Dördüncü kuşak fotoğrafçı
53 yıllık aile mesleği olan fotoğrafçılığın dördüncü kuşak temsilcilerinden Ece Berk, fotoğraf sanatında ilerlemek istediğini söylüyor
Büyük dedesi Ömer Lütfü Berk, dedesi Ahmet Berk ve babası Bekir Serdar Berk’ten sonra fotoğrafçılığın ailedeki dördüncü kuşak temsilcisi 13 yaşındaki Ece Berk, geçtiğimiz yıllarda Kadıköy Belediyesi’nin düzenlemiş olduğu “Kadrajımdan Kadıköy Su Temalı Fotoğraf Yarışması”nda “Sudan Çıkmış Balıklar” adlı fotoğrafıyla derece elde etmiş, belediyeden bisiklet ödülünü kazanmıştı.
Fotoğrafçı bir aileden gelen Ece Berk “dede mesleğimiz” dediği fotoğrafçılık sanatında ilerlemek istediğini belirtirken, hayalindeki iki mesleğin bilgisayar mühendisliği diğerinin de öğretmenlik olduğunu söyledi.
İLK YARIŞMASINDA BİSİKLET ÖDÜLÜ
Ece Berk, Gazi Mustafa Kemal Paşa Orta Okulu 7. sınıf öğrencisi. “Derslerim güzel, okulum iyi gidiyor” diyen Ece, 5. sınıfın sonlarındayken Kadıköy Belediyesi’nin düzenlediği fotoğraf yarışmasında ödülünü alırken “Bisikletimle bol bol Kadıköy’de dolaşıp fotoğraflar çekeceğim.” demişti. Yıllar sonra bir fotoğraf çekiminde karşılaştığımız Ece, ilk katıldığı yarışmada çektiği fotoğrafın dereceye girmesinin unutamayacağı ve gurur duyacağı bir anı olarak kalacağını ifade etti. Fotoğrafçılığı hobi ve sanat olarak yapmaya devam etmek istediğini söyleyen Ece, “Fırsat buldukça bisikletimle dolaşıyorum ve fotoğraf çekiyorum” dedi.
DEDE YADİGÂRI
1936’larda dedesiyle hobi olarak başlayan fotoğrafçılık, aile mesleği haline gelerek, bugünlere ulaştı. Büyük dedesinden kalan neredeyse 85 yıllık fotoğraf makinesi büyük bir keyifle ailede muhafaza ediliyor. Ailenin fotoğraf serüveni Ömer Lütfü Berk ile oğlu Ahmet Berk’in, 1963’te fotoğraf stüdyosu açmasıyla başladı.
Fotoğrafçılığın adeta bir okul haline dönüştüğü ailede üçüncü kuşak fotoğrafçı Serdar Berk, kızı Ece ile birlikte bu meslekteki 33 yıllık bilgi birikimini bilimsel olarak geliştirmek istediğini ifade etti.
RAFLARDA HATIRALAR VAR
5-6 yaşlarındayken babasının fotoğraf dükkânında fotoğraf makinelerini tanımaya başladığını anlatan Ece, “Raflarda babamın gözü gibi baktığı hatıralarla dolu fotoğraf makineleri vardı ve ben çok merak etmiştim onları. Hatta dedemin bana hediye ettiği bir fotoğraf makinesi de o rafta” dedi.
ANNE DE FOTOĞRAFÇI
Ece, annesinin de fotoğrafçı olduğunu anlattı. Ece’nin babası Serdar Berk, eşi ile bir fotoğraf çekiminde tanışmışlar ve o enstantane ömürlük kalmış. Baba Serdar Berk, “Mesleğimiz sayesinde tanıştık ve yuva kurduk. Eşim Fatma Hanım da İstanbul’un ilk kadın stüdyo fotoğrafçılarındandır” diyor.
Ailede profesyonel fotoğrafçılık yapan başka bireyler de bulunduğunu belirten Serdar Berk, “Aile boyu fotoğrafçıyız. Ailede fotoğrafçılık bir yaşam biçimi. Hobi olarak yapan da profesyonel olarak yapan da var” dedi.