İstanbul İşgücü Piyasası ve Kadın İstihdamı araştırmasının dördüncü raporu yayımlandı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Hizmet ve İletişim Grubu iştiraki İSPER AŞ koordinasyonunda, İBB Bölgesel İstihdam Ofisleri ve Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi’nin (BETAM) ortak çalışmasıyla gerçekleştirilen araştırma, İstanbul’daki kadın istihdamı mercek altına alındı. 3 bin hanede 7 bin 297 yetişkin kişiyle, firma yöneticileri ve sektör temsilcileriyle yapılan görüşmeler, kadın istihdamına ilişkin dikkat çekici sonuçları ortaya koydu.
Araştırmaya göre, İstanbul’daki kadın istihdam oranı yüzde 34,8 ile Türkiye genelinin yüzde 27’sinin üzerinde olsa da, Avrupa'nın en düşük kadın istihdamına sahip ülkeleri olan Yunanistan ve İtalya’nın oldukça gerisinde kalıyor. Her dört işsizden biri, bir yıldan uzun süredir iş arıyor. Orta yaş grubunun ise gençlere kıyasla daha uzun süre işsiz kalma olasılığı daha yüksek.
ÜÇTE BİRİ EVLENDİKTEN SONRA İŞİNİ BIRAKIYOR
Araştırma, geleneksel ve kültürel davranış kalıplarının kadın istihdamını olumsuz etkilediğini gösteriyor. Evlilik sonrası kadınların iş gücüne katılım oranı yüzde 11 azalırken, ilk çocuk sonrası bu oran ek olarak yüzde 7,2 daha düşüyor. Kadınların yaklaşık üçte biri, evlendikten sonra işini bırakırken, çok azı ilk çocuğun doğumunun ardından iş hayatına geri dönüyor. Eğitim seviyesi arttıkça bu düşüş kısmen hafiflese de, özellikle lise ve altı eğitim düzeyine sahip kadınların iş hayatından tamamen çekildiği görülüyor.
KADINLAR HEM EVDE HEM İŞTE ÇALIŞIYOR
İstanbul’daki kadınların büyük bir kısmı hizmet sektöründe çalışıyor. Ancak uzun mesai saatleri, vardiyalı çalışma ve düşük ücretler, çalışan memnuniyetini olumsuz etkiliyor. Çocuk ve yaşlı bakımı gibi sektörlerde görev alan kadınlar ise iş tatminsizliği yaşıyor. Kadınlar, hem evdeki işlerini hem de dışarıdaki işlerini aynı anda yaparak haftada neredeyse 100 saat çalışmak zorunda kalıyor. Bu durum, çift gelirli hanelerde daha belirgin hale gelirken, çocuklu çiftlerin oranının yalnızca erkeğin çalıştığı hanelere kıyasla çok daha yüksek olduğu gözlemleniyor.
AYRIMCILIK VE TACİZ DEVAM EDİYOR
Araştırmada, işyerlerinde kadınların maruz kaldığı ayrımcılık ve taciz gibi sorunlar da ele alındı. Anket sonuçlarına göre, birçok kadın cinsiyet ayrımcılığı, ücret eşitsizliği ve taciz gibi konularda konuşmaktan çekinse de, görüşmelerde bu tür sorunların yaygın olduğu ifade edildi. İşe alım sürecinde medeni durum ve çocuk sahibi olma planlarının sorgulanması gibi uygulamalar bazı iş yerlerinde hâlâ devam etmekte.
İŞSİZLİK SİGORTASI ORANI DÜŞÜK
Rapora göre, işsizlik sigortasından yararlanma oranı oldukça düşük. İşsizlerin yalnızca yüzde 3,3’ü işsizlik ödeneği alabiliyor. Bu durum, kadınların iş gücüne katılımını zorlaştıran başka bir faktör olarak öne çıkıyor.