Gençler için en önemli insan hakkı: İfade özgürlüğü

Hafıza Merkezi ve KONDA tarafından hazırlanan gençlerin insan hakları algısına yönelik araştırma raporuna göre Türkiye’deki gençler için en önemli insan hakkı: “İfade ve düşünce özgürlüğü.”

17 Kasım 2022 - 10:52

Hafıza Merkezi ve KONDA Araştırma ve Danışmanlık A.Ş., gençlerin insan hakları algısı üzerine yeni bir araştırma yayımladı. KONDA tarafından gerçekleştirilen araştırma, gençlerin sivil toplum, insan hakları ve geçmişle yüzleşme ile ilgili algı ve düşüncelerini ele alıyor.  Yaşları 18 ila 30 arasında değişen 2 bin 217 gençle hanelerinde yüz yüze görüşülerek yapılan araştırma, gençlerin genelde sivil topluma, özelde insan hakları hareketine yönelik eğilim, tercih ve profillerini anlamak ve buradan hareketle sivil toplum alanında oluşturulacak yeni stratejiler için bir bilgi zemini oluşturmayı amaçlıyor. Hafıza Merkezi rapor sonuçlarını gençlerle birlikte tartışılacağı bir atölye serisi düzenleyecek. 

SİYASETE İLGİ DÜŞÜK

28 ilin 95 ilçesine bağlı 144 mahallede yapılan araştırmanın sonuçlarına göre gençlerin sivil toplum kuruluşlarına ve siyasete ilgileri düşük, STK’lara katılmak istemiyorlar. Gençler en önemli insan hakkı olarak yüzde 37 oranıyla ifade ve düşünce özgürlüğünü görüyor ve en çok kadın haklarının ihlal edildiğini düşünüyorlar.

Gençlerin İnsan Hakları Algısı araştırmasında öne çıkan veriler şöyle:

Her 100 gençten sadece 5’i siyasi parti üyesiyken, 4’ü geçmişte siyasi parti üyesi olup bu üyelikten ayrılmış olduğunu belirtiyor. Her 10 gençten 1’i ise siyasi parti üyesi olmadığını ama olmak istediğini söylüyor. Her 5 gençten 4’ü de herhangi bir siyasi partiye üye değil ve olmak da istemiyor. Erkeklerde siyasi partilere katılım kadınlara göre daha yüksek oranda.

STK’LARA GÜVEN YOK

Gençlerin STK’lara üyelik ve gönüllülük durumlarına bakıldığında, her 100 gençten 4’ü derneklere, 3’ü vakıflara üye. Yüzde 7’lik bir grup da öğrenci kulüplerinde aktif yer alıyor.

Araştırmaya göre gençlerin STK’lara ve STK etkinliklerine katılmamalarının nedeni güvenmemeleri veya ilgi duymamaları. Araştırmaya katılan gençlerin yüzde 12’si STK’lara güven duymuyor.

“Vakıflarda veya derneklerde gönüllü çalışmalar yaptığınızda ne tür kazanımlara sahip olmayı beklersiniz?” sorusuna verilen cevaplar arasında, insanlarla yardımlaşma ve dayanışma gibi duygular öne çıksa da hayat tecrübesi kazanma, CV geliştirme, ilişki ağı kurma gibi kişisel beklentiler de belirtiliyor.

Araştırmaya göre gençler, kadın hareketinin parçası olan örgütler veya örgütlerin faaliyetlerini beğeniyor. Bu örgütler sosyal medyada etkin olmaları ve bu sayede çok sayıda insana ulaşabilmeleri nedeniyle başarılı görülüyor. Kadın hareketi örgütlerinin "somut projeler" yürütmesi ve hak ihlali yaşayan insanların hayatlarında doğrudan olumlu yönde etkiler yaratabilmeleri önemli bulunuyor.

GENÇLERİN DEMOKRASİ ALGISI

Gençlerin yüzde 90’ı 1-10 ölçeğinde Türkiye’de demokrasinin işleyişine 5 puan ve altında not veriyor. Gençlerin yüzde 48’i 1 puan vererek hiç memnun olmadığını söylüyor. Yaşın yükselmesi, hayatın muhafazakarlaşması ve dindarlık seviyesinin yükselmesiyle memnuniyet artıyor. Eğitim seviyesinin yükselmesiyle de düşüyor.

Siyasi kümelerde, muhalifler arasında en memnuniyetsiz olanlar HDP’liler, en memnun olanlar İyi Partililer. Yine de İyi Partililerin memnuniyet ortalaması, tüm gençlerin ortalamasının altında yer alıyor. Kararsız olan gençlerin puanı ise tüm gençlerin ortalaması ile aynı seviyede ölçülüyor.

Araştırmaya göre gençler için insan olabilme, yaşam hakkı yüzde 23 oranıyla insan haklarını en iyi ifade eden kavram. 

Gençler için en önemli olan insan hakkı yüzde 37 oranıyla ifade ve düşünce özgürlüğü. Bunu kadınların eşitlik hakkı, adil yargılanma hakkı ve adil çalışma koşulları takip ediyor. Protesto hakkı, örgütlenme ile toplantı en alt sıralarda yer alıyor.

Derinlemesine yapılan görüşmelerde temel haklar arasında "yaşama hakkı", "ifade özgürlüğü", "kadınların eşitlik hakkı" ve "adil yargılanma" yanıtları öne çıkıyor.

EN ÇOK KADIN HAKKI İHLALİ

Gençlere göre en çok kadın hakları ihlal ediliyor ve insan hakları savunucuları en çok kadınların eşitlik hakkını savunuyor.

Türkiye’de insanlar en fazla hangi sebeplerden dolayı hak ihlaline uğruyor? sorusuna yüzde 45 oranında “cinsiyetinden” yanıtının verildiği araştırmada ikinci sırada “siyasi tercihinden” yanıtı yer alıyor.

“Siz hiç hak ihlali yaşadınız mı?” diye sorusuna gençlerin yüzde 55’i nin “evet” yanıtı verdiği araştırmada gençler hak ihlal nedenlerini kanunların uygulanmaması ve kanunların yeterli olmamasına bağlıyor. Bununla beraber her 100 gençten 35’i yeterli savunuculuk yapılmadığı için hak ihlali gerçekleştiğini söylüyor.

Gençler hak ihlallerinin nedenlerini toplum içerisindeki sosyal eşitsizlikler ve güç ilişkilerindeki dengesizlikler olduğunu düşünüyor. Diğer yandan STK geçmişi veya üyeliği olmayan, protestolara katılmayan gençler arasında daha az kuvvetli biçimde ifade edilmekle beraber devletin sorumluluğunu vurgulayanlar da yer alıyor.

 “YABANCI GİBİ HİSSEDİYORSUN”

Araştırmaya katılan gençlerin görüşlerinden

  • “STK’lar bu yüzden işlevsiz, zaten işte STK’nın herhangi bir işlevi yok. Çıkıp ifade özgürlüğüyle ilgili STK vardır belki, adını bile duymadım; çıkıp konuşuyorlardır, her gün toplantı yapıyorlardır falan ama herhangi bir işlevi olmuyor.”
  • “En temel insan hakları? Bir kere özgürce yaşamaktır yani yaşamak dediğim, yani özgürce yaşamaktır belli sorumluluklarını bilerek, sorumluluklarının dışına çıkmadan özgürce yaşamak, başlı başına yaşamaktır. Neden, çünkü malum yaşadığımız senelerde insan kendi şeyi, nasıl desem? Yaşamak her an tehlike içinde, yani ne olacağı belli değil. Herhangi bir olay gelebilir başına, bir kaza, bir şey olabilir sorumsuzca, sorumsuzluk var yani bence… Bence de yani yaşama hakkını çok şey yapıyorlar [Türkiye’deki insanlar] yani ya da bence kendi hayatını sürdürme daha çoktur ya.”
  • “Düşünce [özgürlüğü], istediğimi istediğim an söyleyemeyeceksem, hani bu ülkede kalmanın pek bir anlamı kalmıyor. Yabancı gibi hissediyorsun.”
  • “Benim için en çok insanların fikrini özgürce belirttiği ve bu fikirlerin hükümet tarafından ciddiye alındığı bir ülke olsun isterim. Gençlere şu an hiç önem verilmiyor, hiç istedikleri, okulumuzun rektörü bile mesela ciddiye almıyor yani öyle söyleyeyim. Bu hakkımızı savunmamızı, illa protestoya falan hani grev yapalım, öyle bir şeye gerek kalmadan yapılsın yani istediklerimiz, öyle düşünüyorum.”

ARŞİV