Hanımgiller uğur getiriyor

Hanımgiller Derneği, çocukların okuması ve bir meslek sahibi olması, kadınların da üretimde daha çok yer alması için projeler üretmeye devam ediyor

31 Mayıs 2018 - 12:33

Kadınlar birarada olmak, birarada olmanın verdiği gücü üretime dönüştürmek için çeşitli dernekler ya da sivil toplum örgütlerinde çalışma yürütüyor. Bu derneklerden biri de ilk olarak 10 kadınla yola çıkan ve şu an 90 üyeye ulaşan Kadınları Destekleme ve Kalkındırma Derneği (Hanımgiller). Hanımgiller Derneği’nin kuruluş hikâyesini ve çalışmalarını dinlemek için Hanımgiller Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mehtap Söğüt, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Funda Doğru ve dernek üyesi Figen Akan’ı sayfamıza konuk ettik.

ÇOCUKLAR İÇİN ATKI VE BERE

“Bundan altı yıl önce kurslara devam eden emekli kadınlardık. Sosyal projelere destek olmak istiyorduk. Komşumuz olan kafe bize asma katını haftada bir çalışma yürütmemiz için verdi. Ördüğümüz bereler ve atkılar Kadıköy Kent Konseyi’nin desteği ile doğudaki çocuklara gönderildi. Kent Konseyi, bu çalışmalarımızdan dolayı dernek olmamız için bizi teşvik etti.” diyerek derneğin kuruluş süreci hakkında bilgi veren Mehtap Söğüt, 2007 yılının Nisan ayında derneği kurduklarını söyledi.

Derneğin isminin nerden geldiğini ise şöyle anlatıyor Söğüt: “Kafede çalışma yürüttüğümüz zamanlarda eşim bizi soranları ‘hanımgiller yan tarafta çalışıyor’ diyerek yönlendiriyordu. Oradan kalan bir söylemle derneğin adını Hanımgiller koyduk. Uğurlu gelsin diye de amblemimizi uğur böceği seçtik.”

Haftada bir Kadıköy Belediyesi Bostancı Gönüllü Evi’nde bir araya gelerek, çalıştıklarını ifade eden Mehtap Söğüt, sözlerine şu şekilde devam etti; “Üretim aşamasını gerçekleştirdiğimiz yerler var. Ama sıra sergilemeye ve paylaşmaya gelince sıkıntı yaşıyoruz. O yüzden kalıcı yerler istiyoruz. Dernek çatısı altında sadece el sanatları üzerine çalışmıyoruz. Kız çocuklarının daha çok okuması adına bilinç oluşturabilmek için film ve kitap önerisinde de bulunuyoruz.”

“UĞUR BÖCEKLERİNİ BULUN”

Çoğunluğu İstanbul Anadolu Yakası olmak üzere Türkiye’nin farklı illerinden 90 üyenin olduğuna işaret eden dernek üyesi Figen Akan, dernek çatısı altında takıların, yemenilerin, iğne oyasının, ahşap boyamanın, gümüşün kısacası geleneksel el sanatlarının her dalının olduğunu vurguladı. “Biz olursak her şeyi yaparız. Yeter ki gücümüzün farkına varıp yan yana olalım” diyen Akan, sözlerine şu bilgileri ekledi; “Çeşitli projelerimiz var. Bu projelerden birini Uluslararası Göçmen Kadınlar Dayanışma Derneği ile yapıyoruz. Atkı ile bere ihtiyaçlarını karşılayacağız. Diğer bir projeyi de Tarihi Kadıköy Çarşı Derneği ile birlikte yürüteceğiz. ‘Uğur böceklerini bulun’ projesi kapsamında esnaf ile kadınlar birbirlerini destekleyecek. Örneğin bir gümüşçü dükkânında kolyelerin yanına el örgüsü bir bebek yerleştirilecek. Dükkânın camında da ‘uğur böceklerini bulun’ yazısı olacak. Kadıköy’ün yazı da kışı da çok güzel. AVM kültürü bize dayatılıyor. Bu proje ile bunu da kırmak istiyoruz.”

“HAYALLERİME DOKUNMA UĞURUM OL”

“Arkadaşımızın içinde olduğu bizim de destek olduğumuz Çocuk Esirgeme Kurumu’ndaki çocuklara yönelik projenin içindeyiz” diyen Funda Doğru da “Üyelerimiz el becerisi olan çocuklara dikiş, nakış ve gümüş öğretiyor. Onlar üretiyor biz de satışını üstleniyoruz. Birkaç tane organizasyon şirketi ile de birlikte çalışıyoruz. Örneğin bir şirket bir düğünün konseptini alıyor. O konsept çercevesinde suplalar var. Aramızda supla yapan on kişi seçiliyor. Kadınlar o suplaları örüyor ya da nikah şekeri yapıyor. Biz de satışını sağlıyoruz. Ayrıca kız çocuklarının okuması için ‘Hayallerime dokunma uğurum ol’ projemiz var. Proje kapsamında tişört, çanta ve şapka olacak. Onların satışı ile çocukları okutmak için kaynak oluşturulacak.” diye konuştu.


ARŞİV