Kadın mücadelesini anlatan kitaplar
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla kadınların mücadelesini anlatan kitaplardan bir seçki hazırladık
Kadınlar Ülkesi
Yazıldıktan yaklaşık 65 sene sonra kitap formatında yayımlanabilen Kadınlar Ülkesi feminist ütopyanın ilk örneklerinden. Yaklaşık yüz yıl önce Charlotte Perkins Gilman tarafından yazılan kitap sadece kadınların olduğu bir ülkeyi anlatıyor.
Kurtlarla Koşan Kadınlar
Clarissa P. Estés’in kaleme aldığı kitap farklı kültürler, farklı zamanlar ve farklı coğrafyalardaki kadınlarla ilgili anlatılan mitlerin peşine düşüyor. Kurtlar ve kadınlar arasında vahşilikleri ve yaşadıkları toplum üzerinden bağ kuran yazar, kadınları vahşi derinliklerine doğru heyecanlı bir yolculuğa çağırıyor.
Damızlık Kızın Öyküsü
Margaret Atwood'un yazdığı kitap, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) toprakları üzerine kurulan ve otokrat rejimle yönetilen Gilead isimli ülkede kadınların esir alınarak damızlık olarak kullanılmasını anlatıyor. Kitabın dizi uyarlaması olan "The Handmaid's Tale" de mutlaka izlenmesi gereken diziler arasında.
Kafesteki Kuş Neden Şakır, Bilirim
Yazar, şair, şarkıcı, dansçı, oyun yazarı ve öğretmen Maya Angelou’nun otobiyografik romanı olan kitap savunmasız, şiddet gören küçük bir kızın, ırkçılık ve bağnazlıkla savaşarak güçlü bir karaktere; onurlu ve göz kamaştırıcı bir genç kadına dönüşmesinin öyküsünü anlatıyor.
Feminizm Herkes İçindir
Feminizm hakkında üretilen yalan ve saptırılmış tanımlamaların üzerine giden kitap, feminizmin sadece ‘erkek karşıtlığı’ olduğu önyargısını kurmayı amaçlıyor. Bell hooks, feminizmin, "cinsiyetçiliği, cinsiyetçi sömürüyü ve baskıyı sona erdirmeye çalışan bir hareket" olduğunu hatırlatırken, kadınlar arasındaki iktidar ilişkilerini de tartışmaya açıyor.
Kendine Ait Bir Oda
Virginia Woolf’un 1929’da yazdığı kitap kadınların yaşam mücadelesini ve üzerindeki baskıyı anlatıyor. Kadınlara erkekler kadar haklar tanınmadığı üzerinde duran kitap, kadınlara “kendinize ait ayrı bir oda ve boş zaman yaratın. Ve yazın, erkekler ne der diye düşünmeden yazın!” diye sesleniyor.
Tante Rosa
Sevgi Soysal’ın kendine özgü ironisiyle kaleme aldığı kitap, birbirine bağlı 14 öyküden oluşuyor. Yaşamın kurallarına ve sınırlandırmalarına başkaldıran Tante Rosa, kadınlığına hapsolduğu için hep yenilen biri.