“Ekmek paramızı işte bu iki tekerlekten sağlıyoruz…” öyle diyor Serkan Ercan. Kendisi hem bir müzisyen hem eski bir işletmeci. Şimdilerde ise bir bisiklet tutkunu. Bu hobisinden geçimini de sağlıyor.
Nasıl mı? Her şey, bundan birkaç sene önce, bir gün antikacıda klasik ve hoş bir bisiklet görmesiyle başlamış. Böylelikle bisiklet dünyasıyla tanışan ve bir bisiklet tutkunu olan Ercan, dünyanın pek çok ülkesinde uygulanan bisikletli kurye konseptini Türkiye’ye taşımaya karar vermiş ve yaklaşık bir-iki yıl ön araştırmaları yapmış. Ama ilk aşamada çevresindeki pek çok kişi “Bisikletli kurye mi olurmuş” dese, hatta bizzat annesi şakayla karışık “Oğlum bu yaştan sonra tayt mı giyeceksin” diye karşı çıksa bile o yılmamış. Şubat 2013’te ‘Bisiklet Kurye’yi kurmuş. Merkezi Kadıköy Hasanpaşa’da olan ama tüm İstanbul ve hatta İzmir’de hizmet veren Bisiklet Kurye’de, o zamandan bugüne dek 120 bin km yol gidilip, 35 bin teslimat yapılmış. European Cycle Logistics Federation (Avrupa Bisiklet Lojistiği Federasyonu) üyesi olan Bisiklet Kurye, 9 kişilik kemik kadrosu, sırt çantalı, heybeli ve kargo bisikletli olmak üzere üç tür bisiklet ile bugün çevreci kurye seçeneği olarak dikkat çekmeyi sürdürüyor.
UCUZ, HIZLI VE ÇEVRECİ
Peki, kuryenin bisikletli olmasının, müşteriler ve daha da önemlisi gezegenimiz açısında önemi ne? Ercan, “Biliyorsunuz küresel iklim değişikliğinin en büyük nedenlerin biri motorlu araçların karbon gazı salınımı. Mesela bizim proje bazlı çalıştığımız kurumlar bisikletli kurye tercih ettikleri için gezegendeki karbon ayak izlerini küçültüyorlar. Biz bisikletlerimizle görünür olarak, iş yaparak, hizmet sunarak motorlu araçları trafikten bir miktar bile olsa azaltmak amacındayız. Sadece motokuryeler değil tüm motorlu araçlar rakibimiz!” diye yanıtlıyor.
Hız konusunda da, “Hızlıyız. Hatta kimi zaman motokuryelerden bile daha hızlıyız” diyecek kadar iddialı olan Ercan, işin ekonomik boyutunu da şöyle anlatıyor; “Bisiklet kurye, diğer kuryelerden yüzde 20 daha ucuz. Çünkü biz petrol gibi bir dış kaynağa bağımlı değiliz. Kaynağımız kas gücümüz. Benzin fiyatlarından etkilenemediğimiz için de pek zam yapmıyoruz fiyatlarımıza. Ama motorlu taşıma yapan kuryeler ve kargo firmaları benzin fiyatlı sürekli arttığı için yılda iki kere zam yapıyorlar. Bizim iş modelimiz ekonomik, sürdürülebilir ve hızlı…”
“NASIL TAŞIYORSUNUZ BİSİKLETLE?!”
Peki, kurye kullanıcıların tepkili neler? İlginç anıları Serkan Ercan anlatıyor; “Alışıldık bir kurye hizmeti olmadığı ve ülkemizde bisiklet kültürü tam da yaygınlaşmadığı için ilginç tepkiler alıyoruz. Bisiklete aşina olanlar bize destek olmak için çay-kahve filan ikram ediyorlar ama bilmeyen bazı müşteriler bisikletle taşıma yaptığımıza inanamıyorlar. Mesela bir gün birisi sipariş verdi. Meğerse tamamen meraktanmış, sistem çalışıyor mu diye kontrol etmek istemiş! Bir gün de birisi, bisikletini şehir dışına göndermek istedi! Biz de bunun mümkün olmadığını söyledik ama epey ısrar etti. Bizi yanlış anlamış. Biz bisiklet taşıyan değil bisikletle taşıma yapan bir kurye firmasıyız.”
Serkan Ercan’ın bundan sonraki hedefi kurye sayısını arttırarak, Türkiye’nin başka illerine de bisikletli kurye hizmeti götürmek. Siz de kurye seçiminizde bisikleti tercih etmek isterseniz yahut bizzat kendiniz kurye olmak isterseniz bisikletkurye.com adresini ziyaret edebilirsiniz.