Karikatürün genç eğitmenleri
Kadıköy Belediyesi Karikatür Evi, bünyesine kattığı genç eğitmenlerle mizahı ve çizgiyi yediden yetmişe Kadıköylüyle buluşturmaya devam ediyor
Türkiye’nin karikatür belleğini oluşturma hedefiyle faaliyet gösteren Kadıköy Belediyesi Karikatür Evi, her geçen gün yeniliklerle mizahı ve çizgiyi Kadıköylüyle buluşturuyor. Yeni atölyeler, söyleşiler, buluşmalar ve sergilerle dolu bir etkinlik takvimine sahip olan Karikatür Evi bünyesinde pek çok çizer de eğitmenlik yapıyor. Geçtiğimiz eylül ayında merkezin yeni sezonunun başlamasıyla birlikte manga ve stop motion atölyelerinin yanı sıra genç çizerler de Karikatür Evi’nde eğitim vermeye başladı. Mizahın ortak noktası olan merkezin genç çizerlerine Karikatür Evi hakkındaki düşüncelerini ve eğitmenlik yapmanın nasıl bir duygu olduğunu sorduk.
“KARİKATÜR EVİ İYİ Kİ VAR”
Yeni dönemle birlikte Karikatür Evi’nde atölyeler gerçekleştirmeye başlayan Uykusuz Dergi çizeri İlker Altungök, Karikatür Evi’nin ülkedeki büyük bir eksikliği giderdiğini belirterek, “Karikatür, ülkece iyi olduğumuz dallardan biri ve hakettiği ilgiyi de görüyor gibi. Bu kadar fazla ilgileneni olan karikatürün çizerleriyle, okuyucusunu bir araya getirmek, sergiler, söyleşiler ve atölyeler yapmak kaçınılmaz oluyor. Karikatür Evi buna çok yardımcı oluyor, iyi ki var” dedi. Çocuklarla birlikte çalışmanın oldukça keyifli olduğunu dile getiren Altungök, “Başlangıçta çizemedikleri şeyleri çizebildiklerini görmek güzel hissettiriyor. Karikatürü eğitim almayanlar da yapabilir, eğitim süreci hızlandırır. Yetenek ilk başta işe yarıyor, sonrasında yerini eğitimle beraber çok çalışma alıyor, olmayan yetenek kazanılabiliyor. Bence gerçekten isteyen, kararlı olan herkes yapabilir.” Karikatür Evi’nde karşılıklı olarak gerçekleşen eğitimin faydalı olduğuna da değinen Altungök, “Birebir iletişim olunca aktarılan bilgi, tecrübe fazlaca ve daha kolay oluyor. Karikatür çizmeye başladığım ilk zamanlarda usta çizerleri çok merak ederdim, onlarla olabildiğince iletişime geçmeye çalışırdım. Öğrenciler de buna yakın şeyler hissediyor olabilirler. İster istemez rol model oluyoruzdur” diye konuştu.
“ŞANS ELDE ETTİLER”
Çizimleri Bayan Yanı dergisinde yayımlanan çizer Sibel Bozkurt da Karikatür Evi’nin yeni dönemdeki genç çizerlerinden. “Karikatür Evi her şeyden önce, bence büyük bir ihtiyaçtı ve doğal olarak bir açığı kapattı” diyen Bozkurt, şöyle devam etti: “İhtiyaçtı diyorum çünkü; mizah yapmak, karikatür sanatını öğrenmek ve çizmek isteyen her yaştan çok fazla insan var. Takipçi oldukları bu sanatın içinde var olabilme, yeteneklerini, hayallerini gösterebilme ve geliştirme şansını elde etti insanlar. Bekleyen ve bekledikçe biriken bir enerji akacak yol buldu Karikatür Evi sayesinde. Çok yetenekli genç çizerler geliyor hazır olun (gülüyor). Ayrıca çizer-yazar sohbetleri, buluşmaları, sergiler, konuşmalar derken birçok etkinlikle sadece karikatür değil, çizgi roman ve illüstrasyon sanatı da işin içine girdi. Büyük bir de kütüphanemiz oluşuyor. Bunlar çok güzel gelişmeler. Karikatür Evi bu anlamda çok değerli ve gerekli.”
Çocuklarla çalışmanın kendisi için çok özel olduğunu söyleyen Bozkurt, “Kendimi çok şanslı hissediyorum. Senelerdir karikatür, çizgi roman, illüstrasyon yapıp, bir yandan da yetişkinler ve çocuklar için yazan biri olarak beni çok besliyor Karikatür Evi’nde eğitmenlik yapmak. Üzerinde çalıştığım çocuk kitabım için de çok faydalı oluyor açıkçası. Özellikle de çocuklarla çalışmak benim için çok önemli çünkü; birçok çocuğa bir yandan da terapi etkisi yapıyor dersler. Bunu çok net söyleyebilirim deneyimlerime dayanarak. Ben öğrencilerimin hepsini bir sınıf öğretmeni edasıyla sahipleniyorum. Dolayısıyla ailelerden çocuklarıyla ilgili çok olumlu geri dönüşler alıyor olmak da ayrı mutluluk.” dedi.
Öğrencilerle yaş farkının az olmasının eğitimde büyük bir avantaj sağladığının altını çizen Bozkurt, “Yaş gerçekten çok önemli bence çünkü eğitmen olarak bir otorite sağlamak gerek ama arkadaş olabilmek de önemli. Aynı dili konuşabilmek açısından daha iyi iletişim kurmayı sağlıyor dolayısıyla çocuk kendini rahat hissediyor, özgür hissediyor, eğitimleri de olumlu etkileniyor. Mesela, çok basit bir örnek olacak ama, 10 yaşındaki bir öğrencim bana oynadığı oyundan bahsettiğinde üzerine konuşabiliyoruz. Yaptığımız işin yanında bu gibi ayrıntılar önemli, bir hayranlık oluşturuyor öğrencide. Daha yakın hissediyor. Rol model olduğumu düşünüyorum çünkü; birçok kez ‘Sizin gibi olmak istiyorum’ cümlesini duydum. Bu çok çok iyi hissettiriyor ve bir yandan da sorumluluk duygusu artıyor” şeklinde konuştu.
“BİZLERİ UMUTLANDIRIYOR”
Karikatür Evi’nin yeni döneminde Kısa Film Kolektifi tarafından 12 hafta sürecek stop motion atölyesi yapılıyor. Atölye; Aylin Aydın, Sedef Sayın, Osman Aydın ve Toygar Kabaş’tan oluşan dört kişilik ekip tarafından veriliyor. Kısa Film Kolektifi adına sorularımızı cevaplayan Aylin Aydın, “Karikatür Evi İstanbul’un dolayısıyla Türkiye’nin ihtiyacı olan karikatür, mizah kültürünü çocuk ve yetişkin farketmeksizin herkese anlatmak, aktarmak, karikatür-mizah dünyasının pek çok ismiyle toplumu söyleşilerde, eğitimlerde buluşturmak ve toplumsal belleğimiz açısından son derece önemli bir yere sahip. Bir toplumun mizah anlayışının yaşam tarzının da aynası olması sebebiyle ihtiyacımız olan hoşgörünün ve mizah kültürünün yerleşmesi gerekmekte. Bu nedenle Karikatür Evi bu anlamda da çok önemli bir görev üstlenmiş” dedi. “Çocuklarla, bir tür olarak kısa film, stop motion tarihçesi, türleri, örnekleri, senaryo yazımı ve teknik eğitimin ardından hep birlikte bir stop motion yapmayı hedefliyoruz ve eğitimlerden çok keyif alıyoruz” diyen Aydın, şöyle devam etti: “Bildiklerimizi genç arkadaşlarımızla paylaşırken onlardan da öğreniyoruz. Atölyemiz altıncı ve onbirinci sınıflar arası katılımcılardan oluşuyor. Atölyede görüyoruz ki okuyan, araştıran, teknik konularda son derece donanımlı, meraklı bir grup var ve bu bizi genele dair çok umutlandırıyor. Paylaştıklarımızla bir nebze kalıcı olabilirsek ne mutlu bize…”
“İNSANLARIN VİZYONUNU GENİŞLETİYOR”
Karikatür Evi’nde manga atölyesi yapan Ali Toğlukdemir ise Karikatür Evi’nin açılacağını öğrendiğinde çok heyecanlı hissetiğini belirterek, “Türkiye’de birilerinin böyle bir şeyler yapacağı ihtimaline hep uzak durmuştum açıkçası. Dolayısıyla açılana kadar da inanmadım, inanamadım doğrusu. Ayrıca karikatür evinde oldukça rahat hissediyorum. Çünkü orada da benim gibi karikatür, çizgi roman, manga ve benzeri görsel sanatlara ilgili olan iyi insanlar var. İnsanın yalnız olmadığını hissettiği bir yerde olması güzel. Bir diğer yandan, bir eğitmen olarak da kendi bildiklerimi hevesli olan insanlara aktarmanın verdiği haz da işin apayrı bir boyutu. Dolayısıyla Karikatür Evi her zaman iyi ki var diyeceğim bir yer gibi görünüyor ve umarım da hep çıtayı yükselterek daha iyi ve güzel programlarla yol kat ederek devam eder ki ben buna inanıyorum. Ayrıca Karikatür Evi kesinlike insanların vizyonunu genişletebilecek, her gün, her hafta yeni şeyler keşfetmesini sağlayacak insanı zihinsel ve psikolojik olarak da geliştirebilecek bir yer” dedi.
“Ders vermek belli bir noktadan sonra zevkli bir hale geliyor ve gerçekten bir şeyler öğreteyim derken siz de pek çok şey deneyimleyip öğreniyorsunuz” diyen Toğlukdemir, “Sanırım eğitmen olmanın en güzel yanı da bu. Onlarca meraklı ve güzel insanın sizlerin ağzından çıkan kelimeleri bekliyor olması... Anlattıklarımı not almaları beni heyecanlandırıyor ve en az beni heyecanlandırdığı kadar da öğrencileri de heyecanlandırıyor. Heyecanlı ve çok iyi vakit geçiren, sosyal anlamda da kendisini geliştiren pek çok mutlu insan görüyorum. Zaten karikatür evine gelenler bu konuda genelde çok ilgili insanlar olduğu için, buraya gelince mutu oluyorlar ve ortamın genelinde pozitif bir hava oluyor” diye konuştu.
“EN EĞLENCELİSİ DALGA GEÇMEK”
Süper Penguen dergisinde çizerlik yapan Cihan Topçu da Karikatür Evi’nin yeni dönem genç çizerlerinden. “Bana göre Karikatür evi, Kadıköy Belediyesi’nin kültür sanat alanında gerçekleştirdiği en özgün projelerden birisi” diyen Topçu şöyle devam etti: “Çizgiye böyle bir değerin verilmesinden dolayı ise ayrıca sevinçliyim. 100 yıllık tarihi bir köşkün restore edilerek karikatürü, çizgiyi seven her yaştan insanın buluşma noktası haline getirilmesini hem mimari hem de sanatsal açıdan tarih ve kültürümüze sahip çıkmak olarak görüyorum. Kullanılmayan bir binanın sürekli olarak atölye çalışmalarının, söyleşilerin ve sergilerin olduğu yaşayan bir bina haline gelmesi ise kolay olmasa gerek. Bu anlamda başta Kadıköy Belediye Başkanı olmak üzere bu projede emeği geçen ve geçmekte olan herkesin hakkını öncelikle bi teslim etmek gerektiğini düşünüyorum. Diğer yandan, açılmasının üzerinden sadece bir yıl geçmesine rağmen çocukların çizgi ile ilgili olan becerilerini geliştirebilmeleri konusunda hem bir okul hem de bir sosyal alan olmayı çoktan başarmış durumda bence.” Mizahın, insan hayatındaki birçok sorunu aşmada yardımcı olduğunu da ekleyen Topçu, İnsan hayatta kalmaya odaklı bir canlı, problemlere bir şekilde çözüm üretip yaşamaya çalışıyoruz. Baskıları da bir problem olarak görmeye başladığımızda susarak, bağırarak veya dalga geçerek çözüm arıyoruz herhalde. Bunların arasında en eğlencelisinin de dalga geçmek olduğu muhtemel. Toplumsal veya siyasal herhangi bir baskıyı mizahi yönden ele almak onun aşılıp aşılmamasını sağlar mı bir tahminim yok ama en azından canımızı daha az sıkıp, eğlenceli vakit geçirmemizi sağlar diye düşünüyorum” dedi.
YENİ SEZONDA NELER YAPILDI?
- Karikatür Evi’nin 2017-2018 sezonunun I. döneminde 214 katılımcıyla 26 atölye gerçekleşirken II. dönemde ise 284 katılımcıyla 30 atölye yapıldı.
- Karikatür Günleri, 96 katılımcıyla 12 atölye şeklinde gerçekleşti.
- 2017’nin şubat ayından bu yana 19 Amatör Günü etkinliğine 190 kişi katıldı
Adres: Hasanpaşa Mahallesi Kurbağalıdere Caddesi No: 69 Telefon: 0216 418 10 49