Köpeklerin sosyalleştiği kafe

Köpeği ile daha çok vakit geçirmek için bankacılık mesleğini bırakan Çavlan Gücüyener'in Kadıköy’de açtığı “Jack’s Dog” kafe hayvan severlerin yeni gözde mekânlarından biri oldu

20 Şubat 2020 - 13:20

İstanbul’da hayvanseverlerin dostları ile gittiği mekânlar gün geçtikçe artsa da çoğu zaman gidilen yerlerde rahatsız olan müşterilerin kötü bakışlarına maruz kalınabiliyor. Eğer siz de köpeğinizle birlikte rahat oturabileceğiniz, kahvenizi yudumlarken insanların köpeğinizden rahatsız olmayacağı bir yer arıyorsanız Jack’s Dog kafeye uğrayabilirsiniz. Yaklaşık 6 ay önce Suadiye’de Marmaray durağının karşısında, Çavlan Gücüyener tarafından kurulan kafe, köpekler için hazırlanan özel bir konseptle hayvan severleri ağırlamaya devam ediyor. Girişte kalabalık bir köpek gurubu tarafından karşılandığınız mekânda lezzetli filtre kahvelerin yanı sıra köpeğiniz için hazırlanmış atıştırmalıklar da (örneğin cupcake) mevcut. Köpeği ile daha çok vakit geçirmek için bankacılık mesleğini bıraktığını söyleyen Gücüyener, hikayesini Gazete Kadıköy ile paylaştı

“UZUN SÜRE YER ARADIK”

Köpeği ile hem vakit geçirip hem de çalışabileceği iş bakarken fikrin kafasında canlandığını söyleyen Çavlan Gücüyener “Köpeği olan arkadaşlarımla birlikte sürekli gittiğimiz bir kafe vardı. Orada kendimizi çok rahatsız hissediyorduk. Mekân sahipleri bir şey demese de müşterilerin huysuzlandığını, tüylerden rahatsız olduğunu görebiliyorduk. O baskıyı hissedince kalkıp gidiyorsunuz. Bazı mekanlar bizi neredeyse hiç almıyordu. Kafeyi kurmak çok zor oldu çünkü köpek kafe denildiğinde insanlar size mekân kiralamıyor o sebepten uzun süre yer aradık. Dükkân sahipleri ses olur, pislik olur mantığıyla hareket ettikleri için hayvana bakış açısı toplumda tam oturmuş değil. Hayvanlar da normal bir kafede  sıkılıyorlar çünkü onların da koşmaya, sosyalleşmeye ihtiyacı var.” şeklinde konuştu.

“KÖPEKLER YOL ARKADAŞIMIZ”

Kafenin sadece köpekler için açılmadığını söyleyen Gücüyener “Kedisi olan vatandaşlarımız da konsepti beğenip geliyor. Ancak kediler evde gün boyu kalabilir. Köpekler gibi sürekli oyuna ve harekete ihtiyaç duymuyor.” dedi. Rehber köpeği olan görme engelli bir vatandaşın da konsepti duyup geldiğini belirten Gücüyener “Her kesime hitap edebilen, sadece köpeklerin değil sahiplerinin de sosyalleştiği bir mekâna dönüştüğümüz için çok mutluyum. Köpekler sadık bir dosttan ziyade belli bir zamandan sonra size yol arkadaşı oluyor. Bebek sahibi bir aile gibi ilgilenmek durumunda kalıyorsunuz fakat hiçbir zaman vazgeçemiyorsunuz.” ifadelerini kullandı.

SADECE BİR KAFE DEĞİL

Kafede keyifli sohbetlerin yanı sıra köpeklerin ihtiyaç duyabileceği mama, kıyafet, tasma gibi ihtiyaç duyulabilecek çeşitli malzemelere ulaşmak da mümkün. Gelecek günlerde kafenin yan tarafına büyük bir açık oyun alanı, alt tarafına hayvanlar için bakım merkezi kurmayı hedefleyen Çavlan Gücüyener, çalışıp köpeğiyle ilgilenemeyen bireyler için kreş görevi de üstleniyor. Köpek sahiplerinin dışında normal insanların da köpek sevmeye geldiğini belirten Gücüyener, “Hayvan korkusu olan birçok vatandaşımız burada onlarla vakit geçirerek bu korkularını yendi. İnsanlara hayvan sevgisini aşılamak çok önemli bu sebepten tek amacımız sevimli dostlarımızı toplumla kaynaştırmak olacaktır.” şeklinde konuştu.

HAYVAN SEVERLER NE DÜŞÜNÜYOR?

Bazılarının araştırarak bazılarının ise tesadüf eseri karşılaştığı Jack’s Dog’a gelen hayvanseverle konuştuk. Ortak görüşleri konseptin Türkiye’de gerekli olduğu yönünde…

Aslı Hasdemir: Daha önceleri köpek parklarına gidiyorduk fakat orası kışın çok soğuk olduğu için pek uygun değildi. Hem buraya gelip rahat bir şekilde kahvemizi içiyoruz hem de köpeklerimiz enerjilerini atmış oluyor. Köpeği olan veya olmayan herkesin sosyalleştiği güzel bir konsept olmuş.

Semra Çelik: Hayvansever olarak belirtmeliyim ki böyle yerler daha öncesinde açılması gerekiyordu. Kedileri, köpekleri çok seviyorum iyi ki böyle bir yer açılmış. Burada hayvan sevgisine doyuyoruz. Her ne kadar evde beslemeye imkânım olmasa da gelip burada hepsini sevebiliyorum.

Hüseyin Bölükbaşı: Ben tesadüfen internette karşılaştım. Özellikle İstanbul’da hayvansever lokasyonu yüksek bir semt olan Kadıköy’de yer alması beni çok mutlu etti. Eskiden köpekten çok korkardım ama burayı tanıdıktan sonra bu korkumu yendim. Türkiye’de bu tür mekanların çoğalması gerekiyor.


ARŞİV