Bir müddettir Kadıköy’de en büyüğünden en küçüğüne kitapçılar bir bir kapanıyor. Penguen Kitabevi, bir pasajın içindeki küçük bir dükkâna taşındı; Alkım Kitabevi kapısına kilit vurdu. Son olarak büyük bir zincir mağaza olan Seyhan Müzik Kitabevi’nin de kapanmasıyla, Kadıköylü kitapseverlerin bir alanı yok oldu. Biz de kitapçıların neden kapandığı sorusunun peşine düştük ve tüm bu atmosfere rağmen Kadıköy’ü kitapla buluşturmak isteyen “çiçeği burnunda” iki yeni kitabevinin sorumlularıyla görüştük…
TARİH KOKAN “MÜHÜRDAR”
Mühürdar Kitabevi, 140 yıllık eski bir Rum evinin içine açılmış, içi tarih ve özen kokan bir kitapçı. Uzun yıllar kitap sektöründe çalışan ve kendi işini kurmak isteyen Alper Batur’un ince bir çalışmayla açtığı kitapçı, içeriği ve duruşuyla olduğu kadar iç mimarisi ile de insanı kendine çekiyor. Batur, yeni açılan kitabevini Kadıköylülerin hemen sahiplendiğini söylüyor ve ekliyor “Henüz reklam çalışmalarında faaliyete bile geçmedik; ama reklam olmamasına rağmen inanılmaz olumlu tepkiler geliyor. Çünkü burada kafe ve hediyelik eşya bölümü, kitap grubundan apayrı bir alan… Kitap da kendi içeresinde çok güzel bir şekilde ayrıldı. Edebiyat, çocuk grupları, çizgi roman apayrı ve çeşitli…”
Geçtiğimiz haftasonu ilk haftasını geride bırakan kitabevinin gerçekten de her katı, bir içerikle ilgili olarak özel tasarlanmış. Özellikle üst kattaki çizgi roman bölümü ile de epey iddialı. Uzun süredir bu sektörde olan Alper Batur, Kadıköy’de kitapçıların kapanmasını şöyle açıklıyor: “Elbette tek tek hepsinin neden kapandığına dair detayları bilmiyorum. Maliyetlerin çok yüksek olduğu bir gerçek; ama asıl mesele bu işi doğru yönetmekte.”
“TİCARİ BAKILMAMALI”
Alper Batur’a göre kitapçıların kapanmasının en büyük sebebi bakış açısından kaynaklanan yönetim sorunu. Batur “Çünkü kitapçılıkta çok ticari bakmamak lazım. Kitaplar sadece çok satıyor diye stokta tutarak ya da satmıyorsa iade ederek sadece ticaret yapmış olursun. Çeşitliliği düzgün bulundurmak talebi artırır, kitap okunma oranlarını da… Eğer işletme doğru yönetilip kitap kısmı da okuyucunun beklentisi ile karşılanırsa bence olmayacak bir iş değil. Benim dışardan gözlemlediğim kadarıyla diğer yerler çok kötü yönetilmelerinden dolayı kapandı.” diyor.
Bu yeni kitabevinin sahibi, kendi kitapçılık anlayışları için “Ben çok umutluyum çünkü burada biz farklı bir şey yapmaya çalıştık. Çok ticari bir şey gütmeden, kitapta çeşitliliği zengin tutmaya çalışıyoruz. Daha iki üç ayımız var çeşitliliği zengin hale getirmek için…” tanımlamasını yapıyor. Okuyucuya bir de çağrısı var: “İnsanlar keyifli vakit geçirsinler diye bir kaygımız var. İnsanlar gelsinler, oturma alanları ayırdık bunun için… Gerçekten mimarisi, yerleşimi ve ürün çeşitliliği ile farklı bir şey yapmaya çalıştık.”
ÇOCUK VE AİLE İÇİN: TUDEM
Pek çoğumuzun okul yıllarında tanıştığı ve çocuklara yönelik yayınları ile bilinen köklü kurum TUDEM de yeniden Kadıköy’de açıldı. Üstelik bu sefer TUDEM’in her alanda yayınlanan kitaplarına ulaşmak da mümkün… Açılalı bir buçuk ay olan TUDEM Kitabevi’nin de masmavi iç mimarisi adeta çocuklar için hazırlanmış. 30 yılını aşmış ve çocuk kitapları üzerinde 1000’in üzerinde eseri olan TUDEM Kitabevi’nin satış yöneticisi Demet E. Tabakçı kitabevini açmalarının sebebini şöyle açıklıyor “Bir sürü zincir mağaza ve kitap evi var ama hiçbirinde bu kadar çeşidi sergilemeniz ve koymanız mümkün olmuyor. Dolayısıyla biz de kendi imkânlarımızla sergileyebileceğimiz bir yerimiz olsun istedik. Bu anlamda Kadıköy, Anadolu yakası için en ideal noktaydı. O yüzden Kadıköy’ü tercih ettik.”
Kadıköy’deki yüksek kira fiyatlarının kitabevlerini zorladığını belirten Tabakçı “Merkezde olmak önemli. Kadıköy’de kiralar aşırı yüksek, tabii kafelerden kaynaklı. Kafeler, restoranlar bu kiraları karşılayabiliyorlar; ama biraz gereksiz yüksek olduğunu düşünüyorum. Aynı şey evler için de geçerli. Merkez olduğu zaman cazibe merkezi haline gelmiş oluyor, kiralar yükseliyor ve kitapçılar buna dayanamıyor. Teker teker maalesef kapanıyorlar; ama biz kitapçılara ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.” diyor.
“ÇOCUK KENDİ SEÇSİN”
Okurluğun küçüklükten yetişen bir alışkanlık olduğunu söyleyen Tabakçı “Buranın da güzel okurlarının olacağını düşünüyoruz. Çocuklara yönelik bir yerin olması da önemli. İnsanlar çocuklarına kitap alıyorlar; ama çocuklar kitaba kendi dokunarak alsın istiyoruz. Yani bir çocuk geldiğinde kendi kitabını burada kendisi seçsin. Bir kitap nasıl bakılır öğrensin, burada vakit geçirsin, neyi almak istediğine o karar versin. Biz çocuklar için kaliteli ürünler hazırlıyoruz. Dolayısıyla çocuklarını getirmeleri önemli velilerin…” diyerek çocuklara yönelik yayınların altını çiziyor.
TUDEM’in ileriye dair hedefleri de var: Etkinlikler, yazar buluşmaları, özel aktiviteli çalışmalar… Tabakçı’nın çağrısı ise şu şekilde: “Buraya sadece çocuk kitapçısı demek yanlış olur. Çocuk aşağıda kendi kitabını seçerken, annesi babası da burada kendine yönelik kitaplar bulabilir. Vakit geçirebilir. Öyle bir mekân yaratmak istedik. Ben bir kitapevine gittiğimde nasıl rahat edebiliyorsam buranın da öyle olması için bir ortam yaratmaya çabaladık. Bizi anlayacak kesimin de Kadıköy’de olduğunu düşünüyoruz. Buraya geleceklerine inanıyoruz.”