"Kendi söküğünü kendin dik"

Ekolojik Yaşam Merkezi’nin ev sahipliği yaptığı, Deniz Yıldızı Kadın Dayanışma Derneği’nin düzenlediği “Kendi Söküğünü Kendin Dik” atölyesi yoğun ilgi görüyor

11 Aralık 2025 - 09:27

Kadıköy Belediyesi Ekolojik Yaşam Merkezi, yetişkinler ve çocuklar için ekoloji, iklim değişikliği, doğal yaşam konularında eğitimler ve atölyeler yapıyor. Geçtiğimiz hafta başlayan ve ik hafta daha sürecek olan “Kendi Söküğünü Kendin Dik” atölyesi de bu atölyeler içerisinde yer alıyor. Deniz Yıldızı Kadın Dayanışma Derneği’nin düzenlediği, dikiş makinesi kullanımı ve temel dikiş teknikleri, yaka, paça, kol ve fermuar dikimi gibi bilgilerin verildiği atölyenin eğitmenliğini Ayla Tokmak yürütüyor. Eşyalarını tamir ederek ömrünü uzatmak, ileri dönüşüme katkı sunmak ya da sevdiği bir işi yapmak isteyenlerin yoğun ilgi gösterdiği atölyenin ilgi görmesinin sebepleri içerisinde ekonomik koşulların ağırlaşmasıyla yeni bir şeyler almanın zorlaşması da yatıyor. 

Atölyenin 9 Aralık Salı günü düzenlenen “Yaka, Kol, Paça Boyu Kısaltma ve Onarım Teknikleri”nin anlatıldığı oturumuna misafir olduk, bir şeyler dikmek ve dikiş makinesi hakkında bilgi edinmek isteyen katılımcıların o tatlı heyecanına ortak olduk. Eğitmen Ayla Tokmak’ın makine kullanımı ile paça boyu kısaltmada dikkat edilmesi için verdiği bilgileri can kulağı ile dinleyen katılımcılar, dikiş makinesi sesleri eşliğinde birbirine yardım etti. 

ANNELER GÜNÜ HEDİYESİ İLE ATÖLYEDE

Çocuklarının Anneler Günü’nünde aldığı dikiş makinesi ile atölyeye katılan Suna Özdoğan, “Dikişe merakım var. Çok hoşuma gidiyor. Başka kurslara da katılmıştım. Hocamız çok tatlı. İyi bilgiler veriyor. Makine hakkında edineceğim bilgilerle evde eşyaların tamirini yapabilirim.” dedi. 

Merkezdeki atölyeleri takip eden, “Doğal Krem Yapımı Atölyesi”ni çok beğenen Ece Saraçoğlu, “Dikiş atölyesini de merak ettim. Dikiş dikmek için heveslendim. Bir makine almayı  da düşünüyorum. Kıyafetler artık çok pahalı. Kıyafetlerimi daha uzun ömürlü yapmak için tamirini yapmak isterim. Aldığım bir pantolonun paçasını da. Arkadaşlarımın çocuklarına belki hediye birşeyler de dikebilirim.” diye konuştu. 

“YIRTIK KUSUR DEĞİL, DÖNÜŞTÜRÜLEBİLİR”

Maltepe’de oturan, anne ve babasının dikiş sevgisinden etkilenen Gizem Gürcan da şunları söyledi: “Evimizde hep dikiş işleri vardı. Ondan çok etkilendim. Vakit ayıramadığım bir şeydi. Yakın zamanda bir dikiş makinesi hediye edilince dedim ki artık zamanı geldi. Ben de uğraşmaya başladım. Bu kursta tam zamanında denk geldi. Kurs sayesinde şu an temel şeyleri öğreniyorum. Herkes birbirine bir şey öğretiyor. O kolektif enerjiye bayıldım. O yüzden burada olduğum için çok mutluyum. Benim jenerasyonum onarma yapmıyor. Yırtık veya lekeli olmasını bir kusur gibi görüyor. Aslında bir kusur değil yani onu dönüştürebiliyor olmak ve aslında onun heyecanın da tadabiliyor olmamız gerekiyor. Bunlar beni motive eden şeylerden. Önümüzdeki hafta fermuar dersi için heyecanlıyım. Orada daha fazla teknik olduğunu düşünüyorum. Onu bekliyorum.”

“GELİRLER DÜŞTÜ, ATÖLYELERE İHTİYAÇ VAR”

Eğitmen Ayla Tokmak da şunları paylaştı: “Bizim ‘kendi söküğünü kendin dik’ projemizin amacı aslında iklim krizine ve tekstil sektörünün iklim krizindeki etkilerine dikkat çekmek. Bu konudaki atıkların  çok fazla olduğunu biliyoruz. Bunlara dikkat çekmek, tüketimi bir şekilde azaltmak, dönüştürmek üzere  hazırlandı. Ekonomi de son yıllarda özellikle etkiliyor.  Çünkü devasa rakamlar çıkıyor. İnsanların gelirleri düştü. İhtiyaçlar karşılanamaz hale geldi. Ekonomik çözümsüzlük bizi buraya doğru da itti. Hızlı moda denilen şey bana göre zehirli bir alan. Atıkları çok fazla ve insanları sürekli tüketime teşvik ediyor. Dolayısıyla bu zehirli alandan kurtulmak için de bu tür atölyelere ihtiyaç var.”

 

 

 


ARŞİV