Diğer canlılarla birlikte paylaştığımız zaman, hayat bir anlam kazanıyor. Bir köpeğin başını okşamak, bir kediye su vermek ya da bir çiçeği koklamak yaşantımıza renk ve canlılık katıyor. Çünkü yaşam çiçeğiyle böceğiyle kedisiyle ve köpeğiyle bir bütündür. Nuray Kerkük de diğer canlıları severek ve onlara emek vererek hayatın bir anlam kazanacağını düşünenlerden. Kızı dokuz yaşındayken köpeği Efe’yi evlat edindiğini, o yüzden ‘kaç çocuğunuz var’ diye soranlara “Bir kızım ve bir oğlum var” diye cevap verdiğini söyleyen Nuray Kerkük, Efe’nin kendisine sonsuz vicdanlı ve sabırlı olmayı öğrettiğini dile getirdi.
EFE İÇİN YAŞAM YERİ
Efe’nin iki yıl önce yürüme zorluğu yaşamaya başladığını, kalp krizi ile mide kanaması geçirdiğini ve 9 aydır da yatar durumda olduğunu belirten Nuray Kerkük, “Efe iki yıl önce yürümekte ve evin merdivenlerini çıkmada zorluk yaşamaya başladı. Onun için düzayak bir yer aramaya başladım ve oturduğum evin karşında olan bu yeri tuttum. Burası çok kötü bir durumdaydı. Burayı Efe’nin rahat yaşayabileceği bir yer haline getirdim. Efe için oluşturduğum bu alan daha sonra dostlarımla çay ve kahve içeceğim bir kafeye de dönüştü. Efe iki yıldır burada yaşıyor. Biz de dostlarımızla birlikte Efe’nin yanında çayımızı ve kahvemizi içiyoruz.” diyor.
SAHİPSİZLERİ EVLAT EDİNDİRİYOR
Efe’nin Rasimpaşa Mahallesi İskele Sokak’ta çok sevildiğini ve lakabının “bilge dede” olduğunu ifade eden Kerkük, herkesin hayvanlara karşı sevgi dolu olması gerektiğini, çünkü onlarsız bir hayatın eksik ve anlamsız olduğunu hatırlatarak, şunları söyledi; “Sokağımızdaki sahipsiz kedi ve köpekleri besliyorum. Ayrıca veterinere götürüp, tedavilerini ve bakımlarını yaptırdıktan sonra sahiplendiriyorum. Sahiplendirdiğim hayvanlar mutlular mı değiller mi diye de takiplerini yapıyorum.”