Boğaz’ın gözbebeği lüfer balığı için bu yıl da etkinlikler düzenleniyor.
GÖKÇE UYGUN
Geleceği risk altında olan, Boğaziçi’nin sultanı lüfer balığı bilinçsiz avlanma ve yavruyken tüketilmesi nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Ama neyse ki bu durumu tersine çevirme için çabalayan gönüllüler de var. Lüfer için Ekim özel bir ay. Zira her yılın Ekim ayında lüferi korumanın yollarını arayan, kampanyalar yürüten Slow Food İstanbul-Fikir Sahibi Damaklar (FSD) gönüllüleri, bu sene de lüferi unutmadı elbette. Geçen 2 yılda olduğu gibi bu sene Lüfer Bayramı kutlanamayacak ama bu bayramın yerelden bölgesele taşınmış hâli olan “İstanbul Lüferinin Kuyruğunu Bırakmıyor: Slow Fish İstanbul’’ etkinliği yapılacak. 10 ülkeden 70’ten fazla delegenin sunumları ve akademik tartışmalarla zenginleşecek; çocuklar için düzenlenen atölyeler, film festivali ve yemek yarışmasına ev sahipliği yapacak etkinlik, 17-20 Ekim arasında Boğaziçi Üniversitesi’nde herkese açık ve ücretsiz olarak yapılacak. ‘Slow Fish İstanbul’, bundan böyle bölgesel bir toplantı ve etkinlikler bütünü olarak, ‘İstanbul Lüfere Hasret Kalmasın’ kampanyasını takiben başlattığı ve her yıl ekim ayının 3. hafta sonu kutlanan ‘İstanbul Lüfer Bayramı’ ile dönüşümlü olarak iki yılda bir gerçekleşecek.
LÜFER BOĞAZ’IN SİMGESİ…
Gelecek nesillerin de lüfer yiyebilmesi, lüfer soyunun devamının sağlanması için yapılan “İstanbul Lüfer’e Hasret Kalmasın” kampanyasını yürüten, FSD kurucusu Defne Koryürek, “Lüfer, dünyanın en eski yerleşim noktalarından, binlerce yılın metropolü, dünyalar güzeli İstanbul’un ve onun ortası sıra akan biyolojik koridor Boğaziçi’nin simgesi. Lüferin yok olması demek, İstanbul’un, Boğaziçi’nin yok oluşu demek. Yavru lüferler 20 cm’nin altında olduğu zaman avlandığında nesli tehlikeye giriyor. Gelecek kuşakların daha uzun yıllar lüfer yemesi için 20 cm’den küçüklerin avlanma yasağına herkesin uyması lazım” diyor.
KADIKÖY’E ‘YAVRU LÜFER’ YAKIŞMAZ!
Kadıköy’de, Türkiye denizlerinin incisi, Boğazların efendisi lüfer balığını korumak için kampanya başlatmıştı. İstanbul’da ilk kez bir yerel yönetim olarak böyle bir kampanya yapan Kadıköy Belediyesi, Kadıköy Tarihi Çarşı Derneği ve Fikir Sahibi Damaklar hareketi ile el ele vermişti. ‘Yavru Lüfer almayan-satmayan Kadıköylüye helal olsun’ sloganını taşıyan kampanya kapsamında, Kadıköy sınırları içinde 20 cm’den küçük yavru lüferlerin (defne yaprağı-çinekop-sarıkanat) satılmaması ve alınmaması sağlanmıştı.