İstanbul’un en önemli ulaşım araçlarından biri olan dolmuşların tarihinin, edebiyat ve sinema dünyasındaki yerinin anlatıldığı “İçinden Dolmuş Geçen İstanbul” meraklıları için hem bir nostalji hem de sosyal inceleme kitabı özelliği taşıyor
1930’lu yıllardan beri İstanbul’un ulaşımında önemli yeri olan dolmuşların dünden bugüne tarihi, edebiyat, sinema ve sosyal hayattaki yeri kitaplaştırıldı. İBB Yayınları aracılığıyla okuyucuyla buluşan “İçinden Dolmuş Geçen İstanbul” ilk örnekleri 1920’li yılların sonlarında görülen, altın çağını ise 1950 ile 1980’li yıllar arasında yaşayan dolmuşları anlatıyor.
Ali Can Sekmeç tarafından hazırlanan kitapta İlhan Tekeli, Murat Meriç, Aren Kurtgözü, Talip Kurşun, Gökşen Aydemir, Alican Küçükcan, Başar Başarır’ın yazıları yer alıyor.
Dolmuş kavramının doğuşu, edebiyat ve sanat tarihinde dolmuş, minibüs dolmuşlar başlıkları altında Türk sinemasında ve mizahında dolmuşlar, dolmuş müziği olarak isimlendirilen arabesk, dolmuş diyalogları anlatılıyor.
Dolmuşların yıllar içinde Chevroletler, Ford, Plymouth, Dodge, Buick, Magiruslar’dan hatlı minübüslere değişimini anlatan kitaptan kısa alıntılar hazırladık.
DOLMUŞUN MUCİDİ AVNİ BABA
- * İstanbul’da dolmuş usulünün mucidi Avni Baba’dır. Avni Baba dolmuşçuluğu ilk kez Üsküdar’da başlatmıştır. 1924-25 yıllarında Üsküdar- Kısıklı arası 20 kuruşa, Bağlarbaşı ve Fıstıkağacı arası10 kuruşa yolcu taşır. Bir gün onu ziyaret eden Aşçı Halit, Üsküdar’da taksi ücretinin dört kişiye bölüştürülerek 10 kuruşa yolcu taşındığını görünce “Ben de karşıyaka da aynısını yapacağım” der ve Eminönü’nde 10 kuruştan yolcu taşımaya başlar. Yıl 1931’dir.
- * 1930’lu yıllardaki ekonomik buhran dolmuşların yaygınlaşmasının en önemli nedenlerindendir. Halkın alım gücünün düşmesiyle insanlar taksiye binmekten vazgeçmeye başlar, otomobil sahipleri çıkış yolu ararken Avni Baba’nın başlattığı usul yaygınlaşmaya başlar. 14 Eylül 1931 tarihli Vakit gazetesindeki haber, “dolmuş usulünün” ilk haberi olur. “Bir kısım taksi otomobilleri bugünden itibaren otobüsler gibi adam başına 10 kuruş alarak müşteri taşımaya başlayacaklar. 620 otomobille, Karaköy- Beyoğlu, Eminönü- Taksim arasında yolcu taşınmasına başlandı.”
- * Altın yıllarını 1950’li yıllarda yaşayan dolmuşçulukta, durak yerlerinin “asayişini sağlayacak” kâhyalar da kısa sürede sahneye çıkar. 1952 yılında İstanbul’da 500 otomobil kahyası olduğu söylenir.
- * 1950’lerde İstanbul caddelerinde dolmuş olarak daha çok Dodge, Plymouth ve DeSoto markalı otomobiller görülmekteydi. Koyu yeşil, koyu lacivert, daha çok siyahtırlar. Dolmuş şoförleri ilk yıllarda evlilerden oluşuyor, 25 yaşından küçük olanlar şoförlük yapamıyordu. Bu dolmuşun yazılı olmayan kuralıydı. Şoförler siyah deri ceketli, kasketli, ağzı laf yapan, bitirim, bıçkın, racon kesen, haksızlığa boyun eğmeyen, dayanışmanın kıymetini bilen insanlardan oluşuyordu.
- * Türkiye’nin ilk kadın dolmuş şoförü Makbule Hanım 1955 yılında Taksim- Beşiktaş arasında direksiyon sallamaya başladı. Makbule Hanım ile birlikte bu yıllarda kadın şoförler görülür. Onlar da tıpkı erkek şoförler gibi siyah deri ceket giyiyorlar, tıpkı erkek şoförler gibi başlarına kasket takıyor, boyunlarına fular ya da mendil doluyorlardı. Tek farkları etek giyiyor oluşlarıydı. Zamanla pantolon giyenler de görülecekti. Erkek egemen hatlarda var olmak onlar için kolay olmasa da her zorluğa rağmen şoför jargonunu öğrenmiş ve kendilerini kâhyalara kabul ettirmişlerdi. İsimleri Nermin, Aysel, Sabahat ve Nebahat’tı.
- * Türk sinema tarihinde dolmuş, şoför, yolcu üçlüsünün bir arada yer aldığı ilk film Ömer Aykut’un yönettiği Bir Şoförün Hayatı filmi oldu. Sinemanın en sıra dışı dolmuş şoförü ise Şoför Nebahat’tır. 1960-65 arası, Metin Erksan ve Süreyya Duru’nun filmlerinde Nebahat’ı üç kez Sezer Sezin canlandırır. 1970’te, Duru’nun tekrar çevriminde bu kez koltuğa Fatma Girik’e geçer. İzzet Günay, Fatma Girik, Sadri Alışık, Ayhan Işık, Eşref Kolçak, Kartal Tibet, Kadir İnanır, Filiz Akın, İlyas Salman ve daha birçok isim Yeşilçam’ın direksiyon sallayan isimlerden.
KADIKÖY DOLMUŞLARI
Amerikan modeli eski arabaların Kadıköylüleri taşıdığı zamanlar çok eski değil. 1980’li yılların sonralarına kadar Kadıköy-Bostancı ve Kadıköy-Beşiktaş-Taksim arasında yolcu taşıdı. Uzun kuyrukların olutluğu hatların yerini daha sonra sarı dolmuşlar aldı.