Bu yıl kış geçen yıllara göre sert geçmese de artan soğuklardan hayvanlar da etkileniyor. Kadıköy Belediyesi veteriner hekimlerinden Teoman Arslan hava sıcaklıklarının değişmesiyle birlikte evde ya da sokakta yaşayan hayvanların kış mevsimine nasıl hazırlanması gerektiğini anlattı.
Arslan’ın www.kentekrani.com için yazdığı yazıda şu bilgiler yer alıyor:
Hayvanlar da bizler gibi kış ve yaz mevsimlerine geçiş dönemlerinde kıyafet değiştirme ihtiyacı göstermektedirler. Yani mevsime uygun bir kıl ve deri yapısına sahip olmak zorundadırlar. Bizden farkları ise mevsim geçişlerinde günlerin kısalması ya da uzaması süreçlerinde metabolizmalarının buna uygun olarak kendisini değiştirme ve şartlara uyum sağlama özelliğidir. Günler kısaldıkça güneşin daha geç doğması ve daha erken batması onlar için kış mevsiminin yaklaştığının habercisi olmakta, yaz mevsiminde incelen ve seyrekleşen kıl yapıları daha kalın ve sık bir yapıya dönüşmektedir. Ayrıca deri altı yağ dokusunda kalınlaşma soğuk havalara uygun bir kürke kavuşmalarını sağlamaktadır. Buradan sokak hayvanlarının ev hayvanlarına göre kışa hazırlıkta daha şanslı olduklarını söylemek mümkündür. Zira onlar gün ışığını en sağlıklı bir şekilde algılama şansına sahiptirler ve doya doya kullanabilmektedirler.
Hayvanların kıl ve deri yapıları yağmur damlalarının ve kar tanelerinin üstlerinden akıp gitmesini sağlayarak, derinin ıslanmasına izin vermez. Ancak elbette aşırı soğuğa ve çok fazla yağmura maruz kalmaları, vücut ısılarının ani bir şekilde düşmesine ve soğuğu hissedip üşümelerine sebep olacaktır. Tabii ki onların avantajları kış mevsimine girerken tüm vücutlarını kaplayan uygun bir kürke kavuşmaları sayesinde soğuktan etkilenmeleri en aza inecektir ve üşümeyeceklerdir. Sokak hayvanları özellikle köpekler bu şartlara daha dirençli oldukları gibi, kışın olumsuz şartlarından kendilerini uzak tutacak içgüdüsel hareketlere de sahiptirler. Bu nedenle onlar için yapay iyileştirmeler sağlarken çok dikkatli olmalı ve uygun olmayan yerlerde, uygun olmayan şekillerde beslenme ve barınma alanları oluşturmamalısınız. Örneğin, ıslak ve özellikle kuzey rüzgarı alan yerlerde beslenme ve barınma alanları oluşturmamak gerekmektedir.
Özellikle evde bakılan hayvanlar yukarıda bahsettiğim gibi, günlerinin çoğunu ev içinde yapay ışık ve korunaklı bir ortamda geçirdiğinden, soğuk havalara uygun bir kürke sahip olamamaktadırlar. Dolayısıyla doğal olarak kış şartlarına kendilerini hazırlayamamaktadırlar. Tabii ki bahçede ve açık alanda bakılan hayvanlar için bunu söyleyemeyiz. Bu hayvanların sık traş edilmesi, üzerlerine kıyafetler giydirilmesi doğal yapılarının gittikçe zayıflamasına ve mevsim geçişlerine uygun deri ve kıl yapısına sahip olamamalarına neden olmaktadır. Sonuçta daha fazla kıl dökülmesine ve kış şartlarında dış ortamlarda daha fazla üşümelerine yol açmaktadır. Bu nedenle, ev hayvanlarında bu konularda dikkatli olmak, hayvanlarımızın kışa hazırlığı için önemlidir.
Hayvanlar tek yönlü beslenmeleri durumunda özellikle çok sık deri problemlerine ve hastalıklarına yakalanabilmektedirler. Dolayısıyla, kışa hazırlıkta bahsettiğimiz kılların daha kalın, sık ve güçlü olması için gereken, özellikle çinko, bakır, biyotin gibi mineraller ile A, D, E vitaminleri ve Omega 3 yağ asitleri gibi desteklerin sağlanması uygun olacaktır. Ayrıca özellikle sokak hayvanları için karbonhidratlı gıdaların arttırılması kış dönemlerinde faydalı olacaktır.
Şunu da unutmamak gerekir. Kedi ve köpeklerin vücut ısıları bizlerden 2-3 derece daha yüksek olup, deri ve kıllar sayesinde bu ısıyı korurlar. Ancak, üşüme vücuttan ısının herhangi bir nedenle kaybedilmesi sonucu olduğundan, özellikle vücut ısısının çok hızlı kaybına neden olan rüzgarlı ve yağışlı havalarda onların taş ve mermer gibi zeminlerden, rüzgar alan ve ıslak yerlerden uzak tutulması hastalanmalarını önleyecektir. Bunu yaparken de doğru malzeme ve hijyen kurallarına dikkat edilmesi hem hayvan hem de insan sağlığı için oldukça önemli olduğunu da her zaman hatırlamamız gerekir.