Vitol Parkı’ olarak bilinirdi. James Whittall ailesinin Moda’da sahip olduğu araziyi hayal edebilmek için, Moda Caddesi’nden Moda Çay Bahçesi’ne doğru sağa dönen yolun köşesinde durun ve sağınızdaki dizi dizi apartmanları sayarak Çayhane’nin deniz tarafındaki kenarına kadar gelin. Burası Whittall’ların konağının bulunduğu araziydi ve bu kısımda sadece James Whittall’un konağı vardı. 1950 sonrasında Whittall ailesi konakları elden çıkartmaya, ‘yap sat’çılara devretmeye başladı. Sahilden geriye doğru apartmanlar sıra sıra Vitol Parkı üzerinde yükseldi. 1960’lı yıllarda cadde tarafındaki yüksek duvar ve heybetli giriş kapısı duruyordu. Kapıdan girildiğinde çok geniş bir toprak alan vardı ve apartmanlar henüz burayı işgal etmemişti. Bir süre sonra bu alan çimento zeminle kaplandı ve ‘Moda Yazlık Sineması’ oldu. Daha sonra aynı yer ‘Moda Paten Kulübü’ne dönüştü ve ücretini ödeyenler burada tekerlekli patenle kaymaya başladı. Nihayet bunların da sonu geldi ve arazinin üzerine, caddeye kadar devam eden üç apartman inşa edildi. Apartmanların altında dondurmacılar, lokantalar, çiçekçi ve banka şubesi açıldı. James Whittall’un köşkünün arazisiyle Moda Çıkmazı arasında kalan ve yine Whittall’lara ait arazinin arasındaki sokak, ‘Vitol (Whittall) Çıkmazı’ olarak anıldı. Ama yıllar sonra söküldü ve başka bir kişinin adı verildi.
Kapitülasyonların kalkması Levantenlerin ayrıcalıklarını yok ettiğinden, zamanla hiçbir üstünlükleri kalmadı. Türkiye onlar için cazip bir ülke olmaktan çıktı. Birer ikişer, üçer beşer başka ülkelere göç ettiler. 1940’ta Moda’da 65 İngiliz Levanten kalmıştı. Bu sayı 1973’te 13’e indi ve 1980’de Moda’da artık hiçbir İngiliz Levanten yaşamıyordu. Moda’da 60’lı yıllara kadar Whittall’lardan belki bir ya da iki, büyük büyükanneler kalmıştı. Mahalle halkı onlara ‘Vitol Teyze’ derdi.
Whittall ailesi mensubu olan ama İstanbul’dan ayrılamayacak kadar yaşlı olanlar, tüm yaşamlarını İzmir, Bornova, Buca ve Moda’da geçirdi. Ve vakti geldiğinde Bornova, Buca ve Haydarpaşa’daki mezarlıklara gömüldüler. Onların vefatlarıyla da konaklar birbiri ardına satışa çıkarıldı. Derler ki, Whittall ailesi vatanlarını terk etmedi! Mezar taşlarındaki yazılardan bazılarında, Moda’yı özlediklerine dair hislerle yüklü birkaç cümle göze çarpar.


ARŞİV