Etamin ölmedi Moda'da yaşıyor

İki gazeteci kadın, etaminleriyle Moda’da farklı tasarımlara imza atıyor; Frida Kahlo’dan kedi işlemelerine uzanan etamin işleriyle hınzırca, işveli cilveli bir üretim sahası onların ki…

26 Haziran 2015 - 09:53

İki gazeteci kadın, etaminleriyle Moda’da farklı tasarımlara imza atıyor; Frida Kahlo’dan kedi işlemelerine uzanan etamin işleriyle hınzırca, işveli cilveli bir üretim sahası onların ki…

Ayşegül OĞUZ
Elif Türkölmez ve Begüm Ç. Soydemir işinin ehli iki gazeteci. Onlar “Siz orada ne yapıyorsunuz?” denilen günlerden beri Kadıköy’de ikamet ediyor, semtin popülerleşmesine aldırış ettikleri de yok. İki yakın arkadaş bir gün kahvelerini yudumlarken “Etamin mi yapsak” diyor ve soluğu tuhafiyede alıyor. İşte Beetamin Moda’nın hikayesi de tam olarak böyle başlıyor. O gün can havliyle gittikleri tuhafiyeye bir daha uğramıyorlar; toptancıyı, en iyi ipin, makasın, yerli kumaşın bizatihi yerini hızla keşfediyorlar.
Beetamin’in alamet-i farikasını konuştuğumuz Elif Türkölmez “Etamin dünyası derya deniz” diyor. Bahariye Caddesi İleri Sokak 28 A’da açtıkları çiçeği burnunda dükkanları ise eş dost meclislerinin kurulduğu, gelen gidenin eksik olmadığı bir uğrak noktası. Kısırlı, kekli, börekli, çayın fokurdadığı, kahve fincanlarının kapatıldığı, en mühimi zanaatin konuştuğu Beetamin Moda şehre nüfuz eden tasarım pazarlarının, buluşmalarının da şimdiden aranılan ismi. Kadıköylü üreticilerin birbiriyle tanışması, sosyalleşme ve dayanışmasını sağlamak için kurulun Pop up Kadıköy’ün Tasarım Pazarı etkinliğinde, Beetamin de son sürüm etaminleriyle yerini alacak. 27-28 Haziran’da Saint Josephliler Derneği’nde kurulacak Hafta Sonu Pazarı’nda 50’den fazla Kadıköylü tasarımcı olacak.

Etaminin hayatınızda bir yeri var mıydı?
Aslında işlevsel yanından haberdardık. Annelerimiz, anneannelerimiz havlu, nevresim, seccade filan yapardı. Bizse bambaşka bir amaçla başladık etamin işlemeye. Sevdiğimiz şarkı sözlerini yazalım, figürler işleyelim dedik. Açıkçası bu işe başladığımızda dünyada böyle bir trend olduğundan pek haberdar değildik. Amerika ve Rusya çıldırmış. Zamanla öğrendik. Çok tatlı insanlarla tanıştık, tasarım pazarlarına katıldık, bir şeyler üretmenin şevkiyle hiç yorulmadan çalıştık. Eş dost sağolsun, yaptığımız işe çok ilgi gösterdi. Sonra tanımadığımız insanlardan Instagram yoluyla sipariş aldık. Çok şaşırdık, çok mutlu olduk.

Sizin fikirlerinizle siparişi verenin fikirleri nasıl buluşuyor?
Aslında siparişleri yönlendirmiyoruz, insanlar ne isterse bizim için tamamdır. Ama en zevklisi bizim acayip severek yaptığımız işleri bizim kadar severek isteyen insanlarla karşılaşmak.

Atölyeler de yapıyorsunuz. Bu atölyelerin sizin için anlamı ne?
Atölyeler çok zevkli geçiyor. Etamin bahane ıspanaklı börek yiyip el işi yapmak, bir şeyler üretmek şahane. Kimseye bir şey öğretmek haddimiz değil tabii ki.. Birlikte sohbet edip üretiyoruz sadece. Katılımcılar gün sonunda evlerine kendi elleriyle yaptıkları işlerle dönüyor. Herkes mutlu oluyor.

Aldığınız siparişler içinde sizi en şaşırtan/en uçuk bulduğunuz istekler ne oldu?
Şaşırtan sipariş pek olmuyor ama sevindiren, duygulandıran, heyecanlandıran çok var. Yurtdışında yaşayan ablasına en sevdiği şiiri yazdıran, ailesinin portresini yaptırmak için bize en özel fotoğraflarını göndermekten çekinmeyen, azcık sinkaflı bir söz siparişi verirken bin kere özür dileyen insanlar var. Hepsi çok tatlı.

Etamin uçsuz bucaksız bir işleme alanı mı?
Hemen hemen her şeyi yapmak mümkün. Çok fazla bilgisayar programı var artık. Ama biz yine de şablonları geleneksel yöntemlerle, hatta elle çizerek çıkarma taraftarıyız. Zanaatkarlık bunu gerektirir.
Etaminin sosyolojisi, tarihi bize ne söyler? Beetamin milenyum çağında bu tarih ve bilgiye nasıl katkı yapar?
Bu soruya bambaşka bir şey anlatarak cevap vermek isteriz: Bir gün dükkana biri girdi. Bize baktı ve “İnanamıyorum” dedi. “Yaşadığım yerde bir ‘etamin dükkanı’ olduğuna inanamıyorum.”  Biz de ona aynı inanmaz gözlerle baktık. Çünkü daha evvel etamin için bu kadar heyecanlanan başka bir erkek görmemiştik. Çantasından kumaşını çıkardı ve işlemeye başladı. Çok cinsiyetçi bir imajı var el işinin. Atölyelere bile hep kadınlar başvuruyor. Ama Ümit bizim bu konudaki ümidimiz oldu.

ARŞİV