Kadıköy'den yola çıkan AŞHANE MİNİBÜSÜ

Akademisyen Mahmut Karaman ile başlattığı Kardeşlik Seferberliği projesini ve Kadıköy sokaklarında da evsizlere çorba dağıtımı yapan ‘Aşhane’ minibüsünü konuştuk...

25 Ağustos 2016 - 16:40
Kaan DERTÜRK
Dünyamız, son iki yüz yıldır büyük bir değişim geçiriyor. Bu değişim içinde manevi duygularımız körelip, çevremizde yaşananlara da yabancılaşıyoruz. Fakat içimizdeki yabancılaşmanın aksine farkındalık yaratmak için çabalayanlar da var. Sakarya Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Mahmut Karaman geliştirdiği “Kardeşlik Seferberliği” projesi ile farkındalığı tüm topluma yaymaya çalışıyor. Karaman, sosyolog kimliği ile iyi analiz ettiği bu toplumsal soruna ‘bireyin iyilik yapma ihtiyacına” dayalı çözüm üretiyor. Karaman, hem Kardeşlik Seferberliği projesi ile nasıl bir çözüm önerisi sunduğunu hem de evsizlere çorba dağıtım minibüsü Aşhane’yi, Gazete Kadıköy’e anlattı.

“İYİLİK YAPMAK İHTİYAÇTIR”
Yetiştiğim kültürde iyilik yapmak özel bir davranış değil diyen Karaman,“Bizim varlık anlayışımız insanlar ile birlikte tüm canlı varlıklarla ilişkilerimizi kardeşlik esasına göre düzenleyen bir felsefesi var. İnsan, modern kültürü benimseyerek artık varlığı başka bir kültürle algılamaya ve düzenlemeye başladı. Modern kültür, insanı ‘ben’ merkezli bir sisteme oturtuyor. İnsanın, maddi olduğu kadar manevi ihtiyaçları da vardır. Manevi ihtiyaçları içinde "iyilik yapmak" zorunluluktur. İyilik yapma ihtiyacını karşılamayan insan sağlıksız insandır. Başarma merkezli ihtiyaçlarını karşılayıp insanı o yola sürüklerseniz karşınızda kapitalizmin istediği azgın canavarı yaratırsınız. Modern insan bu sorunun farkında değil. Bu sorun sürekli bir ‘kanama’ şeklinde insana mutsuzluk veriyor. Bugün maddi ihtiyaçlar olarak ileri sürülen ihtiyaçlar doğal ihtiyaçlar değil, kapitalizmin öne sürdüğü ihtiyaçlardır. Bizim ana sorunumuz iyilik yapma ihtiyacımızı unutmak. Eğer insanlarda iyilik yapma dürtüsü ortaya çıkartılırsa ben merkezicilik de gerileyip daha iyi bir toplum yapımız olacaktır.” sözleriyle insanın iyilik yapma ihtiyacına dikkat çekiyor.

“DERNEK YOK”
Karaman, her insanın kendi iyiliğini kendisinin yapması gerektiğini belirtiyor. Bu amaçla faaliyet gösteren Kardeşlik Seferberliği’nin dernek olmadığının altını çiziyor. Dernek olmadığı için Kardeşlik Seferberliği’nde para alımı, tüzel kişilik ve hiyerarşi bulunmadığını söyleyen Karaman, “Dernek türü teşkilatlarda sorunun doğasına aykırı bir organizasyon var. Bugün küçük bir ilçede örgütlenen bir dernek bile yoksul bir aileye en erken bir ayda ulaşıyor. Derneklerde yaşanan bürokrasi, hizmetin yoksula ulaşmasını fazlasıyla engelliyor. Öncelikle dernek türü organizasyonlar insanların yardım yapma ihtiyaçlarını karşılamıyor. Bugün karşılaştığımız her insan "bir şey yapmak" istiyor. Ancak tek başına bir şey yapamıyor. Bunun yanı sıra etrafındaki dernek türü organizasyonlara da güvenmiyor. Dolayısıyla muhteşem bir sosyal sermaye, birey ve toplum yararına kullanılamadığı gibi birtakım stres ve bunalımlar ortaya çıkıyor. Kardeşlik seferberliği olarak bu "boş vakti" sağlıklı bir şekilde yönetiyoruz. Risk paylarını tamamen yok ederek, hiç bir istismara yol açmadan, tamamen gönüllük esasına dayalı, gerek grup içinde gerekse gruplar arasında kurulan yeni ilişkilerle yeni güvenlik alanları oluşturuyoruz.” diyerek Kardeşlik Seferberliği’ni özetlemiş oluyor.

 
AŞHANE MİNİBÜSÜ
Üsküdar çevresinde 20 yıldır sürdürülen Kardeşlik Seferberliği hareketi Suriye göçünün başlamasıyla kendi çevresinde genişlediği gibi Aşhane Gezici Gıda Dağıtım aracı sayesinde ülke düzeyine de yayılmaya başlamış. Yaşanan bu süreci Karaman şöyle anlatıyor: "İki yıl önce oğlumla birlikte Kartal’dan Avcılar’a dek yaşayan evsizlere battaniye dağıtma fikriyle yola çıktık. Yaptığımız bu yolculuklarda evsizlerin aç olduğuna tanıklık ettik. Oğlumla birlikte evsizler için ne yapabiliriz diye düşünürken gezici bir çorba dağıtım aracı ile evsizlere ulaşmaya karar kıldık. Yaklaşık bir yıl süren organizasyon süresinden sonra sarı Aşhane minibüsü İstanbul’daki evsizlere ve Suriyeli mültecilere haftanın yedi günü çorba ve ekmek dağıtmaya başladı. Gezici bir araçla çorba dağıtmak için bize örnek olacak bir çalışma yoktu. Çorbamızı soğutmayacak, sürekli kaynayan bir sistem gerekiyordu. Yaptığımız çalışmalardan sonra istediğimiz vasıflara uygun bir sistem geliştirdik. Şu anda Aşhane aracında 215 litrelik devamlı ısıtılan iki kazan ile toplam 430 litre çorba kapasitemiz var. Bir yılı aşkın bir süredir her akşam Kadıköy'den yola çıkarak, Harem, Üsküdar, Eyüp, Aksaray, Fatih, Beşiktaş ve Zeytinburnu bölgelerini gezerek ortalama 550-600 kişiye çorba ve ekmek dağıtıyoruz.”

GİYİM, BESLENME, EV EŞYALARI…
Kardeşlik Seferberliği’nin, Aşhane minibüsü ile çorba dağıtımının yanı sıra çoğunluğu Suriyeli mülteciler olmak üzere evsizlere yönelik giyim eşyaları, gıda malzemeleri ve ev eşyalarını karşıladıkları başka bir projeleri daha var. Ümraniye bölgesinde bulunan üç ayrı deposunda bulunan malzemeler, kısa bir sürede ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor. Tamamı gönüllüler tarafından alınmış ve elden teslim edilmiş bu eşyalar ile evsizlerin ihtiyaçları bir nebze olsun karşılanıyor. Ayrıca eski eşyalarını atacak olan ailelerden bu eşyaları kendi araçlarıyla alıp, Suriyeli ailelere ulaştırıyorlar. Hiçbir şekilde para alımını kabul etmediklerini söyleyen Karaman, “Para ile en ufak ilişkimiz yok. Kardeşlik Seferbeliği’nde sermayeye bulaşmıyoruz. Sermayeyi biriktirmiyoruz. Para teklif edenlere ‘bizimle gelin birlikte yaşayalım’ diyoruz. Ümraniye bölgesinde yardım teklif edenleri kendi araçlarımızla alıp, yoksul evlere götürüyoruz. Evin ihtiyacını söylüyoruz ve yine kişinin kendisi alıyor. İyiliği kendileri işlemiş oluyorlar.”

 

ARŞİV