"Eşitlik yerelde başlar"
İş yaşamındaki kadınların sesini duyurmayı amaçlayan Dişi Business Dergisi, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Zirvesi düzenledi. Küresel Eşitlik Ağı Başkanı Ayşe Kaşıkırık, önümüzde 2024 seçimleri olduğunu hatırlatarak, “Yerel yönetimlerde eşitlik için oyumuzu kadın adaylardan yana kullanmalıyız” dedi
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Zirvesi, Aylık Dijital İş ve Kadın Dergisi Dişi Business öncülüğünde İstanbul’da gerçekleşti. Yerel yönetimlerde toplumsal cinsiyet eşitliğinden cam tavana meydan okuyanlara, afetlerde toplumsal cinsiyet eşitliğinden reklamlarda cinsiyet eşitliğine kadar birbirinden önemli konular ve konuklar iki gün boyunca derinlemesine konuşuldu. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin kadınların omuzlarına yüklediği ağır sorumluluklar enine boyuna tartışıldı. İş dünyasından akademiye, siyasetten bürokrasiye kadar eşit temsil ve eşit katılımın yollarının neler olabileceği sorgulandı.
İki gün süren oturumlarda ilk gün yerel yönetimlerde toplumsal cinsiyet eşitsizliği, siyasette toplumsal cinsiyet eşitsizliği, afet yönetiminde toplumsal cinsiyet eşitsizliği, cam tavana meydan okuyanlar, kadın dans tiyatrosu nasıl doğdu konuları ele alındı. İkinci günde ise yapay zeka ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği, kurumların toplumsal cinsiyet eşitliği uygulamaları, cam tavana meydan okuyanlar, reklamlarda cinsiyet eşitliği, berber dükkanı sohbetleri, genç kadınlar konuşuyor, eşitlik ailede başlar başlıkları konuşuldu.
“EŞİTLİK YERELDE BAŞLAR”
Yerel yönetimlerde toplumsal cinsiyet eşitliği oturumunu yöneten Küresel Eşitlik ve Kapsayıcılık Ağı Başkanı Ayşe Kaşıkırık şöyle dedi: “Eşitlik yerelde başlar. Eşit temsil ve eşit katılım için artık kaybedecek bir dakikamız bile kalmadı. Önümüzde altın değerinde bir fırsat olan ‘2024 yerel seçimleri’ bulunuyor. Şimdiden mahalle mahalle kadın dayanışmasını ve adaylaşmasını ilmek ilmek örgütlemenin tam vakti. Yerel yönetimlerde eşitlik ve kapsayıcılık için bir kapı açmak istiyorsak oyumuzu kadın adaylardan yana kullanmalıyız.”
EŞİTLİK YOK
Oturumlarda öne çıkan bazı başlıklar ve konular ise özetle şöyle:
*Toplumsal cinsiyet eşitsizliği, derinliği değişmekle birlikte dünyanın birçok ülke ve toplumunda yaşanıyor. Dünya Bankası'nın Kadınlar, İş Dünyası ve Hukuk 2022 raporuna göre, küresel olarak erkek ve kadınların beklenen yaşam boyu kazançları arasındaki fark 172 trilyon dolar. Bu, dünyanın yıllık gayri safi milli hasılasının yaklaşık iki katına denk düşüyor! Yani erkekler, işe kadınlardan “İki dünya büyüklüğünde” avantajla başlıyor. Oysa küresel ekonomide, kadınların iş gücüne katılımının artmasıyla 2025’te 12-28 trilyon dolar seviyelerinde bir büyüme gerçekleştirilebileceği tahmin ediliyor.
*84.5 milyonluk Türkiye nüfusunun yarısını kadınlar oluşturuyor. Ancak siyaset, iş dünyası ve hatta evlerde bile söz sahibi olan erkekler. Kadın ve erkek nüfusu neredeyse eşit olsa da çalışma hayatında ve eğitim seviyelerinde eşitlik yok. TÜİK İşgücü İstatistikleri’ne göre, kadınların işgücüne katılma oranı %28 iken, bu erkekler için %62,8.
*Yöneticilik mevzu bahis olunca, oran daha da dibe vuruyor: 2022 Yönetim Kurulunda Kadın Türkiye Raporu, Borsa İstanbul'a kayıtlı 475 şirketin yönetim kurullarındaki kadın oranının sadece yüzde 17,5 olduğunu gösteriyor.
*Bu vahim tablo, eğitimde de karşımıza çıkıyor. TÜİK’in son istatistiklerine göre, 262 bin 501 erkek okuma-yazma bilmezken, 1 milyon 652 bin 282 kadın okuyup yazamıyor. Bu eğitimsizlik, kadının bağımsız bir hayat kurabilmesinin, haklarına sahip çıkabilmesinin önündeki en büyük engellerden.
*Mayıs ayındaki genel seçimlerin ardından TBMM’de ortaya çıkan tabloya göre, Türkiye’de 600 milletvekilinin yalnızca %20’si, yani 121’i kadınlardan oluşuyor.
*TÜİK’in Toplumsal Cinsiyet İstatistikleri 2021 verilerine göre, ev seçiminde karar alıcıların yüzde 65,9’unu erkekler oluşturuyor. Çocuk bakımı kadınların “görevi” olarak görülürken, iş çocukların hayatıyla ilgili karar vermeye gelince yüzde 55,1 ile erkekler yine sazı eline almayı başarıyor. Akrabalarla ilişkilerin düzenleyicisi bile erkekler: %59,7. Nasıl eğlenileceğini, nereye tatile gidileceğini de yüzde 70,6 ile erkekler belirliyor.
*Dünya Ekonomik Forumu Küresel Cinsiyet Eşitsizliği raporunda, dünya genelinde tam cinsiyet eşitliğine ulaşmak için önümüzde 132 yıl olduğu vurgulanıyor.