İstanbul Boğazı’na açılan balkonlar

Baharın gelişiyle birlikte özellikle büyük şehirlerde yaşayanlarda “doğaya kaçma” özlemi olur. İstanbul’da yaşayanlar için ise bu bir lüks değil bir gereklilik. Biz de bu nedenle geçen hafta sizlere güzel bir hafta sonu için kente yakın yerler rotası çizmiştik. Bu hafta ise şehir içinde nefes alabileceğimiz, ormanın yeşili denizin mavisiyle gözlerimizi ve ciğerimizi doldurabileceğimiz koru ve ormanların haritasını çıkardık. Buyrun doğayla baş başa kalabileceğiniz doğal güzelliklere…

25 Nisan 2019 - 14:48

KÜÇÜK ÇAMLICA KORUSU

Hem piknik yapıp eğlenebileceğiniz hem de restoranlarında lezzetli yemekler yiyebileceğiniz İstanbul’un doğayı kucaklayan korusu. İçinde bulunan Sofa, Topkapı ve Cihannüma köşkleri dikkat çekici güzellikte. Manzara olarak Kartal’dan başlayarak Kadıköy, Eminönü, Üsküdar ve Beşiktaş’ı gören koru, yaz aylarında havuzu, şelalesi ve kafetaryası ile her gün hizmet vermekte. Her köşkünde yemek, kahvaltı servisi yapılan Kadıköy’e en yakın korulardan biri olan Küçük Çamlıca Korusu’nu gezmenizi ve lezzetli yemeklerini yemenizi tavsiye ediyoruz. 

FETHİ PAŞA KORUSU

Tarihi Fethi Paşa Korusu; Anadolu yakasının Boğaz kıyısında yer alıyor. Sultantepe semtinin Boğaz’ı gören sırtlarından, Kuzguncuk Tepesi ve Üsküdar Paşalimanı’na kadar uzanıyor. Fethi Paşa Korusu, muhteşem boğaz manzarası ile tarihi bir arada kucaklıyor. Seyir balkonunda Sarayburnu’ndan Ortaköy’e kadar manzarayı izleyebileceğiniz bir sosyal tesis olan koruya Kadıköy’den tek otobüsle ulaşabilir, burada doğayla iç içe keyifli bir gün geçirebilirsiniz.

ÇUBUKLU KORUSU VE HİDİV KASRI

Üsküdar-Beykoz sahil yolu üzerinde, Kanlıca yakınlarındaki Çubuklu Korusu’nun içerisinde bulunan  Hidiv Kasrı’na, büyük bir gül bahçesi ve bir çeşmenin süslediği avludan ulaşılıyor. Lale zamanı İstanbul’un en güzel lalelerinin olduğu yerlerden biri. Hidiv Kasrı restoran olarak da hizmet veriyor. Korunun küçük bir kısmına kurulmuş yürüyüş parkurunda yürürken  yer yer korunun içine dalmak yer yer de boğaz manzarasıyla karşılaşmak mümkün.

MİHRABAT KORUSU

İstanbul Anadolu Yakası’nın en güzel korularından biri olan Kanlıca sırtlarındaki Mihrabat Korusu, ormanın içinde 3 kilometrelik bir yürüyüş parkuruna sahip. Muhteşem bir boğaz manzarası var. Koruda kafe, restoran, özel davet ve organizasyon alanları, geniş bir otopark ve çocuk parkları bulunuyor.

CEMİLE SULTAN KORUSU

Kandilli’de bulunan Cemile Sultan Korusu, Sultan Aldülmecid’in kızı Cemile Sultan anısına padişah tarafından satın alınmış. Doğal güzelliğinin yanında eşsiz bir Boğaz manzarasına sahip olan Cemile Sultan Korusu içinde Koru Restoran, Hünkar Köşk, Tas Bahçe ve Koru Teras bölümleri yer alıyor. Restoranların yanında aktivite yapabileceğiniz yüzme havuzu, tenis kortu, basketbol, voleybol sahası ve satranç mini golf alanı yer alıyor.

BEYKOZ KORUSU

Anadolu Yakası’nın en güzel semtlerinden biri olan Beykoz’un ismiyle anılan korusu, İstanbul Boğazı sırtlarında Paşabahçe semtinde yer alıyor. İstanbul’daki büyük korulardan bir tanesi. Türkiye ikliminde doğal olarak yetişmeyen, yurt dışından getirilmiş egzotik bitki ve ağaçlara sahip. Boğaziçi korularının en büyüklerinden olan korunun içinde iki büyük mağara, beş havuz, bir saray kalıntısı ve restoran yer alıyor.

KÜÇÜKSU KASRI

İstanbul’un en güzel kasırlarından biri de Küçüksu’dur. Anadolu Yakası’nda Boğaziçi’ne bakan Küçüksu Kasrı, Osmanlı Dönemi’nde ilgi çeken “Kandilli Bahçesi” adıyla has bahçelerinden biri olarak kullanılmıştır. Denize elinizi atsanız tutacakmışsınız hissi veren kasrın, kafe-restoran bölümü de yapı kadar güzel. Sabah kahvaltı için, öğle ve akşam saatleri bir kahve-tatlı keyfi için mutlaka uğrayın. 

AYDOS ORMANLARI

Aydos Ormanı; Kartal ilçesinde yer alan Uğur Mumcu ve Samandıra mahalleleri sınırlarında yer alıyor. Yemyeşil bir ormanda yürüyüş yaparken  temiz havayı ciğerlerinize çekip, sonrasında harika manzaralı bir göletin yanında sabah kahvaltınızı yapabilirsiniz. Göl kenarında kahvaltı ve  yemek için bir tesis var. Burada da farklı alternatifler mevcut. İsterseniz yemeğinizi  yanınızda götürüp tesisten semaver ile çay alabilir, göl kenarındaki masalara kurulup kahvaltınızı, mangalınızı yapıp yemeğinizi yiyebilirsiniz. Ayrıca; gölde balık da tutabilirsiniz.

GÖZDAĞI KORUSU

Pendik İlçesi, Dumlupınar Mahallesinde yer alan Gözdağı Korusu, Pendik köprüsünden geçtikten sonra, tepede dalgalanan kocaman bayrağıyla dikkat çeker. İstanbul’un sekizinci saklı tepesi olarak kabul edilen Gözdağı Korusu, eşsiz Pendik manzarasıyla ilgi çekiyor. Gözdağı Korusu; Marmara Denizi, Yalova ve Adalar’a hâkim manzarasıyla İstanbul’un geç keşfedilen tepelerindendir. İstanbul’un güzelliklerini kuşbakışı seyrederken çam kokuları ve rengârenk çiçeklerle bezenmiş tabii güzelliklere de tanıklık edilen koru, şehir hayatının karmaşasından bir nebze de olsa kurtulmak isteyenlere kucak açıyor.

YILDIZ KORUSU

Avrupa Yakası’nda geçersek de İstanbul’un kalbi Beşiktaş ile Ortaköy arasında yer alan Yıldız Korusu ilk akla gelen güzelliklerden. Şehrin göbeğinde yemyeşil bir dünya, kent içerisindeki en büyük koru olan Yıldız Korusu(Parkı), çeşitli ağaç ve çiçekleriyle ve içerisinde bulunan Malta ve Yıldız Köşkü ile gelenleri büyülüyor.

NAİLE SULTAN KORUSU

Naile Sultan Korusu, Ortaköy ve Kuruçeşme arasında bulunuyor. Burada çok sayıda değerli ağaç türlerini ve çiçekleri, koruda bulunan zarif köşkü ve o muhteşem boğaz manzarasını görmeye değer.

BELGRAD ORMANI

Belgrad Ormanı, doğal oluşum olması dolayısıyla bu şehirde yaşayanlar için tam bir hazine niteliğinde. Şehrin köşesinde gizli kalmış yeşil bir dünya burası. Mesire yerleri, su kemerleri, doğal yaşamı ve huzurlu ortamı ile Belgrad Ormanı, İstanbulluların nefes almak için uğradıkları kaçış noktalarından biri. Belgrad Ormanı’nda görülmesi gereken önemli yapılar ise hiç şüphesiz bentler, yani su kemerleri. Belgrad Ormanı’nda yapılacak en güzel şeylerden biri ise sabah saatlerinde gerçekleştirilecek koşu ya da yürüyüş. Bu anlamda İstanbul’un en güzel parkurları da burada bulunuyor. En uzun yürüyüş yolu 6,5 km ve Büyük Bent’in yanında bulunuyor. Ayrıca pek çok mesire ve piknik alanı da yer alıyor. Bazıları  kendin pişir kendin ye şeklinde. Mesire yerlerinin hepsi de tabelalarla gösteriliyor. Bol bol fotoğraf çekmeyi de ihmal etmeyin. 

ATATÜRK ARBORETUMU

Belgrad Ormanı’nın yanı başında, İstanbul’da adeta gizli kalmış bir cennet olan bu yer ile ruhunuzu dinlendirebilir ve şehrin sizden aldığı enerjiyi burada geri kazanabilirsiniz. Burası gidenlere değişik bitkilerden oluşan bir açık hava müzesi sunuyor. Aynı zamanda doğanın içerisinde hoş bir zaman geçirme alternatifi…

EMİRGAN KORUSU’NDA LALE ZAMANI

Sarıyer’deki Emirgan Korusu, ilkbaharda lale festivaliyle başlayıp her mevsim kıyafet değiştirir gibi bambaşka çiçeklere bürünüyor. Nisan-mayıs ayları Emirgan Korusu’nda çeşit çeşit laleler oluyor. Bu dönem mutlaka gidip görmek gerek. İçeri adım atar atmaz göletlerin ferahlığı, şelalelerin sesleri ve kuşların şarkıları ile doğanın bin bir rengini yansıtan, muhteşem boğaz manzarasıyla şehir içinde bir “gizli bahçe” ile karşılaşacaksınız. Korunun içerisinde 3adet tarihi köşk bulunuyor, isterseniz bunlardan birinde kahvaltı yapabilir ya da mesire alanlarında piknik yapmayı tercih edebilirsiniz.


ARŞİV